Paylaş
Babamdan kalan miras olan dairede benim hakkım var mı?
Question
Miras Sorusu
Selamün aleyküm. Ben sekiz yıllık evli bir bayanım. Ben evlenmeden önce üç kişilik bir aileidik. Annem kız kardeşim ve ben babamdan bize kalan evde yaşıyorduk. Ben o evde otuz yıl yaşadım. Annem kardeşim ve ben birikimlerimiz ile başka bir daire aldık ve oraya taşındık. Ben evlendikten sonra babamdan bize kalan daire kentsel dönüşüme girdi ve yenilendi. O dairede şu anda kiracı oturuyor. O dairenin kirasını annem alıyor. Bana çok küçük bir miktarda para veriyor. O para ile babam için hayır yapıyorum diyerek bana kira parası vermek istemiyor geçiştiriyor. Annem emekli bu arada kız kardeşimin de iyi bir geliri var. Benim sormak istediğim soru şu babamdan kalan o dairede annem istediği gibi benim gönlüm razı olmadan hayır yapmak gibi hakkı var mı? Babamdan kalan o dairenin kiradında benim hakkım var mı?
CEVAP:
VE Aleyküm selam.
Öncelikle size bu durumla ilgili birkaç noktada rehberlik edebilirim.
İslam miras hukukuna göre, Ölen babanın bir eşi ve iki kızından başka mirasçısı yoksa Anneye 1/8 Kızlara kalan mal ikiye bölünür.
İslam hukuku açısından miras, hakkaniyetle paylaşılması gereken bir maldır. Babadan kalan daire de bir miras olduğuna göre, sizin de o dairede hakkınız bulunmaktadır. Eğer bu daire anneniz, kardeşiniz ve sizin aranızda bölünmüşse, annenizin tek başına o daireden gelen geliri kendi dilediği şekilde harcama hakkı yoktur, özellikle de sizin rızanız yoksa.
Annenizin kira gelirini hayır işlerinde kullanmak istemesi, güzel bir niyet olabilir, fakat bu hayır, tüm varislerin (yani sizin de) rızası olmadan yapılamaz. Eğer anneniz bu geliri hayır yapmak için kullanmak istiyorsa, bunun için sizin de izninizi alması gerekir.
Babanızdan kalan bu mülkün miras paylaşımının doğru bir şekilde yapılıp yapılmadığını kontrol etmeniz ve kira gelirlerinin adil bir şekilde bölünmesini sağlamak, İslami açıdan önemli bir konudur. Annenizle bu konuyu konuşarak, rızanızın önemini dile getirmeniz faydalı olacaktır. Eğer bu konuda bir uzlaşmaya varamazsanız, çevrenizde bir İslam hukukçusundan (fıkıh konusunda uzman birinden) yardım almanız da yerinde olacaktır. (Müftü gibi)
Size ayrıca sabır ve hikmetle hareket etmeyi tavsiye ederim, böylece ailenizle aranızdaki bağlar zarar görmeden bir çözüm bulabilirsiniz.
Answers ( 3 )
Merhaba, babanızdan kalan daire üzerindeki haklarınız ve kira gelirinin paylaşımı konusunda bazı önemli hususları açıklamak isterim.
Miras Hakkınız: Babanızın vefatıyla birlikte, mirasçılar olarak siz, anneniz ve kız kardeşiniz, babanızdan kalan daire üzerinde elbirliği mülkiyetiyle hak sahibi oldunuz. Elbirliği mülkiyeti, mirasçıların paylarının belirli olmadığı ve mülkiyetin birlikte kullanıldığı bir mülkiyet türüdür. Bu durumda, daire üzerindeki tasarruflar (örneğin, kiraya verme) tüm mirasçıların ortak rızasıyla yapılmalıdır.
Kira Gelirindeki Hakkınız: Dairenin kiraya verilmesiyle elde edilen kira geliri, mirasçılar arasında paylaştırılmalıdır. Eğer mülkiyet elbirliği mülkiyeti şeklindeyse, kira geliri mirasçıların mülkiyet oranlarına göre bölüştürülür.
Bu durumda, annenizin kira gelirini tek başına alması ve sizin rızanız olmadan bu geliri hayır işlerine yönlendirmesi hukuken uygun değildir.
Yapmanız Gerekenler:
Sonuç olarak, babanızdan kalan dairede yasal olarak hakkınız bulunmaktadır ve kira gelirinin de bu doğrultuda paylaşılması gerekmektedir. Annenizin, sizin rızanız olmadan kira gelirini hayır işlerine yönlendirmesi hukuken uygun değildir. Bu nedenle, öncelikle aile içinde iletişim yoluyla çözüm aramanız, sonuç alamazsanız hukuki yollara başvurmanız önerilir.
