Selefilik Eşarilik ve maturidilik farkı
Selef, Eş’arilik ve Matüridilik’in kendi aralarında farklı birer görüşü konusunda yardımcı olur musunuz ?? çok acill
Kelamda Eş’ârîyye ve Mâtürîdîyye Arasındaki Farklar maddeler halinde
Selefilik mezhebinde selefiler asla yorum yapmazlar.
Eşari ile maturidi arasındaki afrklılıklar ayrıntılardır ve genelde 12 önemli madde şeklinde bilinir
1. “Mâtürîdî: Vacib varlıkta vücûd, zatın aynıdır.” “Eş’ârî: zat üzerine zaittir.”
2. “Mâtürîdî: Vücûb zat üzerine zait değildir.” “Eş’ârî: Vücûb itibarî bir şeydir.”
3. “Mâtürîdî: Vücûb bizzat hakikatin kendinde gerçekleşmesidir.” “Eş’ârî: Vücûb, zatın vücûdu gerektirmesidir.”
4. “Mâtürîdî: Beka, vücûdun devamıdır, vücûddan ayrı bir sıfat değildir.” “Eş’ârî: Beka, vücûd üzerine zaid bir sıfattır.”
5. “Mâtürîdî: Kudret, irâdeye göre ortaya çıkan ve bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını mümkün kılan ezelî bir sıfattır.” “Eş’ârî: Kudret taalluk ettiği vakit makdûrda tesirli olan bir sıfattır.”
6. “Mâtürîdî: İrâde sıfatında mahabbet yoktur.” “Eş’ârî: İrâde mahabbet ve rızâdır.”
7. “Mâtürîdî: Sem’ ve basar ilim sıfatından başkadır.” “Eş’ârî: Sem’ ve basar ilimle aynıdır.”
8. “Mâtürîdî: Kur’ an, keyfiyetsiz bir şekilde söz olarak Allah’ın sıfatıdır.” “Eş’ârî: Kur’ân tek bir şeydir.”
9. “Mâtürîdî: Kelâm-ı nefsi işitilemez.” “Eş’ârî: İşitilebilir.”
10. “Mâtürîdî: Tekvin Allah’ın sıfatıdır.” “Eş’ârî: Tekvin müstakil bir sıfat değildir, itibarî bir şeydir. Kudret sıfatına racidir”
11. “Mâtürîdî: Eşyanın varlığı “kün”(ol) kelimesine değil, bu kelimenin olmasına bağlıdır.” “Eş’ârî: Eşyanın vücûdu Allah’ın ezeli kelâmına bağlıdır.”
12. “Mâtürîdî: İsim müsemmanm aynıdır.” “Eş’ârî: Aynı değildir.”
13. “Mâtürîdî: Kader, eşyanın ezeldeki takdiri, kaza bu kadere göre eşyanın meydana gelmesidir.” “Eş’ârî: Kaza takdirdir, takdirin meydana çıkmasına kader denir.”
14. “Mâtürîdî: Allah’ın eli, Allah’ın yüzü (yedullah,, vechu1lah)hakdır. Aslı malum, vasfı meçhuldür.” “Eş’ârî: (sonraki Eş’-arîler) Bunlar mecaz ifadelerdir, yed ve vech kudret ve zat demektir.”
15. “Mâtürîdî: Tevfik, kolaylaştırmak ve desteklemektir.” “Eş’ârî: Taat için kudret
yaratmaktır.”
16. “Mâtürîdî: İnsanların güç yetiremediği bir şeye Allah’ın tek1if etmesi mümkün değildir.” “Eş’ârî: Caiz ve mümkündür.”
17. “Mâtürîdî: Allah’ın fiillerinde, zaruret yolu ile değil, lüzum ve lütuf yolu ile hikmet ve illetler vardır.” “Eş’ârî: Allah’ın fiillerinde lüzum yolu ile değil, cevaz yolu ile hikmetler olabilir, fakat olmayabilir de.”
