Paylaş
Dinimizde iman ve ibadet
Question
İslamda Dininde iman ve ibadet
İslami hükümleri, iman, ibadet ve ahlâk olmak üzere üç ana bölümde toplamak mümkündür. Bu bölümlerden her birinin diğerleri ile de yakın ilgisi vardır.
İnsanın ilk görevi; Allah’ın varlığını ve birliğini bilip tasdik etmek ve O’na ibadette bulunmaktır. İbadet, kalpteki imanın alâmeti, kalbin nuru, ruhun kuvveti, malın ve bedenin temizliğidir. Mü’min bu sayede, O’nun manevi huzuruna yükselir. Bu, mü’min için büyük bir şereftir.
İbadet, insan fıtratı ve yaradılışındaki gayenin bir icabıdır. Nitekim bir âyet-i kerimede Allah şöyle buyurur: “Ben cinleri ve İnsanları ancak Bana ibadet etsinler diye yarattım.”(1) Bu âyet-i celile; insanoğlunun en büyük görevinin Yüce Allah’a kulluk etmek olduğunu bildirmektedir. Namaz, oruç, hac ve zekât gibi ibadetler yanında mü’minin her meşru faaliyeti, dinimize göre genel anlamda ibadet olarak değerlendirilmiştir. Sadaka ibadettir, yerinde söylenmiş güzel söz ibadettir. Helâlinden kazanmak için çalışmak ve dürüst alış verişte bulunmak ibadet değerinde olan işlerdir. İbadetler, âyet-i kerimede ifade edildiği gibi Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak için yapılır.
İnanarak ibadet edenlerin derecelerini ve hak edecekleri mükâfatlan Cenab-ı Hak Enfal suresinde şöyle bildiriyor:
إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذِينَ إِذَا ذُكِرَ اللّهُ وَجِلَتْ قُلُوبُهُمْ وَإِذَا تُلِيَتْ عَلَيْهِمْ آيَاتُهُ زَادَتْهُمْ إِيمَاناً وَعَلَى رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ {2} الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلاَةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنفِقُونَ {3} أُوْلَـئِكَ هُمُ الْمُؤْمِنُونَ حَقّاً لَّهُمْ دَرَجَاتٌ عِندَ رَبِّهِمْ وَمَغْفِرَةٌ وَرِزْقٌ كَرِيمٌ {4}
“İnananlar ancak, o kimselerdir ki; Allah anıldığı zaman kalpleri titrer. Ayetleri okunduğu zaman bu onların imanlarını artırır ve Rablerine güvenirler; namaz kılarlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarfederler. İşte gerçekten inanmış olanlar bunlardır.
Onlara Rablerinin katında mertebeler, mağfiret ve cömertçe verilmiş rızıklar vardır.” (2) diye ibadet edenlerin dünyadaki halleri ve gelecekteki durumları hakkında haber veriliyor.
İlâhi bir kaynaktan beslenmemiş amel ve ibadetlerden mahrum kupkuru bir iman, sönme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Her türlü fitneden, pişmanlık veren olaylardan, ihtiraslardan ve kötülüklerden imanın korunması gerekir. Bunun için dünya ve âhiret mutluluğuna sebep olan imanın, iyi amel ve ibadetlerle beslenmesi lâzımdır. ….. .
İbadetler, aynı zamanda nimetlere şükürdür. Hz. Aişe validemizin naklettiği şu hadis-i şerifi dikkatlerinize arzederim. O şöyle buyurmuştur: “Nebiyyi muhterem (S.A.S.) efendimiz mübarek ayakları şişinceye kadar geceleyin ibadet ederdi. Bunun üzerine: Ya Resulallah! Geçmişte ve gelecekteki günahların mağfiret olduğu halde niçin böyle yapıyorsun? dedim. Rabbime şükreden bir kul olmayayım mı? buyurdu.”(3)
İslâm’ın aslı iman, hedefi güzel ahlâktır. İbadetler bir taraftan imanı koruyup kemale eriştirirken öbür taraftan da ahlâkın güzelleşmesini sağlar. Bu sebeple, ibadetsiz bir iman; dalları budakları kesilmiş, güzelliği kaybolmuş, kurumaya terkedilmiş bir ağaç gibidir.
Bir âyet-i kerime meali ile bitirmek istiyorum: “Allah; göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbidir. Öyleyse O’na ibadet et ve bu ibadette sabırlı ol.”
_________________
1) Tür Sûresi: 56
(2) Enfâl Sûrtsi: 2-4
(3) Riyaz-üs-Salihin C. 1. s. 135
(4) Meryem Sûresi:65
Benzer Konular:
Answer ( 1 )
İnanç ve ibadet, İslam’da merkezi roller oynar. İslam inancındaki bu kavramlara kısaca göz atalım:
İman (İman): İslam’da iman olarak bilinen iman, dinin temel ilkelerine olan inanç ve kanaati ifade eder. Allah’ın birliğini (Tevhid) kabul etmeyi, Hz. Muhammed’in Allah’ın son elçisi olduğuna inanmayı ve Kuran’ın hakikatini ilahi vahiy olarak kabul etmeyi içerir. İslam’a iman, hem kalbe imanı hem de sözlü tanıklıkla tasdik etmeyi kapsar.
Müslümanlar, imanın Allah’ın bir armağanı olduğuna ve bunun bilgi, tefekkür ve ruhsal gelişim yoluyla güçlendiğine inanırlar. İnanç, bir Müslümanın inançlarına, eylemlerine ve dünya görüşüne rehberlik ederek, tüm İslami çerçevenin üzerine inşa edildiği temel olarak hizmet eder.
İbadet (İbadet): İslam’da ibadet olarak bilinen ibadet, Allah’a bağlılık ve itaatin tüm eylemlerini kapsar. Müslümanların Yaratan’a olan sevgilerini, şükranlarını ve teslimiyetlerini ifade etmelerine vesiledir. İslam’da ibadet, ritüel eylemlerle sınırlı değildir, hayatın tüm yönlerine uzanır. Hem özel bağlılık eylemlerini hem de toplu ibadet eylemlerini içerir.
İslam’ın beş şartı, temel ibadet eylemleri olarak hizmet eder:
Shahada (İman Tanıklığı): Allah’ın birliğine ve Hz. Muhammed’in peygamberliğine tanıklık etmek.
Namaz: Günde beş vakit namaz kılmak.
Zekat (Sadaka): Malından bir kısmını ihtiyaç sahiplerine vermek.
Savm (Oruç): Ramazan ayında oruç tutmak.
Hac (Hac): Maddi ve manevi imkânlar elverirse ömür boyu en az bir kez Mekke’deki Kabe’ye hac ziyareti yapmak.
Beş şartın yanı sıra, İslam’daki ibadetler, Kur’an okumak, dua (dua), ilim istemek, hayır için çabalamak, nefs terbiyesi uygulamak ve başkalarına karşı iyilik, adalet ve şefkat göstermektir.
İslam’da ibadet bir yük olarak değil, Allah’a yakınlaşma, manevi arınma, ahlaki ve ahlaki karakter geliştirme aracı olarak görülmektedir. Hem bireysel maneviyatı hem de sosyal sorumluluğu kapsayan kapsamlı bir sistem olarak hizmet eder.
Genel olarak, inanç ve ibadet, İslam inancının ayrılmaz bir parçasıdır. İman, imanın temelini oluştururken ibadet, Müslümanlara bağlılıklarını ifade etme, Allah’a yakınlaşma, erdemli ve tatmin edici bir yaşam sürmeleri için bir araç sunar.