Paylaş
Hayat iman ve cihad ne demek
Question
İman Ve Cihad
SORU: Cihad ve zaferde imanın tesiri nedir?
CEVAP: Hayat cihadın cihat da hayatın kendisidir. Çünkü İslâm müntesiplerine devamlı bir şekilde cihad etmelerini ve cihat üzerinde olmalarını emretmiştir. Yine İslâm müntesiplerine, düşmanlarıyla karşı karşıya gelmeden önce cihada hazır olmalarını emretmiştir. Aziz ve celil olan Allah şöyle buyuruyor:
Düşmana karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet hazırlayın Tedbirinizi alın
Ve yine düşmanla karşılaşıldığında sebat etmeyi emretmiştir:
Allah kendi yolunda kuvvetlenmiş bir yapı gibi saf bağlayarak savaşanları sever.
Gerek hafif, gerek ağırlıklı olarak savaşa çıkın mallarınızla ve canlarınızla Allah yolunda cihad edin! (Tevbe/41)
Müslümanlar savaştan sonra da cihad ile emrolunmuşlardır. Peygamberimiz bir savaştan dönünce şöyle söylemiştir:
“Biz küçük cihad’dan büyük cihad’a dönüyoruz.” “Büyük cihad nedir ya Rasûlullah!” dediklerinde ‘Nefisle cihad etmektir’ cevabım vermiştir.
Bundan da anlaşılıyor ki cihad sadece silahı alıp harp meydanına gitmek değildir. Çünkü savaş meydanına girmeden önce ona hazır olmak, sonra da tedbirli olmak gerekiyor. Bilhassa hak ve adalet üzerinde kaim olan müslümanlar buna çok muhtaçtırlar. Cihad kavramı o kadar geniştir ki insan nefsinin bütün duygularını, şiarlarını ve maneviyatını kapsar. Malı da içine alır. Çünkü silah ancak malla alınabilir. Cihad dili de kapsar, çünkü güzel kelimeler ve konuşma onunla yapılır. Bu da bir cihaddır.
Rasûlullah’tan (s.a) rivayet edildiğine göre, mü’minlerin kâfirlerle, nefisleriyle. mallarıyla ve dilleriyle cihad etmeleri gerekmektedir. Bu hadisin birçok versiyonu mevcuttur. Bunların en meşhuru şöyledir:
Kâfirlerle canlarınızla, mallarınızla ve dillerinizle cihad ediniz.
Bana öyle geliyor ki hadiste sözkonusu edilen canla cihad, sadece canını Allah yolunda vermek değildir. Buradaki canla cihattan maksat, nefsi temizleyip ıslah etmek, onu hayır, fazilet, iman ve yakin ile silahlandırmaktır.
Nitekim malla, dille ve kılıçla cihad etmek Allah’ın vaadine iman eden ve hak üzerinde sabit olan insanlara birer destektir. Kur’an cihattan bahsederken başında, ortasında ya da sonunda mutlaka imanı da zikreder. Allah şöyle buyuruyor:
Allah iman edenleri korur, şu da muhakkak ki, Allah hain ve nankör olan herkesi sevgisinden mahrum eder. (Hac/38)
Allah burada korumasını kişinin imanına bağlı kılmış. Yani ancak inananlar, ilahi korumaya müstahaktırlar. Kur’an’da Allah’ın büyük vaadinden bahsederken şöyle Duyuruluyor:
Allah mü’minlerden, mallarını ve canlarını, kendilerine (verilecek) cennet karşılığında satın almıştır. (Tevbe/111)
Burada iman sıfatı belli bir kalıba konulmuştur. Kur’an imanın tezahürlerini diğer bir ayette şöyle bildiriyor:
(Bu alış verişi yapanlar) tevbe edenler, ibadet edenler, hamdeden-ler, oruç tutanlar, rüku edenler, secde edenler, iyiliği emredip kötülükten alıkoyanlar ve Allah’ın sınırlarını koruyanlardır. O mü’minleri müjdele. (Tevbe/112)
Burada cihad hadisesi imanla başlamış ve imanla bitmiştir.
İmanın cevheri tek bir inançtır. Biz o inancı kalbimize ve kafamıza mücahitlerin ve savunmacıların ve harbe iştirak edenlerin kalplerine yerleştirebilirsek, kesinlikle zaferi kazanırız. Düşman ne kadar güç ve silah sahibi olursa olsun zafer bizim olacaktır. İnsan hayatın iki merhaleden ibaret olduğunu, birinci merhalenin (dünya hayatının) gecici olduğunu, bu nedenle de ona acil hayat denildiğini, ikinci merhale olan ahiret hayatının ise, daimi ve baki olduğunu asla unutmamalıdır. Mü’min bu hayatı verirse mukabilinde emniyet ve nimetler içinde bir hayat kazanacaktır. Bu devamlı olan hayat için bir bedel lazımdır. Mücahid, eğer kazanırsam ve zaferle dönersem Allah yolunda gazi; harp meydanında ölürsem devamlı olan cennet nimetlerine mazhar olacağım inancıyla savaş meydanına çıkarsa o zaman muzaffer olur.
Bu inancın kalbimizde yerleşmesi için bize bir terbiye lazımdır. Devamlı bir şekilde Allah’la, Allah’ın kitabıyla, Rasûlullah’ın sünnetiy-le ve bizden önce geçen salih seleflerimizle irtibat halinde olmamız gerekir. Harpten önce nefisle olan cihadımız bu inancın tahakkukuna yardımcı olduğundan mücahit böyle yaşar. Savaş meydanında da bu sadakatini tescil eder ve ebediliği kazanır. Allah gerçeği söyler ve doğru yola iletir.
Benzeri konular:
Answer ( 1 )
Hayat; iman ve cihaddır. Yani hayat ile şman ve cihad iç içedir. Bunları ayrı ayrı düşünmek imkansız gibi bir şeydir. Malla, dille ve kılıçla cihad etmek Allah’ın vaadine iman eden ve hak üzerinde sabit olan insanlara birer destektir. Kur’an cihattan bahsederken başında, ortasında ya da sonunda mutlaka imanı da zikreder. Allah şöyle buyuruyor:
Allah iman edenleri korur, şu da muhakkak ki, Allah hain ve nankör olan herkesi sevgisinden mahrum eder. (Hac/38)