Hz Muhammed’in vefatı

Question

Hz Muhammed’in ölümü kısaca

Peygamber Efendimiz s.a.v. Vefati

Cenab-ı Hakkı’ın övdüğü, övüp de yarattığı, Hâtemü’l Enbiya ve Habibi Kibriya kıldığı Hz. Muhammed (s.a.v.) “Herkes ölümü tadacaktır. Kıyamet günü mükafatınız tamamen verilecektir.”[1] fermanı gereğince, her canlı için mukadder olan ölümü tatmış ve kendisine vaad edilen mükafata nail olarak muradına ermişti. Bir yıldırım hızıyla yayılan bu acı haber, İslam’a gönül veren gerçek mü’minlerin özlerini ve gönüllerini hüzün bulutlarıyla kaplamıştı. Bu derin hüzün ve keder yetmiyormuş gibi münafıkların ve İslam düşmanlarının; “Muhammed Hak Peygamber olsaydı ölmezdi.” gibi küstahça söylenen sözleri Müslüman’ların elem ve kederlerini bir kat daha arttırmıştı. Onların bu hareketleri Hz. Ömer’i bile son derce hiddetlendirmişti. Kılıcını çeken Hz. Ömer ; ‘Her kim Muhammed öldü derse boynunu uçururum.’ diyordu.

Bu sırada Medine yakınında oturmakta olan Hz. Ebu Bekir Hane-i Saadete gelmiş, Rasulullah’ın yüzünde bulunan örtüyü açmış, Nübüvvet mührünün parladığı alnından hürmetle öpmüş, ağlamış ve örtüyü tekrar kapamıştı. Ayağa kalkarak;

‘ Ya Rasulullah! Anam-babam sana kurban olsun! Vallahi Cenab-ı Hak senin üzerinde iki ölümü birleştirmeyecektir. Mukadder olan bu ölüm geçidini ise geçirmiş bulunuyorsun! dedikten sonra Mescid’e giderek minbere çıkmış, Allah’a hamd ve senadan sonra kendisine yönelen halka şöyle demişti:

 – Ey İnsanlar! Sizden her kim Muhammed(s.a.v.)’e tapıyorsa,  bilsin ki Muhammed(s.a.v.) ölmüştür. Allah’a kulluk edenler de bilsinler ki, Allah(c.c.) asla ölmez(ölmekten münezzehtir). Cenab-ı Hak Kur’an-ı Hakim’inde mealen buyuruyor ki: ‘Muhammed ancak bir Peygamber’dir. Ondan evvel de daha nice peygamberler gelmiştir. Muhammed, ölür veya öldürülürse gerisin geriye mi döneceksiniz? Her kim gerisin geriye dönerse Allah’a asla zarar veremez (ancak kendine zarar verir). Hak Taela şükredenlerin mükafatını verecektir.’[2] ‘Habibim tabii Sen de öleceksin, onlar da ölecek.’[3]

Hz. Ebu Bekir’in bu konuşmasından sonra halk biraz olsun sükuna ermişti. Bundan sonra Rasulullah Efendimiz(s.a.v.)’in techiz ve tekvin işleri  Hz.Ali başta olmak üzere yakınları tarafından yapıldı. Sonra, bir sedir üzerinde olduğu halde,  önce erkekler sonra kadınlar, daha sonra çocuklar münferiden namaz kıldılar. Hz. Ebu Bekir’in rivayet ettiği; ‘Bir Peygamber’in ruhunu Allahu Teala o Peygamber’in defnolunmasını istediği yerde kabzeder.’[4]  Hadis-i Şerifine uyularak, vefat ettiği döşeğin altına kazılan mezara Allah Rasülü defnedildi.

Allah Rasulü 63 yaşında mübarek ruhunu mevlasına teslim etti. Medine’de O’nun kabrinin bulunduğu yere ‘Ravza-i Mutahhara’ denilmektedir

[1]Al-i İmran Suresi, Ayet:185

[2]Al-i İmran Suresi, Ayet:144

[3]Zümer Suresi, Ayet:30

[4]Buhari, c.12 s. 36

Hz. Peygamber’in hastalanması ve vefa­tı

Peygamberimizin vefatı kısaca özeti

Peygamberimizin Vefatı

Benzer Konular:

Answer ( 1 )

    0
    2023-05-01T21:10:02+03:00

    Hz. Muhammed (s.a.v), 8 Haziran 632 tarihinde Medine’de vefat etti. Kendisi vefat ettiğinde 63 yaşındaydı ve 23 yıl boyunca peygamberlik yapmıştı. Vefatı, İslam dünyası için büyük bir yas ve üzüntü kaynağı oldu. Müslümanlar, onun ölümüne derin bir keder ve üzüntü ile karşılaştılar. Hz. Muhammed’in cenaze töreni, İslam tarihinde büyük bir öneme sahiptir ve İslam geleneğindeki cenaze törenlerinin temelini oluşturmuştur. Vefatı, İslam dünyasında “Hüzünlü Olay” olarak anılır ve hala tüm müslümanlar için büyük bir kayıp olarak kabul edilir.

Cevapla