Paylaş
Dünya Hayatı Ve Önemi
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Dünya Hayatı Ve Önemi
Kur’an-ı Kerim, birçok ayetinde dünya hayatıyla ahiret hayatını kıyaslamakta ve dünya hayatının; geçiciliğini, bir oyun ve eğlenceden ibaret olduğunu, oysa ahiret hayatının kalıcı ve asıl hayat olduğunu vurgulamaktadır. Kur’an’da dünya hayatının geçiciliği bazı misaller verilerek de anlatılmaktadır.
Bunlardan bir tanesinde: Cenab-ı Allah Dünya hayatını bir temsil ile: “Bilin ki, dünya hayatı ancak bir oyun, bir eğlence, bir süs, aranızda karşılıklı bir övünme, çok mal ve evlat sahibi olma yarışından ibarettir. (Nihayet hepsi yok olur gider). Tıpkı şöyle: Bir yağmur ki, bitirdiği bitki çiftçilerin hoşuna gider. Sonra kurumaya yüz tutar da sen onu sararmış olarak görürsün. Sonra da çör çöp olur. Ahirette ise (dünyadaki amele göre ya) çetin bir azap ve(ya) Allah’ın mağfiret ve rızası vardır. Dünya hayatı, aldanış metaından başka bir şey değildir.”(1) şeklinde dile getirmektedir.
Sevgili Peygamberimiz de dünyanın kıymeti konusunda küçük kulaklı bir erkek oğlak ölüsüne işaret ederek: “Cenab-ı Allah katında dünyanın değeri bu leşten daha kıymetsizdir.”(2) Buyurmuşlardır.
Dünya hayatının kısa olması, nimetlerinin geçici olması açılarından bakıldığında dünya hayatı gerçekten de çok kısa ve kıymetsiz. Fakat cennet’in kazanılacağı, imtihan yerinin dünya olduğu açısından bakılacak olursa da çok önemli olduğu anlaşılır. Ebedi mutluluğu kazanma şansımız dünyadaki hayatımıza bağlı diyebiliriz.
Dünya hayatı tatlıdır, güzeldir ama unutmayalım ki, nehirlerin suyunun tatlılığı denize varıncaya kadardır. Bizleri bekleyen bir yaşlılık ve akabinde de ölüm gerçeği ve ondan sonra da Ahiret hayatı var. Dünya’nın insana sunduğu en son hediye ölümdür. Ölümü ve ahireti hesaba katmadan hayatı anlamak ve anlamlandırmak mümkün değildir. Diğer bir ifade ile hayat ve hayatın içindeki her şey Ahirete imanla anlam kazanıyor.
Dünya hayatı bir tiyatro sahnesidir. Hayatımız ne kadar eğlenceli geçerse geçsin bu tiyatroda son perde daima hüzünle bitiyor. Bunu hiç unutmamak gerekir. Dünya hayatını değerlendirirken sonunu düşünmeden edemeyiz. İlerisini gerisini düşünmeden söylediğimiz veya yaptığımız şeyler nasıl ki, dünya hayatında bizi sıkıntıya koyabiliyorsa, Ahiret açısından da durum aynıdır. Bundan dolayı dünyada yapıp ettiklerimize dikkat etmek gerekir. Atalarımız da bu konuda ;
“Ne doğrarsan çanağına o gelir kaşığına,”
“Rüzgar eken fırtına biçer.”gibi sözleri ile hem dünyamız hem de ahretimiz açısından bizlere anlam dolu çok önemli mesajlar vermişlerdir.
Dünya hayatı aslında bir rüya gibidir. İnsan ölünce asıl yurt olan ahiret için uyanacaktır. Hayatı güzel yaşayabilmek için hayatı güzel ve doğru okumak gerekir. Bakınız Ömer Hayyam bu konuda ne diyor;
Niceleri geldi neler istediler..
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler.
Sen! Hiç gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de senin gibi idiler.
Ahreti hesaba katmadan hayatı anlamaya ve yaşamaya çalışanlar hayatlarının hatasını yaparlar. “Ahiret de dünya da Allah’ındır.”(3)
Cenab-ı Allah bizleri; Hayatı, dini ve ahreti doğru okuyan, anlayan, yaşayan ve her iki cihanda da rahata erenlerden eylesin. Âmin!
Kaynaklar:
1-Hadid,57/20
2-Riyazü’s-salihin, Hadis No:466
3-Necm, 53/25
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
İslam’da, bu dünya hayatı (Dünya), ahiret hayatına (Ahiret) kıyasla geçici ve geçici kabul edilir. Bu dünya hayatı önem taşırken, İslam bunun bir imtihan olduğunu ve bireyleri gelecek sonsuz hayata hazırlamak için bir araç olduğunu öğretir. İşte dünya hayatı ve İslam’daki önemi ile ilgili bazı önemli noktalar:
İslam’da dünya hayatı kabul ve takdir edilirken, asıl önemi, insanların onu sonsuz ahiret hayatına hazırlamak için nasıl kullandıklarında yatmaktadır. Müslümanlar, dünyanın geçiciliğini kabul ederek, dünyevi yükümlülüklerini yerine getirerek, imtihanlara sabırla göğüs gererek, şükrederek ve dengeli bir yaklaşım arayarak, kendilerini Allah’a yaklaştıran ve sonsuz saadeti sağlayan maksatlı bir hayat sürmeyi amaçlarlar.