Bir annenin çocuğunu kesinlikle bir kez de olsa emzirmesi farz mıdır ?
2. ayrıca biri şöyle dedi, ayetle sabit- 2 sene emzirilmesi gerekiyor diye. Bu doğrumu? Farz mı 2 sene ? Öyle bir ayırım var mı? Varsa nasıl anlamalıyız
Kur’anda Ücret Karşılığı Süt Emzirmek, Süt Emzirme Süresi, Çocukların Nafakası Ve Diğer Hükümler
Bakara suresi 233
– Anneler, çocuklarını iki bütün yıl emzirirler. Bu, emzirmeyi tamamlamak isteyenler içindir. Onların örfe göre yiyeceği ve giyeceği babasına aittir. Kimseye gücünden fazlası yükletilmez. Ne bir anneye çocuğundan dolayı zarar verilsin, ne de bir baba çocuğu yüzünden zarara sokulsun. Mirasçıya düşen de bunun gibidir. Eğer kendi rızalarıyla ve danışarak memeden kesmek isterlerse, ikisinin üzerine de bir vebal yoktur Çocuklarınızı emzirtmek isterseniz ma’rûf bir şekilde verdiğinizi teslim etmek şartıyla yine üzerinize bir vebal yoktur. Allah’tan korkun ve bilin ki şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızı hakkıyla görendir.
Ayetten Çıkan Hüküm Ve Hikmetler
Ayet-i kerime, boşanmış kadınların kendi çocuklarını emzirmek hususunda yabancı kadınlardan daha bir hak sahibi olduklarını göstermektedir. Çünkü öz anneler daha şefkatli, daha merhametlidirler. Küçük çocuğun annesinden alınması ise hem ona, hem de annesine bir zarardır. Bu aynı zamanda çocuğun sütten kesilmiş olsa dahi, şefkat ve merhametinin üstünlüğü dolayısıyla annenin onu hadanesine almaya daha bir hak sahibi olduğunun delilidir. Bir başka koca ile evlenmedikçe bu böyledir. Bu hususta ilim adamlarının ittifakı vardır. Çünkü Resulullah (s.a.) -Ebu Davud’un Abdullah b. Amr’dan yaptığı rivayete göre- bir kadına: “Başkasıyla nikâhlanmadığın sürece o çocuğunu almaya sen daha bir hak sahibisin” diye buyurmuştur.
Boşanmış olan kadın, süt emzirmeye ve hadâneye daha bir hak sahibi olduğuna göre, evli kadınlar evli oldukları sürece bunlara öncelikle hak sahibidirler. Hatta kadın nafaka ve giyime çocuğuna ister süt emzirsin ister emzirmesin -kocasının kendisinden faydalanmasına imkân tanıması karşılığında-hak kazanır. Boşamadan sonra süt emzirme halinde nafakanın vacip kılınması ise, kadının erkeğin menfaatine olan bir işle uğraşması dolayısıyladır. Bundan dolayı Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Onların örfe göre yiyeceği ve giyeceği babasına aittir.” Bununla kadın süt emzirmekle uğraşıp kocasının ondan faydalanma imkânı söz konusu olmadığı takdirde, nafakanın düşebileceği vehmi ortadan kaldırılmaktadır.
Yüce Allah’ın, “Bu emzirmeyi tamamlamak isteyenler için” buyruğu da iki yıl süreyle süt emzirmenin kat’i bir hüküm olmadığını göstermektedir.
İki yıldan önce sütten kesmek caizdir, fakat iki yıl ile sınırlandırmak da süt emzirme süresi hakkında karı-koca arasındaki anlaşmazlığı sona erdirmek içindir. Erkeğin iki yıldan fazla ücret ödemesi gerekmez. Şayet baba iki yıldan önce sütten kesilmesini ister, anne de buna razı olmazsa baba böyle bir hakka sahip değildir. İki yıldan fazla veya eksik emzirmek çocuğa zarar verilmemesi ve anne ile babanın birlikte razı olması halinde söz konusudur.
Muvatta’mda İmam Malik, İmam Şafiî ve İmam Ahmed: “Anneler çocuklarını iki yıl emzirirler.” buyruğundan süt emme yoluyla akrabalık gibi evliliği haram kılan süt emme süresinin, yalnızca iki yıl olduğu görüşünü çıkarmışlardır. Eğer bu iki yıl içerisinde süt emme gerçekleşmemişse daha sonraki süt emme evliliği haram kılmaz.
Hanefilerle İbnü’l-Kasım’ın Malik’ten yaptığı rivayeti kabul eden Malikî-ler ise, ayet-i kerimenin süt akrabalığının evliliği haram kılan süreyi sınırlandırmak için geldiğini kabul etmezler. Ebu Hanife süt emme süresinin otuz ay olduğu görüşündedir. Züfer üç sene demiştir. Sahih kabul edilen görüşlerinde Malikîlerin kanaatine göre ise, örfen sütten kesme süresine yakın olan süre de ona ilave edilir. Bu süreden uzak kalan süre de onun dışında kabul edilir ve bu konuda herhangi bir takdir yoluna gitmezler.
Kurtubî der ki: Sahih olan birinci görüştür. Çünkü Yüce Allah, “Anneler çocuklarını iki bütün yıl emzirirler” diye buyurmaktadır. İşte bu da iki yıldan sonra çocuğun süt emmesinin bir hüküm taşımadığını göstermektedir. Süfyan b. Uyeyne, Amr b. Dinar’ın, o da İbni Abbas’m şöyle dediğini rivayet etmektedir: Resulullah (s.a.) buyurdu ki: “İki yıl içerisinde olan dışında (evliliği haram kılan) süt emme (akrabalığı) yoktur.” Bu haber ayet-i kerime ile birlikte büyüğün süt emmesinin akrabalığı doğurmasını reddetmekte ve bunun evliliği haram kılmayacağını göstermektedir.
İlim adamları bu ayet-i kerime ile Yüce Allah’ın, “Ona gebe kalınması ve sütten kesilmesi de otuz aydır.” (Ahkâf, 46/15) buyruğundan, hamileliğin asgari süresinin ne olduğunu çıkarmışlardır. Süt emme süresi (24 ay) otuz aydan düsürüldüğü takdirde, geriye altı ay kalır ve bu da hamileliğin asgari süresidir.
————————–
İlâhi emir annelerin çocuklarını emzirmesi şeklinde olup fıtrata uygun bir hükümdür. Çocuk için en üstün ve değerli süt, doktorların da ittifakı ile annesinin sütüdür. Süt annenin sütü çocuğun hem bedenine, hem ahlâkına, hem de karakterine etki eder. Bu bakımdan süt annelerin seçiminde ihtiyatlı olmak gerekir; hasta annelere, ahlâkı ve edebi bozuk olanlara süt emzirmek üzere çocuk vermekten uzak durmalıdır
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
İlâhi emir annelerin çocuklarını emzirmesi şeklinde olup fıtrata uygun bir hükümdür. Çocuk için en üstün ve değerli süt, doktorların da ittifakı ile annesinin sütüdür. Süt annenin sütü çocuğun hem bedenine, hem ahlâkına, hem de karakterine etki eder. Bu bakımdan süt annelerin seçiminde ihtiyatlı olmak gerekir; hasta annelere, ahlâkı ve edebi bozuk olanlara süt emzirmek üzere çocuk vermekten uzak durmalıdır