Geçmiş günahlar için tövbe etmek
Gecmişte işlenen bi günah için pişman olup tövbe edilse kabul Olur mu.
Cevap:
Samimi olan her günahkarın tövbesi kabul olur
TEVBE GÜNAHLARDAN ARINMAKTIR.
Allahu Teala bizlere son peygamber Hz. Muhammed (SAV)’ i ve son Kitap olarak da Kur’an-ı Kerimi göndererek, yer yüzünde sahipsiz kendi başımıza bırakmamış, hayırlı ve kötü işleri bildirerek, iyilik yapanların sevap, kötülük yapanların ise günah kazanacağını bildirmiştir. Buna karşılık yaptıklarımızdan sorumlu olacağımızı; iyilikleri ödülle, kötülükleri ise ceza ile karşılayacağını beyan etmiştir. Bunun yanında günah işleyen kullarına, tevbe ve bağışlanma imkanı da vermiştir.
Tevbe; kulun işlediği bir günahtan pişmanlık duyup, bir daha işlemeyeceğine dair yüce yaratıcıya söz vermesi ve O’ndan af dilemesidir. Af dileme isteği, kulun hatalarından dolayı vicdanında duyduğu rahatsızlıktan ortaya çıkar. Günahlar, Allah’ın rızası ile kul arasında bir perdedir. Bu perdenin ortadan kalkması, kişinin yapacağı tevbeye bağlıdır. Sevgili peygamberimiz (sav), kulların günah işleme ve tövbe etmeleriyle ilgili olarak şöyle buyurmuştur. “ Tevbe eden kimse günah işlememiş gibidir, her insan günah işleyebilir. Günah işleyenlerin en hayırlıları ise tövbe edenlerdir”[1].
Tevbe bütün mü’minlere emir ve tavsiye edilen bir lutuftur. Çünkü kullar, Allah’ın kendilerini mükellef kıldığı her hususu, ne kadar gayret etseler de gereği gibi yerine getiremeyip hata yapabilirler.
Bunun için yüce Rabbimiz:Ey müminler hepiniz Allah’a tövbe edin ki kurtuluşa eresiniz”[2] buyurmuştur. Sevgili peygamberimiz de, kulların tövbe etmesinden Allah Teâlâ’nın hoşnut olacağını şu şekilde dile getirmiştir: “Kulunun tövbesinden dolayı Allah Teâlâ’nın sevinci, sizden birinizin ıssız çölde devesini kaybedip de bulduğu andaki sevincinden daha fazladır”[3].
Tevbenin Allah katında makbul olması için; içten gelerek, tam bir ihlasla yapılması gerekir. Bu da kalp ile pişman olup bu pişmanlıktan dönmemek, dil ile istiğfar etmek, fiilen de günahı terk etmekle mümkün olur. Bunun yanında, kul ve kamu hakkı içeren konularda tevbenin kabul edilebilmesi için öncelikle hak sahiplerinin hakkını vermek ya da onlarla helâlleşmek gerekir. İşte böyle bir tevbe Kur’an’ da içtenlikle yapılan tevbe olarak ifade edilmiş ve şöyle buyrulmuştur: “Ey iman edenler Allah’a içtenlikle tövbe edin.”[..4].
Şûrâ Süresi 25. ayetin meâli ile bitiriyorum: “Allah, kullarından tövbeyi kabul eden, kötülükleri bağışlayan ve yaptıklarınızı bilendir”[5].
_____________________
[1]İbn Mâce, Zühd, 30
[2]Nûr, 31
[3]BuhârÎ, Deâvât, 4.
[4]Tahrîm, 8.
[5]Şûrâ, 25.
Cevapla