Aile Meclisi Nedir? İslamda Aile Meclisi

Question

Aile Meclisi Ne Demek? Dinde Aile Meclisi

aile meclisi nedir

Hukuk-ı Aile Kararnamesi’ne göre, şid­detli geçimsizlik halind nedire eşlerin arasını bulmak ve bu mümkün olmadığı takdirde evliliğe son vermek üzere hakim tarafından tayin edilen hakem heyetidir.

Karı-koca arasında geçimsizlik meydana geldiğinde, Kur’ân-ı Kerîm’e göre, hemen evlilik birliğine son verilmesi bir çözüm olarak görülmemeli ve eşlerin arası bulun­maya çalışılmalıdır. Nitekim Nisa 4/35 âye­tinde evlilik birliğinin devamının tehlikeye girmesi halinde, karının ve kocanın ailesin­den birer hakem tayin edilmesi ve hakem­lerin eşlerin arasını bulmaya çalışması is­tenmiştir.

Buradan hareketle İslâm hukukçularınca, karı-koca arasındaki geçimsizliklerin evlilik birliğine son vermesini olabildiğince önle­yici bir tedbir olarak hakem usulü benim­senmiş olmakla beraber Mâlikîler dışındaki sünnî mezheplerde hakemlerin görevi daha çok ahlâkî nitelikte kabul edilmiş, taraflarca kendilerine vekâlet verilmemişse hakemlere tefrik (evliliğe son verme) yetki­si tanınmamıştır.

Bu durumda, erkeğin boşama yetkisine sahip olması ve özellikle Hanefî mezhebin­de kadının hakime başvurarak tefrik talep etmesi İmkânının çok sınırlı bulunması sebebiyle, uygulamada kadına da şiddetli geçimsizlik halinde evliliğe son verilmesini isteyebilmesine imkân veren bir yol bu­lunması İhtiyacı belirmiştir. İşte 1917 tarihli Osmanlı Hukuk-ı Aile Kararnamesi bu ihti­yacı dikkate alarak ve Mâlikî mezhebinden yararlanarak eşler arasını bulmakla görevli hakem heyetine, bu yönde olumlu sonuca ulaşılamaması halinde tefrik karan vere­bilme yetkisini tanımıştır. İşte bu görev için oluşturulan heyete, kararname “Aile Mecli­si” adını vermiştir.

aile meclisi

Kararname’nin 130, maddesi şöyledir (sadeleştirilerek): “Eşler arasında şiddetli geçimsizlik belirip de taraflardan biri haki­me başvurursa, hakim tarafların ailelerin­den birer hakem tayin eder. Bir veya iki tarafın ailesinden hakem tayin edilecek kimse bulunmaz veya bulunup da hakem olacak nitelikleri haiz olmazsa dışarıdan uygun kişileri tayin eder. Bu şekilde oluştu­rulan “aile meclisi” tarafların açıklamalarını ve savunmalarını İnceleyip aralarını bulma­ya çalışır. Mümkün olmadığı takdirde, kusur kocada ise aralarını tefrik eder (evli­liğe son verir). Kusur karıda ise mehrin tamamı veya bir kısmı üzerinde muhalaa eder (bir bedel üzerinde anlaşarak ayrılma hükümlerini uygular). Hakemler anlaşa­mazlarsa hakim gerekli nitelikleri taşıyan başka bir hakem heyeti veya taraflarla akrabalığı olmayan üçüncü bir hakem tayin eder. Hakemlerin verecekleri hüküm ke­sindir ve itiraz edilemez.” Kararnamenin 131. maddesine göre bu şekilde verilen tefrik kararı bir bâin talâk hükmündedir.

Kararnamenin Esbab-ı Mucibe layihasında tarafların daha sonra bu hususta yapacakları itirazın kabul edilmeme gerekçesi açıklanırken, bu hükmün tanıklı­ğa değil, tarafların durumu dikkate alına­rak kullanılan bir takdir yetkisine dayalı olduğu belirtilmiştir. Bu yönüyle aile mecli­si kararı ile tefrik usulünün, evliliğe ancak normal yargılama usulleri çerçevesinde hakim önüne götürülen boşanma davası yoluyla son verilebilmesini benimseyen sistemlerin ister gerçeği yansıtıcı nitelikte­ki ister davanın kazanılması uğruna uydu­rulmuş ithamların ortaya konmasına, dola­yısıyla eşlerin ve ailelerinin toplum huzu­runda rencide edilmesine imkân vermesi açısından taşıdığı sakıncaları olabildiğince giderici özellikte olduğu söylenebilir.

BENZER KONULAR:

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

    1
    2020-11-26T16:01:43+03:00

    Aile içinde huzur ve mutluluk, sağlıklı bir iletişimle kalıcı hale gelir. Rasulullah (sav) “Allah’a ve ahiret gününe inanan ya hayır söylesin ya da sussun”(Ebu Davud/Edeb/ 122) buyurmuş müminlere daima hayrı dile getirmeyi ve hayırlı olanın peşinde koşmayı öğütlemiştir. Bu öğütlerin muhatabı olarak bizlere düşen de güler yüzümüzü, güzel sözümüzü, takdir ve teşekkürümüzü ailemizden esirgememektir.

     

    En iyi cevap

Cevapla