Paylaş
Anız yakma ve çevre bilinci
Question
ÇEVRE BİLİNCİ VE ANIZ YAKMAK
Üzerinde yaşadığımız dünya her yönüyle bizim için büyük bir nimettir. Her an faydalanmakta olduğumuz bu nimet, aynı zamanda bir emanettir. Bize emanet edilen bu nimetleri yerli yerinde kullanmak ve korumak, dini bir yükümlülüktür.
Allah’ın yarattığı tabiatı oluşturan bütün varlıklar, birbirini tamamlayan bir yapı oluşturmaktadır. Bu unsurların hepsi birbirine muhtaçtır. Birinin veya bir kısmının eksik ya da fazla olması, kâinatta var olan denge ve ahengi bozabilir. Yeryüzünün fesada uğramaması, kâinattaki düzen ve ahengin bozulmaması için, sahip çıkmamız gereken emanetlerden biri de; içinde yaşadığımız, istifade ettiğimiz evimiz, sokağımız, camimiz ve yaşadığımız muhitin tamamıdır.Toprağımız, suyumuz ve teneffüs ettiğimiz hava da çevremizin çok önemli birer parçasını oluşturur.
Hasat sonrası anızların yakılması çevremize telafisi imkansız zararlar vermektedir. Doğal dengeyi bozmakta, tarım alanlarını tahrip etmekte, eko sisteme zarar vererek, iklim değişikliklerine sebep olmakta, yaşam alanlarını daraltmaktadır.
Anızların yakılmasından doğan zararların bir kısmını şöyle sıralayabiliriz;
-Doğal denge bozulur. Toprak ve su kaybı artar, verim düşer.
-Doğada yaşayan birçok canlının beslenme, barınma ve korunma ortamı yok olur.
-Topraktaki canlılar, yeteri kadar beslenme olanağı bulamayacağından, miktar ve çeşitliliği azalacaktır. Bu da toprağın verimden düşmesine sebep olmaktadır.
.Toprak ne kadar çok ve çeşitli canlı barındırırsa o kadar verimli olur.
-Toprağın yağışlarla sıkışmasına sebep olacağından, suyun toprak içerisinde birikmesini önler.
-Toprakta zehirli madde birikimini arttırır. Bu da hastalıklara ve topraktaki besin dengesinin bozulmasına neden olur.
-Orman yangınlarının çıkmasına sebep olur. Ormanlar oksijendir, yağmurdur, sudur, hayattır. Onlarla toprak korunur, nebatat yetişir.
Kısacası anız yakmak, cenneti cehennem ateşi ile tutuşturmaktır.
İnsanlar boşuna yaratılmadığı gibi, yaşadığı dünya da boşuna yaratılmamıştır. Bize düşen; Yüce Allah’ın: “İnsanoğlu başıboş bırakılmamıştır. Her yaptığından hesaba çekilecektir.”(1) emri gereği, emanete sahip çıkmak, doğal dengenin bozulmasına sebep olacak iş ve eylemlerden kaçınmak, kâinattaki düzen ve ahengin devamı için çaba sarf etmektir.
Yüce Mevla’nın: “İnsanların kendi işledikleri (kötülükler) sebebiyle karada ve denizde bozulma ortaya çıkmıştır. Dönmeleri için Allah, yaptıklarının bazı (kötü) sonuçlarını (dünyada) onlara tattıracaktır. (2) uyarısını dikkate alarak, dünyada meydana gelen çölleşme, depremler, sel felaketleri ve kuraklıklardan dersler çıkaralım.
İnsanın; Allaha (cc) kendisine, ailesine, tüm insanlara ve tabiata karşı sorumlulukları olduğunu unutmayalım. Bu cennet vatanı, cehennem ateşiyle tutuşturmayalım, Gelin hep birlikte havamıza, suyumuza, toprağımıza ve çevremize sahip çıkalım.
————————————–
1-Kıyame Suresi, ayet: 36
2-Rum Suresi, ayet41
Cevapla