Elbisede resmin bulunması caiz midir?

Question

Kıyafette resim caiz mi?

Kiyafette resim cizimi

ELBİSEDE RESİM

(Elbisede resmin bulunması caiz değildir.)

Erkeğin veya kadının, üzerinde insan veya hayvan resmi bulunan elbiseyi giymesi, daha önceden zikredilen hadisten dolayı haramdır.

(Arapça metinde geçen) Suver: suretin çoğuludur. Suret, yüz ve başın bulunduğu şeylerdir. Şayet baş olmazsa o suret sayılmaz ve haramlık hükmü ondan kalkar. Çünkü bu konuda Ebu Hureyre’nin (Radıyallahu Anh) hadisi bulunmaktadır. Ebu Hureyre şöyle dedi: Nebi (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) Cibril’e (Aleyhisselam) izin verdi. Nebi dedi ki:

“-Gir.

Cibril dedi ki:

-Senin evinde resim var iken nasıl evine gireyim. Ya o resmin başını kaldırırsın veya üzerini örtersin. Şüphesiz ki melekler topluluğu içinde re sim bulunan eve girmezler. “

Ibn Abbas (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: “Resim, baştır. Başı kaldırdığın zaman o artık resim değildir. “

Hattabi (Rahmetullahi Aleyhi) şöyle dedi: “Bunda (Yukarıdaki Cibril olayını kast ediyor.) resim, başın kaldırılmasıyla veya üzerinde bulunduğu durumu değiştirecek helal olan çizimlerin yapılmasıyla, değiştirildiği zaman bundan sonra bir sakınca yoktur.”

Cumhura göre kilim, örtü, üzerine yaslanılan yastık ve serilebilen her türlü eşyanın üzerinde resim bulunması caizdir. Çünkü bu konuda Hz. Aişe (Radıyallahu Anha) şöyle demiştir: “Allah’ın elçisi (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) seferden geldi. Küçük bir evde, resimler bulunan bir kilimi serdim.
Allah’ın elçisi o resmi gördüğü zaman, onu kopardı ve şöyle dedi: ‘Kıyamet günü insanların en şiddetli azap çekeni, Allah’ın yaratmasıyla rekabet eden kimselerdir.’ (Hz. Aişe) bende şöyle dedim: Bizde o kilimi bir veya iki baş yastığına çevirdik.”

Başka bir rivayette ise şöyle geçmektedir: “O kilimi iki oturak yap tim. Onlarda resim bulunduğu hâlde Nebi’yi onlara yaslanmış halde gördüm. “

Duvarı örtmek ve onu (resimli kilim) bağlamak yasaklandığı zaman, evleviyet babından resimli elbise giymekte men edilmiştir. Çünkü ikramın çoğunluğu genelde böyledir.

(Çarşaf)

İbn Akil’in (Rahmetullahi Aleyhi) çarşafta da resmin haramlığa dâhil olduğunu söylediği açıktır. Ebu Hureyre’de (Radyallahu Anh) aynı görüştedir. Ebu Hureyre’de onu mekruh görmektedir. İster o çarşaf yere serilmiş ol sun isterse de asılmış olsun fark etmez. İmam Malik’te bu görüştedir. Fakat İmam Malik tenzihen mekruh (helale yakın mekruh) olarak görmektedir, tahrimen mekruh (harama yakın olan mekruh) olarak değil. Herhâlde onlar birazdan zikredeceğimiz hadisin umumunu aldılar.

Çoğunluğa gelince onlar daha önceden zikretmiş olduğumuz Hz. Aişe’nin (Radıyallahu Anha) zikrettiği Nebi’nin (Sallallahu Aleyhi ve sellem) resimli yastığa yaslanma hadisinden dolayı çarşaf da resmi caiz gördüler.

(Perde/örtü)

Yani: Eğer bunda resim olursa, kendisine ibadet edilen putlara benzemeden ve o resmi yüceltmekten dolayı, haram olur.

