Paylaş
Ab-u Hayat
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Ab-u hayat Nedir?
آب حیات
Farsça “su” anlamındaki ab ile Arapça hayat kelimelerinden oluşan bu tamlama (ab-ı hayat) “hayat veren su, hayat suyu” demektir.
Terim olarak İslam öncesi çeşitli toplumlarda ve İslam kültüründe içenlere ölümsüzlük verdiğine inanılan su. Aynü’l-hayat, nehrü’l-hayat, ab-ı câvidaní, ab-ı zindegi, ab-1 zindegáni, ab-ı beka, áb-ı Hızır, çeşme-i Hizır, ab-ı İskender, “hayat kaynağı”, “hayat çeşmesi”, “bengisu”, “dirilik suyu” da aynı anlamdadır.
İnsanda yaratılıştan mevcut bulunan sonsuzluk duygusuna karşılık maddi hayatın sonlu oluşu insanları ölümsüz bir hayata ulaşma arayışına yöneltmiş, “hayat veren su” tasavvuru başta İskender efsanesi olmak üzere çeşitli destanlara konu olmuş, İslam kültüründe de özellikle Hızır’dan bahseden kaynaklarda pek çok folklor malzemesiyle giderek zenginlik kazanmıştır.
Kur’ân-ı Kerim’de geçmeyen abıhayat kavramına Hz. Musa ve Hızır kıssasında (bk el-Kehf 18/60-82) dolaylı bir şekilde işaret edilmiştir. Bu kıssa ile ilgili bazı hadislerde anlatıldığına göre, Hz. Musa’nın bir gün insanlarla konuşurken kendisine en bilgin insanın kim olduğu sorulunca kendisinden daha bilgin bir kimsenin bulunmadığını söyleyerek böbürlenmesi üzerine Cenab-ı Hak daha bilgin bir kulu bulunduğunu haber vermiş, onu “iki denizin birleştiği yer’de (mecmau’l-bahreyn) bulabileceğini söylemiştir. Genç arkadaşıyla birlikte yola çıkan Hz. Musa bu yeri, yanına azık olarak aldığı balığın canlanıp denize atlaması sayesinde de tanıyabilecekti. Sahilde uğradıkları kayanın yanında balığın canlanarak denize atladığını ona haber vermeyi unutan arkadaşı, durumu kendisine ancak yolda yemek için mola verdiklerinde anlatınca Hz. Musa tekrar o yere dönmüş döndüğü ve aradığı kişiyi orada bulmuştur. Bu hadislerde söz konusu zatın adının Hızır olduğuna da işaret edilir (Müs ned. V. 116-122: Buhari, “İlim”, 16, 19, 44, “Tefsir”. 18/2-4: Müslim, “Fezail”, 170, 172, 174)
https://www.dinisite.tr/kategori/abdest/
Ab-u hayat kavramına dini literatürde yapılan ilk atıf da bu kıssa ile ilgili olarak Buhârî’nin İbn Abbas’tan naklettiği rivayetlerin birinde, mola için durdukları kayanın dibinde hayat kaynağı” (aynü’l-hayat) denilen bir ” su kaynağı olduğu, temas edip de diriltmediği hiçbir şeyin bulunmadığı, balığa bu sudan sıçradığı ve onun da canlanarak denize düştüğüne dair bir fazlalık yer alır (Buhari. “Tefsir”, 18/4), Tefsir kitapları ve hadis şerhlerinde nakledilen bu ifade bazı alimler tarafından sabit bulunmayıp eleştirilmiş, İsrailiyat olarak değerlendirilmiştir. Bununla birlikte Arap, Fars ve Türk kavimlerinin İslami dönem edebiyatlarında Hızır, Hızır-llyas, İskender veya Zülkarneyn kıssaları ile Abıhayat kavramı ve bunlarla ilgili mitolojik unsurlar sıkça işlenip zengin motifler üretilmiş; iman ve İslam, Kur’ân-ı Kerim, Hz. Peygamber ve şefaati, aşk ve diğer birçok kavram abıhayata benzetilmiştir.
Ab-ı Hayat (آب حیات), Farsça “su” anlamındaki “ab” ve Arapça “hayat” kelimelerinden oluşan bir tamlamadır ve “hayat veren su” anlamına gelir. İslam öncesi toplumlarda ve İslam kültüründe, içenlere ölümsüzlük verdiğine inanılan bu su, farklı isimlerle anılmıştır. Bunlar arasında aynü’l-hayat (hayat kaynağı), nehrü’l-hayat (hayat nehri), ab-ı câvidanî (ebedî su), ab-ı Hızır (Hızır’ın suyu) gibi isimler yer alır.
İslam kültüründe özellikle Hızır ile ilgili anlatılarda bu kavram sıkça işlenmiştir. Kur’an-ı Kerim’de doğrudan geçmeyen ab-ı hayat kavramına, Hz. Musa ve Hızır kıssasında dolaylı olarak işaret edildiği kabul edilir. Bu kıssa, Kehf suresinde (18/60-82) anlatılmakta olup, Hızır ile Hz. Musa’nın buluşmasını konu eder. Anlatıya göre, Musa ile yanındaki genç, “iki denizin birleştiği yer”e vardıklarında yanlarındaki balık canlanır ve denize kaçar. Bu olay, Hızır’ın bulunduğu yeri simgeler ve ab-ı hayatla bağlantı kurulmuştur. Hadislerde Hızır’ın bu sudan içtiği ve bu yüzden ölümsüz olduğu belirtilir. Ancak, bu anlatıların bir kısmı İslam alimleri tarafından İsrailiyat (Yahudi-Hristiyan kaynaklarından gelen) olarak değerlendirilmiştir.
Ab-ı hayat, İslami edebiyat ve kültürde sıklıkla ele alınmış, Hızır, Zülkarneyn (İskender) gibi karakterlerle ilişkilendirilmiştir. Bununla birlikte, tasavvuf ve edebiyatta da manevi anlamlar yüklenmiş, aşk, iman, peygamber sevgisi gibi soyut kavramlar bu suya benzetilmiştir.
BENZER KONULAR:
- Ahiret hayatı ile ilgili testler
- Kur’anda adab-ı muaşeret ve görgü kuralları
- A’raf ne demek? Ashab-ı Araf Kimlerdir
- Hayat ne demek? Kısaca
- Ashab-ı Karye Nedir? Kısaca
- Tümünü görüntüle.
- Ab-ı hayat nedir ne anlama gelir?
- Ahiret hayatının başlangıcı ve basamakları
- Ahiret hayatı ile ilgili testler
- Dünya hayati çok zor
- Hayattaki hedefiniz nedir ?
- Tümünü görüntüle.
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Ab-ı Hayat, İslam kültüründe ve edebiyatında önemli bir yere sahip olan, “ölümsüzlük suyu” veya “hayat suyu” anlamına gelen bir kavramdır. Bu kavram, mecazi ve tasavvufi anlamlarda derin bir şekilde işlenmiştir. Ab-ı Hayat’ın özellikleri, İslamî kaynaklar ve eski mitolojik anlatılarla bağlantılıdır.
Ab-ı Hayat Nedir?
Ab-ı Hayat’ın Önemi
Ab-ı Hayat kavramı, maddi bir sudan çok, manevi bir hakikat ve insanın ruhsal yolculuğunda erişmek istediği zirve olarak kabul edilir.