Paylaş
4 mezhebe göre hayvan kesim şartları
Question
Dört mezhep fıkhına göre hayvan kesim şartları nelerdir?
Makineyle kesimin doğru olup olmadığını anlayabilmemiz, öncelikle İslam fıkhına göre hayvan kesiminin şartlarının neler olduğunu bilmemize bağlıdır.
Meşru’ surette boğazlama, hayvanın ‘hulkum‘unu yani nefes borusunu ve ‘meri’ denilen yeme-içme borusunu bir de bunların arasında bulunan ‘vedec’ denilen iki damarın kesilmesiyle hasıl olur. Bu dört şeyden üçünün kesilmesi İmam Ebu Hanife (Allah ona rahmet etsin)’ye göre gerekliyken, İmam Ebû Yusuf (Allah ona rahmet etsin)’a göre nefes borusu, yemek borusu ve iki damardan birinin kesilmesi ye. terlidir. İmam Muhammed (Allah ona rahmet etsin)’e göre ise bu dört şey den her birinin ekserisinin kesilmesi şarttır.
Şafii’ ve Hanbeli mezheplerine göre; yemek borusuyla nefes borusunun tam kesilmesiyle şer’i boğazlama tahakkuk eder. İki damarın kesilmesi şart değildir. Ahmet ibn Hanbel’den (Allah ona rahmet etsin), yemek ve nefes borusuyla beraber “vedec” denilen iki damarın kesilmesinin şart olduğunu, İbn Kudâme (ö.620) el-Muğni adlı eserinde nakletmiştir.
Maliki mezhebine göre; boğazla birlikte iki damarın kesilmesi gerekir. İki damarın kesilmesiyle beraber boğazın yarısının kesilmesi tercih edilen görüşe göre yeterli değildir.
Dört mezhebe göre boğazlama işleminin şeklini kısaca beyan etmiş olduk. Bu hususun önemine binaen biraz daha izahın yerinde olduğu kanaatindeyiz. İslam’a göre hayvan kesiminin belli başlı şartları vardır. Bu şartları üç ana başlıkta ele alacağız.
1. Hayvanda aranan şartlar
2. Kesen kişide aranan şartlar
3. Kesme aletinde aranan şartlar
HAYVANDA ARANAN ŞARTLAR
Şer’i boğazlamanın geçerli olabilmesi için hayvanda aranan üç şart vardır.
1- Kesim esnasında boğazlanacak hayvan canlı olmalıdır.
Hayvanın kendiliğinden ölmüş olması hâlinde eti haram olaca gından kesim esnasında hayvanın canlı olması şarttır. Şu kadar var ki; bu canlılığın ne ölçüde olacağı, mezhepler arasında ihtilaflıdır.
İmam Malik, İmam Ahmet b. Hanbel, İmam Ebû Yusuf, İmam Muhammed, (Allah onlara vaher etin) “hayatu’l müstakirre”nin olduğunu yani kesim esnasında hayvanı, hareket etmesini ve kanının akmasını art kopmuşlardır. Ahmet b. Hanbel’e göre ise; kanının akması “hayatul müstakirre” için yeterlidir.
İmam Ebu Hanife, “hayatu’l müstakirre”yi şart kopmamıştır. Hayvanın yaşadığının bilinmesini yeterli görmüştür. Buna göre kesimden önce hayvanı canlılığı biliniyorsa kesim den sonra hareket etmesi veya kanının akması şart değildir. Ancak hayvanın baygınlık veya hastalık gibi bir sebepten dolayı kesimden önce canlı olduğunda şüphe varsa bakılır, hayvan kesimden sonra hareket edecek olsa veya kan akacak olsa helal olur.
