Hz Davud’a hangi kitap verilmiştir?

Question

Zebur Nedir Ve Hangi Peygambere İndirilmiştir?

Hz Davuda hangi kitap verilmistir

HZ. DAVUD’A ZEBÜR VERİLMİŞTİR

وَرَبُّكَ أَعْلَمُ بِمَنْ فِي السَّمَوَاتِ وَالْأَرْضِ وَلَقَدْ فَضَّلْنَا بَعْضَ النَّبِيِّنَ عَلَى بَعْضٍ وَأَتَيْنَا دَاوُدَ زَبُورًا (٥۰)

“Göklerde ve yerde olanları en iyi bilen senin Rabbindir. Doğrusu biz peygamberlerin kimini kiminden üstün kıldık; Davud’a da Zebur’u verdik.”

(İsrå 17/55)

Zebur, Hz. Davud’a verilen kitabın adıdır. Nitekim Araplar arasında “Davud’un Zebur’u” tabiri kullanılmıştır. Diğer milletler arasında da onun kitabı bu isimle meşhur olmuştur. Kur’an’da geçen “Davud’a Zebur’u verdik.” ifadesi, “Biz Davud’a Zebur diye adlandırılan kitabı verdik.” anlamına gelmektedir. Ayetteki “verdik” ifadesi müfessirler tarafından “vahyettik” anlamında yorumlanmıştır.

Tefsir kaynaklarında anlatıldığına göre, Zebur bir hikmet ve öğüt kitabıdır. Helal, haram, farz, ahkam ve cezaları içermez. Zebur’da Allah’a yapılan tesbihat, hamd, övgü, dua ve şükür ifadeleri yer alır. Hz. Davud, İsrailoğullarından bir peygamber olarak, kendisinden önce gelen Hz. Musa’nın şeriatine tabi olmuş ve Tevrat’ın hükümlerini sürdürmüştür. Güzel sesiyle bilinen Hz. Davud, mabede girdiğinde Zebur okuyarak nasihat verir, vaaz ederdi. Zebur’u okumaya başladığında onun güzel sesini işitenler Hz. Davud’un yanına gelirdi. Hatta cinler, kuşlar ve hayvanlar bile dinlemek için çevresine toplanırdı. Hz. Davud, mabette etkili bir sesle Zebur okur, insanlara öğütler verirdi. Düşmanlarına karşı Allah’tan yardım ister, onlara karşı galip gelmek için dualar ederdi.”

Kur’an-ı Kerîm’de Zebur’un geçtiği ayetlerin nüzul ortamına bakıldığında, bu ayetlerin hem Müşriklere hem de Yahudilere bir cevap niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Mekke’nin kibirli Müşrikleri kendi içlerinden çıkmış yetim birinin peygamber olmasını kabul edemiyorlardı. Nihayetinde amcası Ebu Tälib’in eline kalan Allah’ın Elçisi’nin çevresi de daha çok Suheyb, Bilål ve Habbab gibi genç ve garip Müslümanlar ile çevriliydi. Zengin ve itibar sahibi Müşrikler onu peygamberliğe layık görmüyorlardı. Oysa Yüce Allah, Hz. Peygamber’i teselli ederek, göklerde ve yerde olanları en iyi şekilde bildiğini belirtir. O, peygamberlerin de kimini farklı özellikleriyle diğerlerinden daha üstün kılmıştır. Rabbimiz Hz. İbrahim’i dost edinmiş, Hz. Musa’yla konuşmuş, Hz. İsa’yı topraktan yarattığı Adem (as) gibi kulu ve elçisi olarak babasız dünyaya getirmiş, Hz. Süleyman’a kimseye vermediği bir mülk vermiş, Hz. Davud’a içinde dualar bulunan Zebur’u indirmiştir. Hz. Muhammed’i (sas) de temiz kılmış ve bütün insanlara peygamber olarak göndermiştir.

Mekke’de inen başka bir ayette, “Andolsun zikirden sonra Zebur’da da, Yeryüzü iyi kullarıma kalacaktır’ diye yazmıştık. “10 buyurulmaktadır. Ayette kastedilen kulların, Hz. Muhammed (sas) ve ümmeti olduğu ifade edilmiştir. Burada özellikle Zebur’un anılmasının sebebi ise Zebur’da Hz. Muhammed’in (sas) son peygamber, ümmetinin de en hayırlı ümmet olarak nitelendirilmiş olmasıdır. “Zebur’da da yazmıştık” ifadesinde geçen “Zebur” kelimesi “Davud’a verilen Zebur olarak yorumlandığı gibi,” Tevrat ve İncil dâhil Allah’ın, peygamberlerine indirdiği bütün kitaplar olarak da anlaşılmıştır. Ayette geçen zikr ifadesine ise çoğunlukla “Levh-i Mahfuz”, “Ümmü’l-Kitab” veya “Tevrat” anlamı verilmiştir. Esasen Yüce Allah tarafından peygamberlere indirilmiş olan her kitap zikirdir.” Åyette “iyi kulların” yerleşeceği mekan olduğu belirtilen arz kelimesi “yer, ülke, yeryüzü gibi anlamlara gelmekte olup bu kelime için de farklı açıklamalar yapılmıştır. Bir görüşe göre, arzdan maksat, bütün inanan kulların sonunda yerleşeceği cennettir. Diğer bir görüşe göre, söz konusu arz dünyadadır ve ayet, ya İsrailoğullarının kendilerine vadedilen topraklara yerleşmesinden ya da Peygamberimize inanan Müminlerin, daha önce Müşriklerin yaşadığı toprakları mesken tutmasından bahsetmektedir. Diğer taraftan, ayette Zebur’da yazıldığı belirtilen, “Yeryüzü iyi kullarıma kalacaktır.” ifadesinin benzeri, bugünkü haliyle Kitab-ı Mukaddes’te, Davud’a nispet edilen Mezmurlar bölümünde yer almaktadır: “Salihler yeryüzünü miras alacak ve orada sonsuza kadar yaşayacak.”

