Paylaş
Allah’a isyan etmek nedir? İsyan sayılan şeyler
Question
isyan etmek ne demek islam’da
İsyan nedir, isyan sayılan şeyler nelerdir?
İsyan, İslam’da Allah’a, O’nun emir ve yasaklarına karşı gelmek, itaatsizlik etmek anlamına gelir. Kelime, genel anlamda bir otoriteye karşı başkaldırmayı ifade etse de dini bağlamda özellikle insanın yaratıcıya karşı tutumu açısından değerlendirilir. İslam’da isyan, kulun Allah’a teslimiyet ve ibadetle yükümlü olduğu halde bu yükümlülükten yüz çevirmesi ya da bilinçli olarak Allah’ın emirlerine karşı gelmesi şeklinde tanımlanır.
Allah’a isyan etmek, Allah’ın emirlerine ve yasaklarına bilerek ve isteyerek uymamak veya karşı gelmektir. Bu, İslam inancında Allah’ın koymuş olduğu kurallara, ahlaki ilkelere, ibadetlere ve genel anlamda O’nun isteklerine karşı gelmek anlamına gelir. Allah’a isyan etmek, günah işlemek ve O’nun hoşnut olmadığı davranışlarda bulunmak olarak değerlendirilebilir. İsyan, insanın kibir ve benlik duygusuyla hareket ederek ilahi buyruklara aykırı davranışlar sergilemesi durumunda ortaya çıkar.
Kur’an-ı Kerim’e göre, Allah’a isyan edenlerin pişman olmaları ve tövbe etmeleri gerektiği vurgulanır. Tövbe, Allah’ın rahmetine sığınmak ve O’ndan bağışlanma dilemek için önemli bir adımdır. Allah, tövbe eden kullarını affedici ve merhamet sahibi olarak nitelendirilmiştir. Bu nedenle, Allah’a isyan eden bir kişinin hatasını fark edip samimiyetle tövbe etmesi ve doğru yola dönmesi önemlidir.
İsyanın Çeşitleri
Küfre Düşüren İsyan:
Allah’ın varlığını ve birliğini inkâr etmek, O’na ortak koşmak (şirk).
Peygamberlere inanmayı reddetmek.
Kur’an-ı Kerim’in hükümlerini inkâr etmek.
Günah İşlemek:
Allah’ın yasakladığı fiilleri işlemek.
Namaz, oruç, zekât gibi farz ibadetleri terk etmek.
Haksızlık, zulüm, yalan söylemek gibi günahlar.
Allah’ın Takdirine Karşı Gelmek:
Kadere rıza göstermemek.
Allah’ın verdiği nimetlere nankörlük etmek.
Hayatta yaşanan sıkıntılardan dolayı Allah’a şikâyette bulunmak ya da bu sıkıntıları adaletsizlik olarak değerlendirmek.
İsyan Sayılan Davranışlar:
Allah’a Ortak Koşmak (Şirk): İslam’da en büyük isyan olarak kabul edilir.
Farzları Terk Etmek: Namaz, oruç gibi Allah’ın kesin emri olan ibadetleri ihmal etmek.
Günah İşlemek: Hırsızlık, gıybet, haram yemek, iftira gibi davranışlar isyan kapsamına girer.
Anne-Babaya İsyan: Kur’an ve hadislerde anne-babaya saygısızlık etmek, onların haklarını çiğnemek de büyük bir günah olarak sayılır.
Kibir ve Gurur: İnsanın kendini üstün görerek Allah’ın nimetlerini unutarak hareket etmesi de isyanın bir çeşidi olarak değerlendirilir.
İsyan Etmenin Sonuçları:
Kalbin katılaşması.
Allah’ın rahmetinden uzaklaşmak.
İbadetlerden ve manevi huzurdan mahrum kalmak.
Ahirette ceza ile karşılaşma.
İslam’da Çözüm ve Tavsiye:
İsyan eden bir kimse, tövbe ederek Allah’tan af dilemeli ve hatalarını telafi etmeye çalışmalıdır. İslam’da tövbe kapısı daima açıktır. Samimi bir şekilde yapılan tövbe, kişinin işlediği günahların bağışlanmasına vesile olur. Allah’ın rahmeti geniştir ve her günahı affedebilir; ancak kişi samimi bir şekilde pişmanlık duymalıdır.
Kur’an’da şöyle buyrulur:
“Ey kendilerine karşı haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
(Zümer Suresi, 39:53)
Bu nedenle, isyan etmek yerine sabır ve şükürle Allah’a yönelmek, sıkıntıları da bir imtihan olarak görmek İslam’da tavsiye edilir.
İslam’da isyan etmek, Allah’ın emirlerine ve yasaklarına karşı gelmek, O’nun koyduğu hükümleri reddetmek veya çiğnemek anlamına gelir. İsyan, insanın yaratılış amacına aykırıdır ve Allah’ın gazabına sebep olabilir.
İslam hukukunda isyan, “bağy” kelimesiyle ifade edilir ve meşru devlet başkanına karşı ayaklanma, kamu düzenini bozma ve toplumsal düzeni tehdit etme gibi eylemleri kapsar.
İsyan sayılan bazı şeyler şunlardır:
- Allah’a şirk koşmak: Allah’ın birliğine inanmamak, O’na ortak koşmak en büyük isyandır.
- Peygamberleri inkâr etmek: Allah’ın gönderdiği peygamberleri ve onların getirdiği mesajları reddetmek de isyandır.
- İslam’ın temel hükümlerini reddetmek: Namaz, oruç, zekat gibi İslam’ın temel ibadetlerini inkâr etmek veya yerine getirmemek isyandır.