Hareketten maksat ayağını, gözünü yumması, ayaklarını kendine doğru çekmesi gibi, kesimden önce hayatta olduğuna alamet olabilecek hareketlerdir. Ağzını, gözünü açması, ayaklarını uzatması buna alamet değildir. Kanın çıkmasından maksat da; diri olan bir hayvan dan kesimden sonra kan ne şekilde çıkıyorsa ki ehline malumdur o şekilde çıkmasıdır. Hanefi mezhebinde fetva bu şekildedir.
2- Hayvanın canı boğazlamayla çıkmalı
Hayvanın ölümünün, kesim işleminin sonucu olması gerekir. Bu şart esasen yukarıdaki şartın tamamlayıcısıdır. “Bir şeyin mubah olmasını gerektiren sebeple haram olması gerektiren sebep bir peyde toplanacak olsa, haram olmasını gerektiren sebep, mubah olmasını gerektiren sebep üzerine tercih olunur,” kuralı genel olarak mezheplerin kabul ettiği bir kural olduğundan mezkür şart hakkında mezhepler açısından pek farklılık bulunmamaktadır.
3- Boğazlanacak olan hayvan, Harem-i Şerif bölgesinde yaşa yan av hayvanı olmamalı
Bu mesele iki şıkta değerlendirilir. Şöyle ki;
• Harem bölgesinde yaşayan av hayvanının öldürülmesi
• Öldürecek olan kişiye gösterilmesi veya işaret edilmesi
Bu iki durumda hayvanı öldürmek Allah hakkıdır ve caiz değildir. Öldüren kimsenin ihramlı olup olmamasının sonuca etkisi olmadığı gibi o hayvanın Harem-i Şerifte doğması ve ya Harem dışından oraya girmiş bulunması da sonucu değiştirmez. Böyle bir hayvanın öldürülmesi o hayvanın yenilmesini haram kılar. Hayvan “lase” olur.
4- “Zebh” yapılacak olan hayvan “nahr” hayvanlarından ol mamalı
Bu şart Maliki mezhebinde öngörülen bir şarttır..
Nahr: Bir hayvanın göğsü üstünden bıçak vurup boğaz damarla rini kesmeye denir.
Zebh: Bir hayvanın boğazından bıçak vurup damarlarını kesme ye denir.
Deveyi “zebh” boğazından kesmek Malikilere göre câiz değilse de Hanefilere göre câizdir. Ancak mekruhtur. Koyun ve sığır emsali hayvanları “nahr” ederek kesmenin mekruh olduğu gibi.
Kaynak: Helaller ve Haramlar
BENZER KONULAR:
- Şafi mezhebine göre av ve hayvan kesimi
- Hayvanlar nasıl kesilirler? Hayvanların kesimi nasıldır?
- Kitap Ehli’nin kestiği hayvanların hükmü nedir?
- Hayvanın canını kim alır ?
- Kurban edilen hayvanın hasta olduğu tespit edilirse kurban dinen geçerli midir?
- Tümünü görüntüle.
- Namazda huşû ile ilgili sözler
- ibni sinanın beslenme ile ilgili sözleri
- Zina ile ilgili sözler
- Nureddin Yıldız Hoca Aile ile ilgili sözleri
- Nureddin Yıldız Hoca’nın Ahlak ile ilgili sözleri
- Tümünü görüntüle.
Answer ( 1 )
Dört mezhebe (Hanefi, Şafi, Maliki ve Hanbeli) göre hayvan kesim şartları genel olarak benzerdir, ancak bazı ayrıntılarda farklılıklar vardır. İşte dört mezhebin ortak ve farklı yönleriyle hayvan kesim şartları:
1. Hanefi Mezhebine Göre:
2. Şafi Mezhebine Göre:
3. Maliki Mezhebine Göre:
4. Hanbeli Mezhebine Göre:
Ortak Hususlar:
Farklılıkların Özeti:
Bu şartlar İslam fıkhının temel esaslarına dayanır ve hayvan kesimi sırasında insanın hem dini yükümlülüklerini hem de hayvanın hakkını gözetmesini amaçlar.