Mekke’deki Müşrikler gibi, hicret sonrasında Medine’de de Yahudiler, Peygamberimize ve getirdiği hidayet çağrısına çeşitli bahaneler ileri sürerek karşı çıkıyorlardı. Medine’de bulunan Yahudilerin ileri sürdüğü asılsız iddialardan biri şuydu: “Musa’dan sonra bir peygamber ve Tevrat’tan sonra da bir kitap gelmeyecektir.” Kur’an ise bu asılsız iddiaya şöyle cevap veriyordu: “Biz Nuh’a ve ondan sonra gelen peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik. İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Ya’kub’a, torunlara, İsa’ya, Eyyub’a, Yunus’a, Harun’a ve Süleyman’a da vahyettik. Davud’a ise Zebur’u verdik.” Davud (as) Hz. Musa’dan sonra gelmişti ve dolayısıyla Zebur da Hz. Musa’ya vahyedilen Tevrat’tan sonra, Hz. Davud’a indirilmiş bir ilahî kitap idi. İşte ayet “Davud’a da Zebur’u verdik.” derken bu gerçeği adeta onların yüzüne çarpıyordu.” Hz. Musa’ya Tevrat, Hz. Davud’a Zebur, Hz. İsa’ya İncil verildiği gibi, Hz. Muhammed’e (sas) de Kur’an verilmişti. İnsanlığa gönderilen son kitap Kur’an kendisinden önce inen Tevrat, Zebur ve İncil’i vahiy olarak tasdik ve teyit eder. Her Müslümanın da diğer ilahî kitapların vahiy olduğuna bir iman esası olarak inanması gerekir. Elbette bu iman, geçmiş kutsal kitapların tahrif edilmemiş yani Allah’tan geldiği şekliyle muhafaza edilmiş özgün hålleri için söz konusudur. Zebur, Hz. Davud’a indirilmiş ilahî bir kitap olup, Allah’a hamd ve sena, dua ve tesbihat, insanlar için öğüt ve nasihatler ihtiva eder. Zira Hz. Davud, helal ve haramlar, hüküm ve cezalar konusunda Hz. Musa’nın şeriatini izlediğinden Tevrat’ın hükümlerine uymuştur.

Yunus Peygamberin Duası Arapça

BENZER KONULAR:

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

    1
    2024-11-16T19:56:24+03:00

    Hz. Davud’a (a.s.) indirilen kutsal kitap Zeburdur. Zebur, İslam inancına göre Allah tarafından Hz. Davud’a vahyedilmiş olan ilahî bir kitaptır ve dört büyük semavî kitaptan biridir.

    Zebur Nedir?

    • Zebur, Allah’ın Hz. Davud’a vahyettiği kutsal kitaptır.
    • “Zebur” kelimesi, Arapçada “kitap”, “yazılı belge” anlamlarına gelir.
    • Kur’an-ı Kerim’de de Zebur’dan bahsedilir:
      • “Andolsun, Zikir’den sonra Zebur’da da, ‘Yeryüzüne salih kullarım mirasçı olacaktır’ diye yazmıştık.” (Enbiya Suresi, 105. Ayet)
    • İslam’a göre Zebur, Allah’a övgü, hikmetli sözler ve dualar içeren bir kitaptır. Bu kitap, Hz. Davud’un güzel sesiyle okumasıyla meşhur olmuştur.

    Zebur’un Özellikleri

    1. İçerik: Zebur, genellikle öğütler, hikmetli sözler, Allah’a övgüler ve dua niteliğindeki bölümlerden oluşur.
    2. Hükümler: Zebur, Tevrat’ın bir tamamlayıcısı niteliğindedir ve Tevrat’ın hükümlerini değiştirmemiştir. Daha çok manevi öğütler ve ibadetlere yöneliktir.
    3. Okunması: Hz. Davud (a.s.), güzel sesiyle Zebur’u okur, bu sırada kuşlar ve dağlar da onunla birlikte Allah’ı tesbih ederdi.

    Hz. Davud ve Zebur’un Önemi

    • Hz. Davud (a.s.), Kur’an’da büyük bir peygamber olarak zikredilir ve ona “hikmet” (bilgelik) verildiği belirtilir:
      • “Biz Davud’a katımızdan bir üstünlük verdik…” (Sad Suresi, 17-20. Ayetler)
    • Hz. Davud, aynı zamanda güçlü bir hükümdar ve savaşçı bir peygamberdir. Onun hükümdarlığı, adaleti ve ibadet hayatı İslam’da örnek alınan vasıflardır.

    Zebur’un Diğer Dinlerdeki Yeri

    • Hristiyanlık ve Yahudilikte, Zebur’un karşılığı Mezmurlar (Psalms) olarak bilinir. Bu kitap, Eski Ahit’in bir parçasıdır ve genellikle Hz. Davud’a atfedilen ilahiler ve dualar içerir.

    Zebur, insanlara Allah’a yönelmeyi, ibadet etmeyi ve O’nu yüceltmeyi öğreten bir kitaptır ve İslam’a göre kutsal kitaplar zincirinin önemli bir halkasıdır.

    En iyi cevap

Cevapla