İbn Ebu Musa (Rahmetullahi Aleyhi) şöyle demiştir. “Örtülerdeki, perdelerdeki, duvardaki ve evdeki resimlerin (insan, hayvan suretli) tümümek ruhtur. Bu resimleri nakşetmek kolaydır, bunu terk etmek ise daha faziletli ve daha güzeldir. Çünkü resimlerin tümü bana göre mekruhtur.
(Onun üzerinde hayvan sureti olsa da…)

Hayvan ile kast edilen: Konuşan veya konuşmayan, kendisinde ruh bulunduran tüm canlılardır. Hayvan kelimesi hayat kelimesinden alınmıştır.

Böylece suretin içine, insan, yürüyen, uçan veya başka türlü hayvanlarda girer. Kendisinde ruh olmayan ağaç, deniz, dağ, sular, bahçeler ve bunlara benzer şeyler ise suretin dışındadır. Bu tür şeyleri çimek caizdir. Çünkü bu konuda İbn Abbas’ın (Radıyallahu Anh) hadisi bulunmaktadır. Bir adam ona geldi ve şöyle dedi: -Ben görmüş olduğun bu resimleri çizen bir adamım. Bana bu konuda fetva ver.

İbn Abbas şöyle dedi:

-Bana yaklaş

İbn Abbas:

-Tekrar bana yaklaş dedim.

Bana yaklaştı ve elini başının üzerine koydu.

Bende (İbn Abbas) şöyle dedim:

-Sana Allah’ın elçisi Hz. Muhammed’den (Sallallahu Aleyhi ve sellem) işittiğim hadisi aktarayım mı? Allah’ın elçisini şöyle söylerken işittim: “Her resim çizen ateştedir. Allah o gün, o resimlere can verir. O ressam bu yüzden cehennemde azap çeker.”

İbn Abbas adama daha sonra şöyle dedi:

-İlla resim yapacaksan, kendisinde ruh olmayan ağaç resmi gibi resimler yap.

Imam Nevevi (Rahmetullahi Aleyhi)bu hadis ve başka hadislerden sonra şöyle dedi: “Bu hadisler hayvan (canlı) suretinin çiziminin haram olduğu konusunda açıktır. Bu ağır bir haramdır. Ağaç gibi kendisinde ruh bulunmayan şeylerin çizimi ise haram değildir. Bu tür şeylerin çiziminden para kazanmakta haram değildir. Ağaç ister meyve veren olsun, isterse de meyve vermesin fark etmez…”

(Çünkü Nebi (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) şöyle demiştir: “İçinde resim (suret) bulunan eve melekler girmez.”)

Bu hadisle Ebu Talha (Radıyallahu Anh) şuna işaret etmektedir. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve sellem) dedi ki: “İçinde resim (suret) bulunan eve melekler girmez…”

Hz. Aişe (Radyallahu Anha) şöyle dedi: “Cibril, Allah’ın elçisine (Sallallahu aleyhi ve sellem) geleceği bir saati vaat etti. O saat geldi fakat Cibril gelmedi. Allah’ın elçisinin elinde bir asa vardı ve o asayı yere attı. Sonra şöyle dedi: ‘Allah ve O’nun elçisi vaadinden dönmez.’ daha sonra döndü bir de baktı ki sedirinin altında bir köpek yavrusu var. Şöyle dedi: ‘Ey Aişe, bu köpeği kim girdirdi buraya?’ Dedim ki: ‘Vallahi ben sokmadım.’ Daha sonra emretti bende oradan köpeği çıkardım. Daha sonra Cibril geldi. Allah’ın elçisi Hz. Muhammed (Sallallahu Aleyhi Ve Sellem) şöyle dedi: ‘Bana vaatte bulundun. Bende senin için oturdum fakat sen gelmedin.’ Cibril şöyle dedi: ‘Senin evinde bulunan köpek beni engelledi. Biz içinde köpek ve suret bulunan eve girmeyiz. “

Hafiz şöyle dedi: “Bu hadisin zahiri geneli (tüm melekleri) kuşatmaktadır. Denilmiştir ki: Koruyucu melekler bunun dışındadır. Onlar insanların hâllerine göre ayrım yapmazlar. Fakat Kurtubi şöyle demiştir: Bazı âlimlerimizde böyle demiştir. Hadisin zahiri geneldir. Koruyucu meleklerin bundan istisna tutulacağına dair bir nass yoktur. Dedim ki (Hafız): Bu görüşü şu Allah’u Teâlâ’nın o melekleri kulların ameline muttali kılması ve o kulların içinde bulundukları evlerin kapısından o melekleri işittirmesi mümkün bir şey değildir. ”

