Paylaş
Hicret Nedir? Kısaca
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Hicret nedir ? Kısa Bilgiler
Bu cumartesi günü Peygamberimiz (s.a.v.)’in Mekke’den Medine’ye Hicretinin 1433. yılını idrak edeceğiz. Hicret kelime olarak: Bir yerden başka bir yere gitmek anlamında olup, ıstılahi anlamda ise: Peygamber Efendimizin baba ocağı olan Mekke’den Medine’ye göç etmesine denir. Tarihe baktığımız zaman bireylerin ve toplumların zaman zaman farklı nedenlerden dolayı yaşadıkları evlerini, yurtlarını terk edip başka yerlere göç etmek zorunda kaldıklarına şahit olmaktayız. Hak ve batıl mücadelesinin tarihi, bu tür örneklerle doludur.
Hicret, özellikle peygamberler ve onlara iman edenlerin hayatlarının bir parçası olmuştur. Zira Hicret, bir peygamber için olduğu kadar Peygambere ve peygamberin getirdiklerine sadakatin en büyük göstergelerinden biri olmuştur. Allah Resulü ve onun güzide arkadaşları bu imtihanı başarı ile vermişler ve sırf inançları sebebiyle Mekkeli müşriklerin dayanılmaz işkenceleri karşısında imanlarından vazgeçmektense doğup büyüdükleri memleketlerinden, evlerinden, barklarından vazgeçmişlerdir. Hz. Peygamber ve Muhacirler korkaklıkları sebebiyle hicret etmemişlerdir, onlar izzet ve şerefi yurtlarında müşrik olarak yaşamakta değil, iman sahibi olarak gurbette yaşamada i’lay-ı kelimetillah için Allah’ın izni ile hicret etmişlerdir. Muhacirler Hicret etmekle Ensâr ise muhacirlere evini ve gönlünü açıp bağrına basmakla Allah’ın takdirine ve rızasına mazhar olmuşlardır. İşte buna işaret eden Kur’an’ı Kerimde Cenab-ı Hak şöyle buyurmaktadır: “İman edip de Allah yolunda hicret ve cihad edenler, (muhacirleri) barındıran ve yardım edenler var ya, işte gerçek müminler onlardır. Onlar için mağfiret ve bol rızık vardır.”[i]
Hicret, İslam tarihinde bir dönüm noktasıdır. Zira bunun akabinde tarih değişmiştir. Öyle ki dünya müminlerin sadakatine, bir birine kenetlenmesine, Bedir’de, Uhud’da, Hendek’te Allah’ın inayetine, zulmün ve zalimlerin mağlubiyetine bir kez daha şahit olmuştur. Bizler de Allah rızasını gözettiğimiz, mümin kardeşlerimize kucak açıp bağrımıza bastığımız, birlik ve beraberlik içersinde olduğumuz müddetçe Allah’ın inayetine ve rızasına mazhar olacağımız şüphesizdir.
1433 sene sonra Muhacir ve Ensar’ı yâd eden, onlara hasret duyan, Muhacirlerle beraber Mekke’den Medine’ye Hicret etme arzusunda bulunan biz ehl-i iman için günlük hayatımızda Hicretin; günahlardan sevaplara, kötülüklerden iyiliklere, isyandan itaate yönelmek olduğunu Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle ifade etmektedir: “Hakiki hicret, hataları ve günahları terk etmektir.”[ii] “Gerçek Muhacir, Allah’ın yasakladığı şeylerden kaçan, onları terk eden kimsedir.”[iii]
[i] El-Enfâl, 8/74
[ii] İbn-i Mace, Fiten, 2
[iii] Buhari, İman, 4
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Hicret olarak da yazılan Hicret, kelimenin tam anlamıyla “göç” veya “göç” anlamına gelen Arapça bir terimdir. İslam tarihinde Hicret, Hz. Muhammed’in (sav) MS 622 yılında Mekke şehrinden Medine şehrine hicretini ifade eder.
Hicret, İslami takvimin başlangıcını ve Medine’de ilk Müslüman topluluğun kurulmasını işaret ettiği için İslam tarihinde önemli bir olaydır. Göç, Mekke’deki ilk Müslümanların maruz kaldığı zulüm ve muhalefet nedeniyle gerçekleşti.
Hicret, İslam’ın yayılmasında ve yerleşmesinde bir dönüm noktasını temsil etmesi nedeniyle Müslümanlar için büyük önem taşımaktadır. Sıkıntı karşısında ilk Müslümanların direncini, azmini ve bağlılığını sembolize eder. Medine’ye göç, Müslümanların dinlerini özgürce yaşayabilecekleri ve İslam’ın mesajını yayabilecekleri barışçıl ve uyumlu bir toplum kurmalarına olanak sağladı.
İslami takvim, ay takvimi olarak bilinen Hicret yılı ile başlar ve dünyadaki Müslümanlar tarafından dini törenleri ve olayları işaretlemek için yaygın olarak kullanılır.
Hicret, tarihsel öneminin yanı sıra, Müslümanlara doğruluk için çabalamaları, büyüme ve gelişme fırsatları aramaları ve iman uğruna fedakarlıklar yapmaya istekli olmaları için manevi ve sembolik bir hatırlatma görevi görür. Hicret, İslami ilkeleri ve değerleri uygulamak ve desteklemek için elverişli bir ortam aramanın önemini örneklemektedir.