Allâhümme Salli Allâhümme Barik

ALLHUMME SALLİ ALLAHUMME BARİK DÖRT MEZHEBE GÖRE HÜKMÜ; ANLAMI VE OKUNUŞU

“Allâhümme“, arapçada “Allahım!” an­lamına gelen bir dua sözüdür. Bu sözün aslı “Yâ Allah’tır; çok kullanıldığından dolayı başındaki ünlem edatı olan “yâ” kaldırılıp, sonuna şeddeli bir mim getirilmiş, böylece “Allâhümme” olmuştur. Arapçada olumlu veya olumsuz bir hükmü pekiştirmek üzere “Allâhümme neam” veya “Allâhümme lâ” şeklinde yahut çok ender rastlanan bir durumu belirtmek üzere “Allâhümme il­lâ…” şeklinde de kullanılan bu söz, daha çok Allah’a dua ve yakarış ifadelerinin ba­şında yer alır. Kur’ân-ı Kerîm’de bu son anlamı ile “Allâhümme” sözü beş yerde geçer (Âl-i imrân 3/26; el-Mâide 5/114; el-Enfâl 8/32; Yunus 10/10; ez-Zümer 39/46); hadislerde de aynı anlamda kullanılışına sıkça rastlanır.

Namazlarda son oturuşta (bazılarında İlk oturuşta da), “tahiyyât” duasından sonra, Peygamberimizi ve ailesini, Hz. İbrahim’i ve ailesi ile birlikte iyi dileklerle anmayı içeren bir dua yapılır ki, başındaki ifadeler dolayısıyla bu dua “Allâhümme salli” ve “Allâhümme bârik” duaları, ya da kısaca “salli-bârik” duaları diye bilinir. Hz. İbra­him’in özel olarak anılması sebebiyle bu duaya “es-Salâtu’l-İbrâhimİyye” de denir.

Hanefîler’e göre farz namazların, vitir namazının ve sünnet-i müekkede hük­mündeki nafile namazların sadece son oturuşunda, diğer nafile namazların gerek ilk gerekse son oturuşunda “tahıyyâf’tan sonra Peygamberimiz’e salâtta bulunmak {salli-bârik dualarını okumak) sünnettir.

Son oturuşta bu duayı okumak Mâlikiler’e göre de sünnet, Şâfiîler’e ve Hanbeliler’e göre ise vaciptir. (Şu var ki Peygambe­rimizin ailesini de anmak Şâfiîler’e göre sünnet, Hanbelîler’e göre vaciptir).

Kur’ân-ı Kerîm’de Allah’ın “rahmef’i ve “bereket”! sadece Hz. İbrahim ve ailesi için birlikte kullanılmış olduğundan bu duada Hz. İbrahim de özellikle anılır.

Hanefîler’e ve Şâfiîler’e göre bu duada “seyyidinâ” ifadelerine yer verilmesi de menduptur; ki bu, efendimiz, velinimeti­miz saygıdeğer büyüğümüz anlamındadır; türkçeye genellikle “Hazret-i” (Hz.) şeklin­de tercüme edilir.

Buna göre en faziletli şekli ile salli-bârik duası şöyledir:

“Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âl-i seyyidinâ Mu-hammed; kemâ salleyte alâ seyyidinâ İbrâhîme ve alâ âl-i seyyidinâ İbrâhîm. İnneke hamîdün mecîd. Ve bârik alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âl-i seyyidinâ Muhammed; kemâ bârakte alâ âl-i seyyidinâ İbrâhîme ve alâ âl-i seyyidinâ İbrâhîm. İnneke hamîdün mecîd.”

Bu duanın anlamı şöyledir:

“Allâhım! Hz. Muhammed ve ailesine Hz. İbrahim ve ailesine olduğu gibi salât eyle (onların Senin yüce katındaki değerini yükselt). Şüphesiz Sen övgüye ve saygıya layıksın ve Senin iyiliğin pek boldur. Yine (ey Rabbim!) Hz. Muhammed ve ailesini Hz. İbrahim ve Ailesini olduğu gibi kutlu kıl. Şüphesiz Sen övgüye ve saygıya en lâyıksın ve Senin iyiliğin pek çoktur.

BENZER KONULAR:

• İlk oturuşta “allahümme salli ala Muhammed” demek sehiv secdesi gerektirir mi?
• Hangi namazın ilk oturuşunda allahümme salli ve allahümme barik okunur
• Şafi mezhebine göre allahümme salli Allahümme Barik duası
• allahümme salli seyyidina muhammed ne demek
• allahümme salli Duası Yerine Salavat Getirmek
• Tümünü görüntüle.