Melekler içinde suret bulunan eve girmezler. Çünkü o resmi alaraktan kâfirlere benzemişlerdir. Kâfirler evlerine suret koyarlar ve o suretleri tazim ederler. Veya surette Allah’u Teâlâ’nın yaratılışı ile yarışmak vardır. Allah’u Teâlâ’ya açık bir isyan ve Allah’u Teâlâ’nın dışındakilere kulluk vardır. Melekler böyle bir eve girmeyi kötü görmüşlerdir. Öyle bir kimseyi kınamak, ona ceza olsun diye. Aynı zamanda meleğin evine girme bereketinden, ona istiğfarda bulunmasından ve şeytanın eziyetini ondan defetmesinden mahrum kalsın diye.

Bu konu hakkındaki hadislerin tümü cisimleşmiş veya cisimleşmemiş olan tüm hadisleri kuşatmaktadır. İmam Nevevi (Rahmetullahi Aleyhi) bu manada şöyle demiştir: “Şüphesiz ki dört mezhep âlimleri suretin haram olduğu hususunda icma etmişlerdir. İster bu suretin bir cismi olsun, ister olmasın fark etmez.”

Bu manadaki bir kelamı Hattabi, İbn Battal, İbn Hacer ve başkaları da ettiler. Onlara göre suretin cisminin olup olmamasının bir farkı yoktur. Cisim olan hakkında bir tartışma yoktur. Cisim olmayan hakkında ise tartışmalar mevcuttur. Kitabın, gazetenin, derginin içindeki suretler hak kında ve şahsi suretler hakkında bir tartışma mevcuttur. Doğru olan bunlarında hadislerin umumuna dâhil olmasıdır. Çünkü bunlarda bir ressama ihtiyaç duyar ki ressam aletler ile resmi, yerinde sabit kalsın diye banyo ettirir. O da surettir. Onu hazırlayanda şer’an, lügaten ve örfen ressam diye isimlendirilir.

Kim ki: Suret, misal olarak kadının yüzünde güneşin doğmasıdır der ise onun sözü fasittir. Çünkü güneş kadının yüzünde sabit değildir, şart olan ise karşılıklı kalmasıdır. Burada bakan için bir yapıcı yoktur. Burada ki bakan kimseye ressam denmez. Kadının yüzündeki Güneş’te, lügaten, şer’an ve örfen suret diye isimlendirilmez. Güneş ise sayfalarda kalmaya devam ettiği müddetçe surettir. Güneşin ve benzerlerinin sayfaya nakşedilmesi, kadının yüzüne nakşedilmesinden daha sahih ve daha açıktır.

Hasil olan şudur ki: Güneşin suret olması, kadının suret olmasından iki durumda çelişir:

1- Devamlılık, kalıcılık.

2- İşten suretin ortaya çıkması. Fakat bundan bazı hâller için ihtiyaç olan suretler istisna edilir. Allah’u Teâlâ en iyisini bilendir.

el-fevaidü’l mecmua nefsi tezkiye etmenin meşru yolları

BENZER KONULAR:

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

    1
    2023-04-28T11:55:14+03:00

    İslam dini, insan ve hayvan resimlerinin çizilmesi konusunda farklı görüşlere sahip olan farklı mezheplere ve alimlere sahiptir. Ancak genel olarak, insan ve hayvan resimlerinin yapılması ve kullanılması konusunda İslam dininde bazı kısıtlamalar bulunmaktadır.

    Elbiselerde resim veya desenlerin bulunması konusunda da farklı görüşler vardır. Bazı alimlere göre, elbiselerde resim veya desenler bulunması caizdir, ancak bu resimler veya desenler insan veya hayvan figürleri içermemelidir. Diğer bir görüşe göre, elbiselerde resim veya desen bulunması genel olarak uygun değildir, ancak doğal objeler veya soyut şekiller gibi resimler kullanılabilir.

    Bu nedenle, elbisede resim veya desen kullanmak İslam’da ihtilaflı bir konudur.

    En iyi cevap

Cevapla