18. “Mâtürîdî: Hikmet, Allah’ın ezelî bir sıfatıdır.” “Eş’ârî: Ezelî bir sıfat değildir.”
19. “Mâtürîdî: Allah’ın va’idin’den, yani tehdidinden dönmesi imkânsızdır.” “Eş’ârî: Allah va’idin’den cayabilir.”
20. “Mâtürîdî: Allah çirkin bir şey yapmaz, zira çirkin bir şeyi yapması çirkin olur. Bu da aklen imkânsızdır. Allah mü’mini ebedi olarak cehennemde yakmaz, kâfiri cennete göndermez.” “Eş’ârî: Allah’ın fiillerinde çirkinlik diye bir şey yoktur. Allah bir peygamberi ebedi olarak cehennemde yaksa, buna karşılık bir kâfiri cennete gönderse dahi çirkin bir iş yapmış olmaz.”
21. “Mâtürîdî: Küfür ve şirkin affedilmesi-şer’an değilde – aklen caizdir.” “Eş’ârî: Aklen de şer’an de caiz değildir.”
22. “Mâtürîdî: Akıl bazı şeylerin güzelliğini ve çirkinliğini (hüsnünü ve kubhunu) idrâk edebilir.” “Eş’ârî: Akıl hiç bir şeyin güzelliğini ve çirkinliğini kavrayamaz.”
23. “Mâtürîdî: Allah’ın var ve bir olduğu (vahiy gelmese bile) aklen farzdır.” “Eş’ârî: Değildir.” Peygamberliğin sesi ve tebliği ulaşmamış olan bir bölge ahalisi, Mâtürîdîlere göre sadece Allah’ın varlığım bilmek ve buna iman etmekle mükelleftirler. Eş’ârîlere göre hiç bir şeyle mükellef ve hiç bir işten mesul değillerdir.
24. “Mâtürîdî: İman tasdik ve ikrardan ibarettir.” “Eş’ârî: îmanın mahiyeti sadece tasdiktir.”
25. “Mâtürîdî: İman ne artar ne de eksilir.” “Eş’ârî: Artar ve eksilir.”
26. “Mâtürîdî: Mukallidin imanı sahihtir.” “Eş’ârî: (Eş’ârîlerin ekseriyeti) değildir.”
27. “Mâtürîdî: Nakli deliller kesinlik ifade eder.” “Eş’ârî: (sonraki Eş’ârîlerin çoğunluğu) Etmez.”
28. “Mâtürîdî: İman mahlûk değildir.” “Eş’ârî: Mahlûktur.”
29. “Mâtürîdî: Şu anda mümin olan kişi müslümandır. Ömrünün sonunda kâfir olursa, küfür üzere ölmüş olur.” “Eş’ârî: İtibar hatimeyedir. Küfür üzere ölen bir kişi daha evvel müslüman bile olsa daima ve ömür boyu kâfir olarak yaşamış sayılır. Mümin için de durum budur.”
30. “Mâtürîdî: Said ve cennetlik bazan cehennemlik, şaki ve cehennemlik de bazan cennetlik olabilir.” “Eş’ârî: Olamaz.”
31. “Mâtürîdî: İnşallah müminim, Allah dilerse müslümanım denemez” (müminim hakken, gerçekten müslümanım, demeli, inşaallah sözü imana şübhe sokar.) “Eş’ârî: Denebilir.”
32. “Mâtürîdî: Peygamberlikte erkeklik şarttır.” Eş’ârî: Değildir.”
33. “Mâtürîdî: Nebi ve resû1ler vefat ettikten sonra da hakikaten nebî ve resuldürler.” “Eş’ârî: Hükmen nebi ve resuldürler.” 34. “Mâtürîdî: İman ile îslâm birdir.” “Eş’ârî: Başka başka şeylerdir.”
35. “Mâtürîdî: İnsan nevinden olan Hz. Musa gibi peygamberler, melek nevinden olan Hz. Cebrail gibi peygamberlerden, melek peygamberler avamdan, avamdan olan salih ve takva sahibi müminler peygamber olmayan meleklerden üstündür.” “Eş’ârî: İnsan peygamberler melek peygamberlerden üstündür ama bunun dışında umum melekler umum insanlardan üstündür.”
