Büyünün varlığı ile ilgili kaynaklar

Question

SİHRİN VARLIĞI İLE İLGİLİ DELİLLER

Sihrin varlığına delalet eden ayet ve hadisler çokcadır. Bunlar hakkındaki ayetlerden birkaç tanesine bakacak olursak:
Yüce Allah (c.c.) şöyle buyuruyor:
“Firavun’un kavminden ileri gelenler dediler ki; Bu çok bilgili bir sihirbazdır. Sizi yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne buyurursunuz? Dediler ki; Onu da kardeşini de (Harun) beklet; şehirlere toplayıcılar (memurlar) yolla. Tüm bilgili sihirbazları sana getirsinler. Sihirbazlar Firavun’a geldi ve Eğer üstün gelen biz olursak bize kesin bir mükafat var mı? dediler. Firavun; Evet hem de sizler mutlaka yakınlarımdan olacaksınız” dedi.
(Sihihbazlar);“Ey Musa! Sen mi (önce) atacaksın yoksa atanlar biz mi olalalım?” dediler.
“Siz atın” dedi. Onlar atınca insanların gözlerini büyülediler, onları korkuttular ve büyük sihir gösterdiler.1 Biz de Musa’ya “Asanı at” diye vahyettik. Bir de baktılar ki bu, onların uydurduklarını yakalayıp yutuyor. Böylece gerçek ortaya çıktı ve onların yapmakta oldukları yok olup gitti. İşte Firavun ve kavmi orada yenildi ve küçük düşerek geri döndüler. Sihirbazlar ise secdeye kapandılar.” (A’raf: 7/109-120)
Yine başka bir ayette buyruluyor ki:
“Onlar (iplerini) atınca Musa dedi ki: “Sizin getirdiğiniz sihirdir. Allah (c.c.) onu boşa çıkaracaktır. 2 Çünkü Allah (c.c.) bozguncuların işini düzeltmez.”
(Yunus: 10/81)

(1) Sihirbazlar ip ve odun parçalarını ortaya attılar, fakat halkın gözlerini büyüledikleri için onlara bunlar, yılan gibi görünüverdi.
(2) Ayette geçtiği üzere sihir yapmanın hile olduğu ve batıl olduğu belirtiliyor.
Sihrin varlığına delalet eden başka bir ayet de şöyledir:
“Firavun (kızgınlık içinde) dedi ki: “Ben size izin vermeden Ona iman ettiniz ha! Demek ki size sihri öğreten büyüğünüzmüş O! Ama şimdi (size yapacağımı görecek ve) bileceksiniz. Andolsun; ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim, hepinizi astıracağım.”
(fiuara: 26/49)
Bir başka ayette ise:
“Onlar bir mucize görürlerse hemen yüz çevirirler ve; “eskiden beri devam ede gelen bir sihirdir” derler.”
(Kamer: 54/2)
Yine Kur’an-ı Kerim’de anlatılan Harut ve Marut adlı iki meleğin sihir öğretme olayı da sihir varlığının mevcudiyetini göstermektedir;
“Süleyman hükümranlığı hakkında onlar şeytanların uydurup söylediklerine tabi oldular. Halbuki Süleyman, büyü (sihir) yapıp kafir olmadı. Lakin fieytanlar kafir oldular. Çünkü insanlara sihri ve Babil’de Harut ile Marut isimli iki Meleğe indirileni öğretiyorlardı. Halbuki o iki melek herkese; “Biz ancak imtihan için gönderildik, sakın yanlış inanıp da kafir olmayınız.” demeden hiç kimseye (sihir ilmini) öğretmezlerdi. Onlar, o iki melekten, karıyla koca arasını açacak şeyleri öğreniyorlardı. Oysa büyücüler, Allah (c.c.)’ ın izni olmadan hiç kimseye zarar veremezler. Onlar kendilerine fayda vereni değil de zarar vereni öğrenirler. Sihri satın alanların (Ona inanıp para verenlerin) ahiretten nasibi olmadığını çok iyi bilmektedirler. Karşılığında kendilerini sattıkları şey ne kötüdür. Keşke bunu anlasalardı.” (Bakara: 2/102)
Yukarda geçen ayetlerden İslam alimlerinin çıkardığı sonuçlar şöyledir:
Ayette geçen iki melek olan, Harut ve Marut, sihri biliyorlardı. Lakin bunu yapmıyorlardı. Çünkü bu işin haram ya da daha sakat mecralara götüreceği onlarabildirilmişti. Öğretilenlerin mahiyetine gelince; merhum Elmalılı M. Hamdi Yazır tefsir kitabında; bunların yaratılış sırlarından bazı harika ve garip şeylerin olduğunu, bunların esas itibariyle şer olmayıp, şerre de müsait bulunduklarını, meleklerin, öğrenenlere bu bilgilerin şerde kullanılmalarının küfür olacağını belirterek, “Sakın şer kullanmayın.” dediklerini belirtir.
Sihir şeytani bir amel olup, iki farklı asla dayanmaktadır:
1-) fieytanın uydurdukları3 denen hakikatsız aldatmaca,
2-) Babil’deki gibi, özü ve aslı meleki olan bazı hakiki ilimlere ve garip sanatlara, uğraşlara dayanan harikalardır.

