Hadislere karşı müslümanın tavrı nasıl olmalı
Hadislere karşı müslümanın tavrı nasıl olmalı
Selamun aleyküm, ben Allahın indirdiği yüce kitabımızdaki tüm ayetlere ve peygamber efendimizin hadislerine tam olarak inanıyorum.bir gün kuzenimle konuşurken (uydurma hadisler hakkında)
bana şu hadisi gösterdi: ALLAH,ahirette peygamberlere kimliğini kanıtlamak için bacağını açıp baldırını gösterir. ben ilk başta bu hadiste Allah’a haşa insani özellikler veriliyor diye uydurma olduğu kanaatine vardım.ama sonra öğrendim ki burada hakikatın ortaya çıkması anlamına gelen mecazı bir anlam varmış.baldırı açmaktan kasıt buymuş.bu yüzden tövbe ettim.bu hadisede sahih olarak inandım “Bir şeyde (uğursuzluk) olsaydı, bu atta, kadında, meskende olurdu
bir de bu ayeti de atta kadında meskende uğursuzluk vardır diye anlayınca uydurma kanaatine vardım.fakat sonra yine öğrendim ki bu ayet tam tersi ‘olsaydı’ diyerek araplaardaki uğursuzluk inancına karşı çıkıyormuş.bunu anlayınca yine tövbe ettim ve sahih olduğuna hadise inandım.ben kendimi bir mümin olarak görüyorum elhamdülillah. ALLAH muhafaza ben küfre sapıp dinden çıkmamışımdır amellerim boşa gitmemiştir di mi. artık bu konu ben de vesvese halini aldı.durmadan aklıma geliyor ve imanın gitti vesvesi oluyor.lütfen yardım edin
Ve aleykumusselam ve rahmetullah
Hakikati görmekle çok sevindim Allah sana hayır dilemiş ki bir an önce hatamdan vazgeçmişsin Allah sana tövbe nasip etmiş şükret şükür secdesine gitmeye Şükür namazı kıl
Amelin boşa gitmedi asla böyle düşünme.
Sevgili kardeşim. Sana ve herkese tavsiyem iyi bir dini eğitim almadan asla derin ilim gerektiren konulara girmeyin.
Hadis ilmi nedir bu işin usulü nedir hadis ilimleri okumadan bu konular bilinmez. Maalesef bir hadis düşmanlığı almış başını gidiyor..
Örneğin Arapça dili olmayan hiçbir dini eğitim almamış hadisler hakkında hiçbir bilgisi olmayan hadis usulü okumamış biri kalkıp muhaddisleri ve hadisleri eleştirmesi cahilliktir başka bir şey değildir.
Üniversitede okuyan bir genç yanıma geldi bir hadis sordu dedim ki buhari’de geçiyor sanki bir hadistir. öğrenci kardeşimiz dedi ki olsun dedi buharide geçmesi kesin peygamber sözü olduğu anlamına gelmiyor. Peki dedim senden bir isteğim var sonra yine görüşelim. Ona buharinin hayatını okumasını tavsiye ettim.
2 gün geldi çok özür diledi ben de kendimi bilmem zannediyordum dedi tövbe istiğfar etti.
Ona demiştim Buhari hadisleri konusunda İslam alimleri ittifak etmişlerdir 1000 senedir islam alimleri tereddütsüz buhari’yi kur’an’dan sonra ikinci kaynak olarak kabul ediyorlar.
Daha bu halinin hayatında sarf ettiği çabanın bir gününü bile çaba sarf etmeyen insanlar onu eleştirir ve elinin tersiyle bütün hadislerini kabul etmezler reddederler bu sadece ahmaklıktır cahilliktir
ALLAH razı olsun hocam.cevabınız için.içime su serptiniz.dinden çıkmadığıma göre hala elhamdüllilah mümin olduğuma küfre girmediğime göre kelime_i şehadet getirmem gerekmiyor de mi ?
(ben ne olur ne olmaz diye getirmiştim tövbe ettikten sonra ama) size sormak istedim yinede.siz daha bilgilisiniz.saat de geç oldu kusura bakmayın lütfen.sonuçta böyle bir şeyi yanlış anladığımdan dolayı söyleyip sonra istiğfar etmiştim.küfre girmiş olmuyorum di mi ?
Answer ( 1 )
İslam’da hadislere karşı bir Müslüman’ın tutumu, saygı ve itaat esasına dayanır. Hadisler, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) tarafından söylenen veya onaylanan sözler, davranışlar ve onun sünneti üzerine kaydedilen öğretilerdir. İslam’ın temel kaynakları olan Kuran-ı Kerim’in yanı sıra, sahih hadisler İslam’ın anlaşılmasında ve yaşanmasında önemli bir role sahiptir.
Bir Müslüman, hadislere karşı şu tavırları benimsemelidir:
Sonuç olarak, bir Müslüman hadislere karşı saygılı ve itaatkâr olmalı, güvenilir hadisleri öğrenmeli ve uygulamaya çalışmalıdır. Hadisler, İslam’ın yaşanmasında rehberlik eden önemli bir kaynaktır ve Peygamber Efendimiz’in sünneti ile birlikte Müslümanların güvenle başvurduğu kaynaklardan biridir.