- Meşru otoriteye karşı gelmek: İslam devletinin başkanına ve onun koyduğu yasalara karşı çıkmak, ayaklanmak isyandır.
- Toplumsal düzeni bozmak: Hırsızlık, yol kesme, adam öldürme gibi suçlar işleyerek toplumda kaos ve kargaşa yaratmak isyandır.
- Ahlaki değerleri çiğnemek: Zina, içki, kumar gibi İslam’ın yasakladığı fiilleri işlemek isyandır.
İsyan etmek, hem dünya hayatında hem de ahirette olumsuz sonuçlar doğurur. Dünya hayatında isyan edenler, toplumda huzursuzluk yaratır, insanların güvenliğini tehdit eder ve adaletin sağlanmasını engeller. Ahirette ise isyan edenler, Allah’ın azabına uğrarlar.
Unutulmamalıdır ki, İslam’da isyanın tanımı ve kapsamı konusunda farklı görüşler ve yorumlar mevcuttur. Bu nedenle, konuyla ilgili daha detaylı bilgi edinmek için İslam alimlerinin eserlerine ve güvenilir kaynaklara başvurmak önemlidir.
- Allah şeytanın isyan edeceğini biliyor muydu
- Şeytan’ın İsyanı: İlahi Takdir mi Yoksa Özgür İrade mi?
- Doğa olaylarına isyan etmek günah mı
- Kader ve isyan
- Haklı bir sebep olursa protesto ya da isyan etmek caiz mi ?
- Tümünü görüntüle.
- Nisyân Ne Demek? Kısaca
- İsyan ne demek? Kısaca
- Allah şeytanın isyan edeceğini biliyor muydu
- Şeytan’ın İsyanı: İlahi Takdir mi Yoksa Özgür İrade mi?
- Doğa olaylarına isyan etmek günah mı
- Tümünü görüntüle.
Answer ( 1 )
Allah’a isyan etmek, İslam’da insanın Rabbine karşı bilinçli bir şekilde itaatsizlikte bulunması, O’nun emirlerini terk etmesi ve yasakladığı fiilleri işlemesi anlamına gelir. İsyan, Allah’ın insanlara verdiği nimetlere nankörlük etmek, O’na şükretmek yerine kibirle veya gafletle O’na karşı gelmek demektir. İslam’da isyan, kulun dünya ve ahiret saadetini tehlikeye atan büyük bir hatadır ve aynı zamanda Allah’ın rızasından uzaklaşmanın temel sebeplerindendir.
Allah’a İsyan Sayılan Davranışlar
Allah’ın açıkça emrettiği ibadetleri (namaz, oruç, zekât, hac gibi) yerine getirmemek, isyan sayılır. Bu ibadetler, kulun Rabbine olan teslimiyetinin bir göstergesidir. Onları terk etmek, O’na karşı bir itaatsizliktir.
Allah’ın kesinlikle yasakladığı fiilleri yapmak, örneğin yalan söylemek, zina etmek, içki içmek, faiz yemek veya kul hakkı yemek, isyanın bariz örneklerindendir. Bu tür davranışlar, Allah’ın koyduğu sınırları çiğnemek anlamına gelir.
Allah’a ortak koşmak (şirk) veya O’nu inkâr etmek (küfür), isyanların en büyüğüdür. İslam’a göre şirk, Allah’ın affetmediği en büyük günahtır (Nisa, 4:48).
Allah’ın verdiği nimetleri görmezden gelmek, O’na şükretmemek ve nimetlere karşı nankörlük etmek de isyan kapsamındadır. Bu, insanın Rabbine karşı haddini aşmasıdır.
Kendini büyük görmek, Allah’ın emirlerine ve yasaklarına karşı gelmekte ısrar etmek de isyanın bir türüdür. Şeytanın Allah’a isyanı, bu tür kibirden kaynaklanmıştır.
Başka bir insana haksızlık yapmak, mazlumun ahını almak ve insanların hukukunu çiğnemek, Allah’a karşı bir isyandır. Çünkü Allah adaleti emretmiştir.
Kur’an’da belirtilen hükümleri ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) sünnetini dikkate almamak, onlara uymamak veya onları küçümsemek de Allah’a isyan kapsamına girer.
Allah’a İsyanın Sonuçları
Allah’a isyan eden kişi, bu dünyada kalp huzurunu kaybeder ve vicdan azabı çeker. Ahirette ise tövbe edilmediği takdirde büyük bir hesap ve azap ile karşılaşabilir. İsyan, kul ile Allah arasında bir perde oluşturur ve kişinin Allah’ın rahmetinden uzaklaşmasına neden olur. Ancak Allah merhamet sahibidir. Samimi bir tövbe ile kişi geçmiş günahlarından arınabilir ve yeniden Allah’ın rahmetine ulaşabilir.
Allah’a Karşı Gelmekten Nasıl Kaçınılır?
Namaz, oruç gibi ibadetler, Allah’a olan bağlılığımızı pekiştirir.
Günahlardan uzak durmak, Allah’a olan saygının bir göstergesidir.
Zikir, dua ve şükür, insanın Allah’a olan yakınlığını artırır.
Günah işlediğinde samimiyetle tövbe etmek, Allah’a dönüş için bir fırsattır.
Sonuç olarak, Allah’a isyan etmek, insanın kendi fıtratına ve yaratılış gayesine aykırı bir davranıştır. Kul, isyandan uzak durmalı ve Rabbine teslimiyet içinde bir hayat sürmelidir. Bu, hem dünya hem de ahiret saadetinin anahtarıdır.