Paylaş
Ehli beyt sevgisi nasıl olmalı
Question
EHL-İ BEYT SEVGİSİ
Ehli beyt sevgisi nedir kısaca
İslam’ın ilk yıllarından beri Peygamberimizin soyuna özel bir ilgi ve muhabbet ile yaklaşılmış, bu sevgi milletimiz tarafından zirveye çıkartılmıştır. Ehl-i Beyt kavramı genel olarak Peygamberimizin soyunu, ailesini ve yakın akrabalarını ifade etmek için kullanılmışsa da, özelde Hz. Fatma’nın Hz. Ali ile kurduğu kutsal yuvaya işaret etmektedir. Şüphesiz ki dinimiz İslam, sevgi dinidir. Sevgilerin en güzeli ise Allah sevgisidir. Allah’ı sevmenin yolu Hz. Peygamber-(sav)’i sevmekten; Hz. Peygamberi sevmenin yolu da O’nun Ehl-i Beyti başta olmak üzere sahabeyi ve tüm inananları sevmekten geçer. Nitekim Âl-i İmran suresinde “De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”[1] buyrulmaktadır.
Sevgi, toplumsal farklılıkları ortadan kaldıran; birlik ve beraberliği sağlayan; yaratılana Yaratandan ötürü muhabbet hissettiren, insanların kalplerini tek yumruk halinde attıran en etkili unsurdur. Bu sevgi Ehl-i Beyt ile ilgili olduğunda daha fazla önem arz etmektedir. Zira Kur’an ve sünnet bizlere bu mesajı vermektedir. Ehl-i Beyt’e karşı olan saygı ve sevginin kaynağı Kur’an ve sünnettir. Zira Yüce Allah (cc), Hz. Peygamber’in ev halkıyla ilgili olarak, “Ey Peygamber’in ev halkı! Allah sizden ancak günah kirini gidermek ve sizi tertemiz yapmak ister”[2] buyurarak onları taltif etmektedir: Dolayısıyla Rabbimiz Ehl-i Beyt kapsamına giren kişileri böyle bir şerefle yüceltmekte, fakat buna mukabil onlara İslâm’ı temsil yönüyle ağır sorumluluklar da yüklemektedir. Nitekim “Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz”[3] mealindeki Âyet-i Kerime bu mesuliyeti açıkça bildirmektedir. Ayrıca Hz. Peygamber (sav)’in “Benden sonra sizlere iki şey bırakıyorum; bunlara iyi sarıldığınız müddetçe sapıklığa düşmezsiniz. Bunlar, Kur’ân ve benim sünnetim üzere olan Ehl-i Beytimin yoludur”[4] ve “Nimetleriyle sizi beslediği için Allah’ı sevin. Beni de Allah sevgisi için sevin. Ehl-i Beyt’imi de benim sevgim için sevin.”[5] şeklindeki tavsiyeleri bu taltif ve mesuliyeti ortaya koymaktadır.
Bu tavsiyeler ışığında bizler, Kur’an’a ve Hz. Peygamber (sav)’in sünnetine tabi olan Ehl-i Beyt’inin yolundan gitmeli; Ehl-i Beyt’i sevmenin, onlara bağlılık göstermenin Peygamberimizi sevmek anlamına geldiğini unutmamalıyız. Ehl-i Beyt dairesinde olanlar ise, Kur’an ve Sünnet çizgisinden sapmamalı; Hz. Peygamber’in neslinden gelme şerefini taşımakla birlikte hiçbir zaman hata ve günah işlemekten korunmuş olmadıklarının farkında olmalı, âhirette cennete götürecek ameller yapmaya özen göstermelidirler. Zira İslâm’da faziletin kaynağı nesebe değil, Allah’ın rızasına ve dindarlığa yani iman ve amele bağlıdır.
Bu konuda Hz. Peygamber’in (sav) kızı Fatıma’ya söylediği bir tavsiye ile bitirelim: “Kızım Fatıma! Kıyamet günü Allah’ın huzuruna salih amelle gelmeye çalış! Sakın bana ve nesebine güvenme! Çünkü orada herkes kendi ameliyle baş başa kalacaktır.”[6]
—————————-
1- Ali İmran, 3/31
2- Ahzab,33/33
3- Ahzab, 33/32.
4- Tirmizi, Menakıb,32.
5- Buhari, Fezail, 4492.
6- Buhari Tefsir, 26.
BENZER KONULAR:
Answers ( 2 )
Ehl-i Beyt kavramı genel olarak Peygamberimizin soyunu, ailesini ve yakın akrabalarını ifade etmek için kullanılmışsa da, özelde Hz. Fatma’nın Hz. Ali ile kurduğu kutsal yuvaya işaret etmektedir.
Rasulullah (sav)’i seven onun ehli beytini ve ashabını da sevmelidir. Ehli beyt sevgisinin önemi Kur’an ve sünnette vurgulanmaktadır.
Bizlere düşen görev ise; ehli beytin yolundan gitmeliyiz. Onları sevmeliyiz.
İslam’da Ehl-i Beyt olarak da bilinen Ehl-i Beyt’e duyulan sevgi ve saygı birçok Müslüman için özel bir anlam taşımaktadır. Ehl-i Beyt, Hz. Muhammed’in kızı Fatıma, damadı Ali ve onların soyundan gelenler de dahil olmak üzere aile üyelerini ifade eder.
Ehl-i Beyt sevgisi İslam’ın öğreti ve geleneklerinde derin köklere sahiptir. Müslümanlar, Hz. Muhammed’le olan yakın ilişkileri ve onun öğretilerini koruma ve aktarmadaki rolleri nedeniyle, Hz. Muhammed’in aile üyelerine özel bir saygı duymaya teşvik edilmektedir.
Ehl-i Beyt sevgisi sadece duygusal bağlılıkla sınırlı olmayıp, onların yolundan gitmeyi, öğretilerine saygı duymayı ve değerlerine sahip çıkmayı da kapsar. Müslümanlar, Ehl-i Beyt’in hayatlarını incelemeye, onların hikmetlerinden öğrenmeye ve onların erdemli niteliklerini taklit etmeye teşvik edilir.
Ehl-i Beyt, İslam tarihinde çok saygı duyulan şahsiyetlerdir ve karakterleri, dindarlıkları ve İslami öğreti ve uygulamaların gelişimine katkıları kutlanır. Müslümanlar, Ehl-i Beyt’e olan sevgilerini ve bağlılıklarını, isimlerinin özel olarak anıldığı dua ve dualar okumak, hayatlarıyla ilgili önemli olayları anmak, onların şerefine hayır ve iyilik yapmak gibi çeşitli yollarla ifade ederler.
Unutulmamalıdır ki, Ehl-i Beyt sevgisi, onlara tapınmakla veya onlara ilahî sıfatlar yakıştırmakla karıştırılmamalıdır. Müslümanlar, Allah’ın birliğine ve Hz. Muhammed(S.a.v) Allah’ın son elçisi olduğuna inanırlar. Ehl-i Beyt’e duyulan sevgi ve saygı, İslam’ın yayılması ve korunmasındaki rolleri için bağlılık ve şükran eylemleri olarak görülüyor.
Ehl-i Beyt sevgisi, imanı kuvvetlendirmek, onlardan şefaat istemek ve onların öğrettiklerini kendi hayatına geçirmeye çalışmak olarak görülmektedir. Müslümanlar için manevi yolculuklarında ve doğruluk arayışlarında bir ilham ve rehberlik kaynağı olarak kabul edilir.