Dedemgilin evinde dedemin babası bir akrabaya evin bir yerindeki arazini verdiğini demiş . Ancak sadece söylemiş senet yok. Şimdi dedemin evinde amcamlar çocukları ile kalıyor. Bu arazi söylenilen kişinin hakkı mı? Babamgil izin vermiyor o kişinin araziye gelmesine. Dedemin babasının orada parası yok. Dedemin parası. Dedem arazini vermek hakkında söylememiş. Şimdi o arazi amcamgilin mi yoksa o kişinin mi kafam karıştı. O kişi orada bir yer yapmak istiyor. Evde de bu konu hakkında konuşuluyor. Bazı cümleler söyleniyor. Onu öğretmişler . Öğretmeni iyi öğretmiş . Yolarım onlar gelirse gibi sözler . Bende güldüm. Küfür olur mu yaptığım? ( Dedem ve babaannem öldü)
Bu tür bir konu, hem hukuki hem de ahlaki boyutlarıyla dikkatli şekilde ele alınması gereken bir meseledir. Sorularınızı sırasıyla açıklamaya çalışacağım.
1. Arazinin Mülkiyeti ve İslam Hukuku Açısından Durum
Dedemin Babasının Beyanı: Dedinizin babası arazinin bir kısmını başka bir akrabaya verdiğini sadece sözlü olarak ifade etmişse, bu durumda İslam hukukuna göre bağlayıcılık taşıması için bazı şartların sağlanması gerekir. Bir malın mülkiyetinin devri, genellikle taraflar arasında şahitler huzurunda veya yazılı bir anlaşma ile gerçekleşir. Eğer bu gerçekleşmemişse ve arazi hâlâ sizin dedelerinizin mülkü olarak tapuda görünüyorsa, o arazi yasal olarak dedelerinizin mirası olarak kalır.
Hibe veya Vasiyet Durumu: Eğer dedenin babası, “Bu arazi falanca kişiye verilsin,” şeklinde açık bir vasiyet bıraktıysa, bu vasiyetin yerine getirilmesi mirasçıların sorumluluğudur. Ancak vasiyetin geçerliliği de belli şartlara bağlıdır. Vasiyet edilen mal, toplam mirasın üçte birini aşamaz ve diğer mirasçıların rızası alınmadan uygulamaya konamaz.
Hukuki Durum: Türkiye Medeni Kanunu’na göre, mülkiyet devri ancak resmi belgelerle ve tapu kayıtları üzerinden yapılabilir. Tapuda herhangi bir devrin gerçekleşmemiş olması durumunda, o arazi hâlâ dedelerinizin yasal mirası sayılır.
2. Söylenen Sözler ve Küfür Olup Olmadığı
Güldüğünüz Durum: Birinin söylediği “Yolarım” gibi bir tehdide veya şakaya gülmeniz, niyetinize bağlıdır. Eğer bunu eğlenmek amacıyla, kötü bir kast olmadan yapmışsanız, İslam’a göre bu küfür veya günah sayılmaz. Ancak niyet önemlidir; birinin hakkını ihlal eden bir duruma bilerek destek veriyorsanız, bu ahlaki bir sorun teşkil edebilir.
3. Ahlaki ve Ailevi Yaklaşım
Adaletli Olmak: Eğer gerçekten o arazi o akrabanıza verilmişse ve bunu kanıtlayacak güvenilir şahitler varsa, mirasçılar arasında bu hakkı teslim etmek önemlidir. Ancak bu iddia kanıtlanamazsa, arazinin yasal sahipleri olan mirasçılar karar verme hakkına sahiptir.
Aile İçindeki İletişim: Bu tür durumlar, aile içinde büyük tartışmalara neden olabilir. Bu yüzden, herkesin hakkını koruyarak bir uzlaşma yolu aramak en doğru yoldur. Gerekirse bir avukattan veya İslam hukukunu bilen bir din âliminden danışmanlık almanız faydalı olabilir.
4. Tavsiyeler
Durumu Netleştirin: O akrabanın iddiası hakkında şahitler var mı, dedenin babasının ifadesi başka bir şekilde teyit edilebiliyor mu? Bunları araştırın.
Hukuki Yollara Başvurun: Arazinin tapu durumunu kontrol ettirin ve gerekiyorsa bir avukatla görüşün.
Ahlaki Duruş: Hakkaniyetli davranmaya çalışın. Eğer arazinin başka birine ait olduğuna dair şüphe varsa, bunun açık bir şekilde anlaşılması için çaba gösterin.
Kavgadan Kaçının: Aile içindeki tartışmaları büyütmeden, barışçıl yollarla çözüm arayın.
Son olarak, küfür veya günah olup olmadığı konusunda niyetinizi gözden geçirin. Gülmek genelde doğal bir tepkidir, ancak birinin hakkının çiğnenmesine bilerek katkıda bulunuyorsanız, bunun manevi sorumluluğunu taşıyabilirsiniz.
O arazide dedemin parası var. Dedemin babasının yok. Şahitler arasında öyle söylemiş . Ancak hiç bir senet yok. Dedemin babasının burada parası olmadığı halde böyle söylemesi vasiyet olur mu ? Ev babaannemin üzerine. Kaç yıldır dedemgil yaşıyor. Ben azerbaycanda yaşıyorum.