36. “Mâtürîdî: Kudret, iki zıd işi yapmak imkânı veren bir sıfattır.” “Eş’ârî: Bir kudretle sadece bir iş yapılır, iki zıd şeyi yapan kudret ayrı ayrı iki kudrettir.”
37. “Mâtürîdî: İnsan fiili esas olarak Allah’ın kudreti ve tekvini iledir, günah ve sevap, kötü ve iyi vasfını kazanması insanın kudreti iledir.” “Eş’ârî: İnsan fiili tek başına Allah’ın kudreti tarafından meydana getirilir. İnsan kudretinin fiilin meydana gelmesinde herhangi bir dahli ve tesiri yoktur.”
38. “Mâtürîdî: İkâ’ saf bir yokluk değildir. Varlıkla yokluk arasında olup hal adını
alır.” “Eş’ârî: İkâ’ saf yokluktur.”
39. “Mâtürîdî: İrtidâd eden mümin sonradan tekrar İslâm’a dönerse, irtidâdla boşa giden amelleri geri gelmez.” “Eş’ârî: Geri gelir. (Habt-i amel).”
40. “Mâtürîdî: Ye ‘s halindeki tevbe makbuldür ama bu durumdaki iman muteber değildir.” “Eş’ârî: Ye’s halindeki tevbe de iman da makbul ve muteber değildir.”
41. “Mâtürîdî: Müteşabih âyetler te ‘vi1 edilemez.” “Eş’ârî: (sonraki Eş’ârîler) Edilebilir.”
42. “Mâtürîdî: Daha üstün biri varken üstün birinin imam ve halife olması caizdir.” “Eş’ârî: Efdal varken mefdûl halife olamaz.”
43. “Mâtürîdî: Kâfir, amel ve ibadetle mükellef değildir. Önce imanla, iman ederse ondan sonra amel ve ibadetle mükellef olur.” “Eş’ârî: Amelle de mükelleftir.”
44. “Mâtürîdî: İ’ctihad konusu olan meselelerde Allah indinde hak ve doğru birdir.” “Eş’ârî: Birden fazladır.”
45. “Mâtürîdî: İki kadir tarafından bir makdûr meydana getirilebilir.” “Eş’ârî: Getirilemez.”
46. “Mâtürîdî: Sebepler ve illetler, tesirli oldukları alanlarda ve yerlerde, kuvvet ve tabiat gibi hakikî müessirdir.” “Eş’ârî: Adî müessirdir.”
47. “Mâtürîdî: Araz için beka yoktur.” “Eş’ârî: Vardır.”
48. “Mâtürîdî: Hüsnü ve kubhu zatî olan iman ve küfür gibi şeylerin neshi caiz değildir.” “Eş’ârî: Caizdir.”
49. “Mâtürîdî: Peygamber gönderilmeden önce bazı hükümlerin bilinmesi mümkündür.” “Eş’ârî: Mümkün değildir.”
50. “Mâtürîdî; Mümaselet, zatî sıfatlardaki iştiraktir.” “Eş’ârî: Mümaselet; bütün sıfatlardaki iştiraktir.”
51. “Mâtürîdî: Rüya ruhun bir nevi müşahedesidir.” “Eş’ârî: Hayal-ı bâtıldır.”
52. “Mâtürîdî: Allah rüyada görülemez.” “Eş’ârî: Görülebilir.”
53. “Mâtürîdî: Kesb azm-ı musamamdır.” “Eş’ârî: İnsan kudretinin makdura iktiranıdır.”
54. “Mâtürîdî: Ezelde ma’duma yani yok olana ilahi hitap taalluk etmez onun için Allah ezelde mütekellim değildir.” “Eş’ârî: Hitab-ı ilâhî ma’dûma taalluk edebilir, Allah ezelde mütekellimdir.”