 

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

  1. Büyü, tarih boyunca farklı kültürlerde ve toplumlarda önemli bir yer tutmuştur. Bununla ilgili çeşitli kaynaklar bulunmaktadır. Büyünün varlığı ile ilgili başlıca kaynaklar, mitolojik anlatılar, dini metinler, halk inançları, edebiyat eserleri, arkeolojik buluntular ve eski yazılı belgeler olabilir. İşte bazı örnekler:

    Mitolojik Anlatılar: Eski Yunan, Roma, Mezopotamya ve Mısır gibi medeniyetlerde büyü, tanrılar ve kahramanlar arasındaki ilişkiyle sıkça bağlantılıdır. Bu tür metinlerde büyü, doğaüstü güçlerin insanlara karşı kullanılması olarak tasvir edilmiştir.

    Dini Metinler: Hem Batı hem de Doğu dinlerinde büyüye dair pek çok referans bulunmaktadır. Eski Ahit’te, İslam’da ve Hristiyanlıkta büyü, genellikle yasaklanmış bir uygulama olarak ele alınır. Bununla birlikte, bazı kutsal kitaplarda büyüye dair anlatılar yer almaktadır, örneğin İslam’daki “Hicr” suresinde büyüye dair bazı açıklamalar bulunur.

    Halk İnançları ve Geleneği: Büyü, birçok kültürde halk arasında nesilden nesile aktarılan inançlar ve ritüellerle varlığını sürdürmüştür. Özellikle Orta Çağ Avrupa’sında, cadı avları, büyücü mahkemeleri ve benzeri pratikler, büyünün toplumsal bir olgu olarak varlığını pekiştirmiştir.

    Edebiyat Eserleri: Eski edebiyat metinleri, büyüyle ilgili mitolojik ve fantastik anlatıları taşır. Örneğin, Orta Çağ edebiyatında, “Arthur Efsanesi” ve “Faust” gibi eserler büyüyle ilişkili hikayeler içerir. Ayrıca, Şairler ve yazarlar büyüyü eserlerinde metaforik olarak da kullanmışlardır.

    Arkeolojik Buluntular: Antik dönemlere ait bazı eserler ve buluntular, büyüye dair ritüelleri gösteren semboller veya objeler içerebilir. Bu tür objeler, büyüsel uygulamaların geçmişte nasıl yapıldığına dair bilgi verir.

    Felsefi ve Psikolojik Yorumlar: Modern zamanlarda büyü, felsefi ya da psikolojik açıdan da incelenmiştir. Özellikle psikanaliz ve mitoloji çalışmaları, büyülerin sembolik anlamlarını çözmeye çalışmıştır.

    Etnografik Çalışmalar: Etnografik araştırmalar, dünya çapındaki farklı topluluklarda büyüye dair inanç ve uygulamaları inceleyen bilimsel çalışmalardır. Bu çalışmalar, büyünün hala modern toplumlarda ve geleneksel kültürlerde nasıl var olduğuna dair önemli bilgiler sunar.

    Büyü, tarih boyunca çok farklı şekillerde ele alınmış ve varlığı kültürel, dini ve toplumsal bağlamlarda yorumlanmıştır. Eğer belirli bir kültür veya dönemi merak ediyorsanız, o döneme ait metinler ve çalışmalara odaklanarak daha detaylı bilgi edinebilirsiniz.

Cevapla