Paylaş
Gaziliğin dinimizdeki yeri ve önemi nedir?
Question
Gaziliğin Allah katındaki sevabı nedir?
GAZİLİK
Şehitlik ve gazilik insanın varabileceği en önemli manevi makamlardan biridir. Allah yolunda yaralanıp gazi olmakta, şehitlik gibi yüce mertebelerden biridir.
Din uğruna savaşan, mücahit anlamına gelen gazi, özellikle Türklerde savaşta başarı kazanan kumandanlara, hatta hükümdarlara şeref unvanı olarak kullanılmıştır.[1]
Kuran-ı Kerimde ve Hz. Peygamber’in hadislerinde Allah yolunda savaşanların övülmesi, şehitlik ve gazilik hakkındaki müjde ve haberleri sebebiyle Türk kültüründe, “ölürsem şehit, kalırsam gazi” tabiri ortaya çıkmıştır. Yüce Ecdadımız hiçbir zaman esaret altına düşmemiş bu uğurda ölümü şehitlik, kalmayı ise gazilik saymıştır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de bu hususta şöyle buyrulmaktadır.” De ki: Bize iki iyilikten, gazilik ve şehitlikten başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz”[2] Sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde gazilik unvanını almış insanlara şu müjdeyi vermektedir. “Allah yolunda yaralanan bir kimse, kıyamet gününde yarasından kan akarak Allah’ın huzuruna gelir. Renk, kan rengi, koku ise misk kokusudur.”[[3]]
Atalarımız bu övgü ve müjdeye mazhar olmak için kendilerine düşen bütün vazifeleri layıkıyla yerine getirmişler, bu topraklara namahrem elini değdirmektense ölmeyi şeref sayarak şehitliğe sevinçle uçmuşlardır. Ayrıca şu husus unutulmamalıdır ki, vatan sevgisi imandandır. Kurtuluş Savaşında milletimizin göstermiş olduğu tek vücut mücadele, dünyaya bu topraklara namahrem eli değmeyecek olmasının en önemli işaretidir. Ülkemizi işgal altına almak isteyen düşman orduları, ölmeyi şehitlik kalmayı gazilik sayan Müslüman Türk Milleti tarafından hüsrana uğratılmıştır.
Bugün, vatanımızı muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak için bize düşen vazifeleri en güzel şekilde yerine getirmeliyiz. Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşımızda dile getirdiği üzere, Cennet Vatanımızı korumak hepimizin en başta gelen sorumluluğudur.
Unutmayalım ki aziz vatanımızda can, mal ve namusumuzdan emin olarak bağımsız bir hayat yaşıyorsak, bunu tüm şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz.
Yakınlarımızda halen sağ olan ve geçmişe varlıklarıyla tanıklık eden gazilerimizi ziyaret edelim, minnet ve şükran duygularımızı bizzat iletelim, varsa ihtiyaçlarını karşılama yoluna gidelim.
Bu duygularla bütün şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize ise minnet ve şükran duygularıyla nice uzun ömürler diliyoruz.
—————–
[1] Dini Kavramlar Sözlüğü DİB Yayınları
[2] Tevbe, 9/52
[3] Buhari Cihad
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
İslam’da gazi olmanın veya askerlik yapmanın yeri ve önemi, adaleti savunmak, masumları korumak, barışı korumak gibi daha geniş ilkeler bağlamında anlaşılabilmektedir. İslam barışı teşvik ederken ve çatışmaları çözmenin barışçıl yollarını teşvik ederken, aynı zamanda belirli durumlarda nefsi müdafaa ve başkalarını savunma ihtiyacını da kabul eder. İslam’da gazi olmakla ilgili bazı önemli hususlar şunlardır:
Savunma ve Koruma: İslam, kişinin kendisini, ailesini, toplumunu ve genel olarak toplumu saldırı ve adaletsizlikten koruma hakkını ve görevini kabul eder. Müslümanlar kendilerini ve başkalarını baskı, zorbalık ve saldırı eylemlerine karşı savunmaya teşvik edilir. Bu, orduda hizmet vermeyi veya gerektiğinde diğer koruyucu önlemler almayı içerebilir.
Cihat: İslam’da cihat kavramı, kendini geliştirme, iyiliği yayma ve zulme karşı savunma gibi çeşitli şekillerde çaba göstermeyi veya çaba göstermeyi ifade eder. Cihat, tüm barışçıl çözüm yolları tükendiğinde, nefsi müdafaa veya başkalarını savunmak için askeri eylemi içerebilir. Bununla birlikte, Cihad’ın saldırganlığı veya şiddeti teşvik etmediğini, bunun yerine adaleti tesis etmeyi ve barışı korumayı amaçladığına dikkat etmek önemlidir.
Cesaret ve Fedakarlık: Orduda hizmet etmek, İslam’da bir yiğitlik ve fedakarlık eylemi olarak görülebilir. Başkalarını korumak ve adaleti sağlamak için hayatlarını riske atan ve kişisel fedakarlıklar yapanlara onur ve saygı gösterilir. Bir gazi olarak hizmet etme eylemi, özveri, cesaret ve daha büyük bir iyiliğe hizmet etme ilkeleriyle uyumlu asil bir çaba olarak görülebilir.
Ahlak ve Davranış: İslam, çatışma zamanlarında bile etik davranışa büyük önem verir. Müslüman gazilerin adalet, hakkaniyet ve angajman etik kurallarına bağlı kalmaları beklenir. İslam, masum sivillerin hedef alınmasını, aşırı güç kullanımını ve insan haklarını veya uluslararası savaş yasalarını ihlal eden her türlü eylemi yasaklar.
Merhamet ve Merhamet: İslam, savaşa veya askerlik hizmetine girerken, merhamet ve şefkat duygusunu sürdürmenin önemini vurgular. Müslümanlar hem savaşçılara hem de savaşmayanlara karşı nezaket, şefkat ve saygı göstermeye teşvik edilir. İslami öğretiler, insan yaşamının korunmasına ve gereksiz zararlardan kaçınılmasına vurgu yapar.
Bu ilkelerin yorumlanması ve uygulanmasının alimler ve bireyler arasında değişebileceğini ve bunların İslami öğretilerin daha geniş çerçevesi içinde anlaşılması gerektiğini belirtmek önemlidir. Nihayetinde gazi olmak veya askerlik yapmak, adalet, meşru müdafaa, masumları koruma ve barışı koruma ilkeleri rehberliğinde İslam’da asil ve şerefli bir uğraş olarak kabul edilebilir.