55. “Mâtürîdî: Sahih nazar, Allah’ın yaratması ve insanın kesbi ile ilim ifade eder.” “Eş’ârî: Sadece Allah’ın yaratması ile nazar-ı sahih ilim ifade eder.”
56. “Mâtürîdî: Tekvin mükevvenin gayrıdır.” “Eş’ârî: Aynıdır.”
57. “Mâtürîdî: Darbın akabinde vaki olan elem, kırma fiilinden sonra hâsıl olan kırılma, insan fiiline müteallik değildir.” “Eş’ârî: Mütealliktir.”
58. “Mâtürîdî: Dağda olan insana Davet gelmese de Allah’ı bilmesi vacib olur.” “Eş’ârî: Vacip değildir.”
59. “Mâtürîdî: Kula Gücünün Yetmeyeceği Şeyleri Teklif caiz değildir.” “Eş’ârî: Caizdir. Ancak gerçekleşmemiştir.”
60. “Mâtürîdî: Mukallidin İmanı tahkike muhtaçtır.” “Eş’ârî: Mukallidin imanı sahihtir.”
61. “Mâtürîdî: İrâde ve Rızada muhabbete müstelzim değildir.” “Eş’ârî: Mustelzimdir”
62. “Mâtürîdî: Kur’ân’ın Bazı Bazısından A’zamdır.” “Eş’ârî: Tümü Azamdır.”
63. “Mâtürîdî: Ef’âl-i İlâhiye hikmet ve illetlerle sudur etmektedir.” “Eş’ârî: Ef’âl-i İlâhiye Hikmet ve illetlere matuf değildir.”
64. “Mâtürîdî: Eşyanın Vücudu İcad iledir.” “Eş’ârî: Halk iledir.”
65. “Mâtürîdî: Bi’setten önce bazı ahkâmın Bilinmesi Caizdir.” “Eş’ârî: Caiz değildir.”
66. “Mâtürîdî: Muti’ye ta’zib caiz değildir.” “Eş’ârî: Caizdir ama ta’zip etmez.”
67. “Mâtürîdî: Peygamberin ölümün den sonra da risalet devam eder.” “Eş’ârî: Risaleti biter. Şeriatı ise devam eder.”
68. “Mâtürîdî: Kaza ve kader irâde-i ezeliyenin gayrıdır.” “Eş’ârî: Gayrı değildir.”
68. “Mâtürîdî: Ölüm ruhun mahlûktan çıkmasıdır. Ruhlar cisim ve cismanî değildir.” Eş’ârî: Cismanidir.”
69 “Mâtürîdî: Arazlar kendiliğinden dönüşebilir.” Eş’ârî: Dönüşemez.”
70. “Mâtürîdî: Fiil ismi ef’ali İlâhi ye, haki kat, ef’ali ibada mecaz yoluyla nisbet edilir.” “Eş’ârî: Hem hakikat hemde mecaz cihetiyle Allah’a aittir.”
71. “Mâtürîdî: İstitaat fiile mukarindir.” “Eş’ârî: Fiilden öncedir.”
72. “Mâtürîdî: Aklın bazı şeriatı bilmede medhali vardır. “Eş’ârî: Nakil olamadan şeriat bilinmez.”
73. “Mâtürîdî: Havass-ı hamsenin biri ile idrak ilim değildir.” “Eş’ârî: İlimdir
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Eşari ve Maturidi ikisi de itikadi mezheplerdendir. Hem Eşari mezhebinde hem de Maturidi mezhebinde bazı farklar vardır. Mesela hem Eşari hem de Maturidi mezheplerine örnek verecek olur isek; “Mâtürîdî: Beka, vücûdun devamıdır, vücûddan ayrı bir sıfat değildir.” “Eş’ârî: Beka, vücûd üzerine zaid bir sıfattır.”
Bir başka örnek daha vermek gerekir ise; “Mâtürîdî: Peygamber gönderilmeden önce bazı hükümlerin bilinmesi mümkündür.” “Eş’ârî: Mümkün değildir.”