Paylaş
Allah doğmamış ve doğrulamışsa nasıl olmuştur
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Allah’ın doğmamış ve doğrulmamış olması, İslam inancının temel taşlarından biridir ve bu, İhlas Suresi’nde açıkça belirtilmiştir:
“De ki: O Allah bir tektir. Allah sameddir (hiçbir şeye muhtaç değildir, herkes O’na muhtaçtır). Doğurmamış ve doğurulmamıştır. O’nun hiçbir dengi yoktur.” (Kur’an-ı Kerim, İhlas Suresi, 112:1-4)
Bu ayetlerde ifade edilen “doğurmamış ve doğurulmamıştır” ifadesi, Allah’ın hiçbir şekilde insan veya başka bir varlık gibi biyolojik bir süreçle var olmadığını ve hiçbir şekilde nesil sahibi olmadığını belirtir. Allah’ın bu şekilde tasvir edilmesi, O’nun mutlak birliği ve eşsizliği anlamına gelir.
Bu konuyu daha iyi anlamak için birkaç temel kavramı göz önünde bulundurabiliriz:
- Allah’ın Zatî ve Sıfatî Özellikleri: Allah, yaratılmış olanlardan tamamen farklıdır. Allah’ın varlığı, zaman ve mekânla sınırlı değildir. Doğmak veya doğurmak, yaratılmış varlıkların özellikleridir ve sınırlılık içerir. Allah ise sonsuz ve sınırsızdır.
- Tevhid İnancı: İslam’da tevhid (Allah’ın birliği) inancı, Allah’ın eşsiz ve benzersiz olduğunu, hiçbir ortak veya benzerinin olmadığını ifade eder. Allah’ın doğmamış ve doğurmamış olması, bu eşsizliği ve benzersizliği vurgular.
- Mutlak Bağımsızlık: Allah, hiçbir şeye muhtaç olmayan, her şeyin O’na muhtaç olduğu mutlak varlıktır. Doğmak veya doğurmak, bir tür bağımlılığı ve ihtiyaç durumunu ifade eder. Allah ise her türlü ihtiyaçtan münezzehtir.
Bu bakımdan, Allah’ın doğmamış ve doğrulamamış olması, O’nun mutlak varlık, eşsizlik ve mükemmel bağımsızlık niteliğinin bir ifadesidir. Bu konuyu anlamak ve kabul etmek, İslam inancının temel bir parçasıdır ve Allah’ın zatının yaratılmışlardan tamamen farklı ve üstün olduğunu kabul etmeyi gerektirir.
Allah’ın varlığı, yaratılmış olan her şeyden farklıdır. Allah ezeli ve ebedidir, yani başlangıcı ve sonu yoktur. O, her şeyi yoktan var eden, her şeye gücü yetendir. Dolayısıyla, Allah’ın nasıl var olduğu sorusu, bizim sınırlı aklımızla tam olarak kavrayamayacağımız bir konudur.
İslam inancına göre, Allah’ın varlığı kendi zatındandır ve O’nun varlığı için bir sebebe ihtiyaç yoktur. Kur’an-ı Kerim’de bu konu şöyle ifade edilir:
“O, Allah’tır, yaratan, yoktan var eden, şekil verendir. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanlar O’nu tesbih eder. O, Aziz, Hakimdir.” (Haşr Suresi, 24. ayet)
Bu ayette de görüldüğü gibi, Allah’ın varlığı ve sıfatları, yaratılmışlarınkine benzemez. O, her şeyin yaratıcısıdır ve O’nun varlığı için bir yaratıcıya ihtiyaç yoktur.
Allah’ın varlığını anlamak için, O’nun yarattığı evrene, doğaya ve insana bakmak yeterlidir. Her şeyde O’nun sonsuz kudretini, ilmini ve sanatını görmek mümkündür.
Sonuç olarak, Allah’ın nasıl var olduğu sorusuna kesin bir cevap vermek mümkün değildir. Ancak O’nun varlığına inanmak, iman esaslarının temelini oluşturur. Bu konuda daha fazla bilgi edinmek için Kur’an-ı Kerim’i ve güvenilir tefsir kaynaklarını inceleyebilirsiniz.
BENZER KONULAR:
Cevapla