Paylaş
Hz Ömer’in Ümmü Gülsümle evlenmesi
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Hz. Ömer ve etek
Selamün aleyküm abiler biri bir şey yazdı bende hiç bir şey söyleyemedim ona ilmim yeterli değil size sormak istiyorum Hz. Ömer radiyallahu an Ümmü Gülsüm’ün eteğini kaldırdı ben o yüzden onu sevmiyorum dedi o kişi ona ne demeliyim.
CEVAP:
Hz. Ömer’in Hz. Ali’nin kızı Ümmü Gülsüm ile evliliği, İslam tarihinde tartışmalı bir konudur. Bu evlilik hakkında farklı görüşler mevcuttur:
Sünni Görüş:
Sünni kaynaklara göre Hz. Ömer, Hz. Muhammed’in vefatından sonra Hz. Ali’nin kızı Ümmü Gülsüm ile evlenmiştir. Bu evlilik, Hz. Ömer’in halifeliği sırasında gerçekleşmiş ve Ümmü Gülsüm o sırada 18 yaşındaydı. Bu evlilikten Asım ve Muhammed adında iki oğlu dünyaya gelmiştir.
Şii Görüş:
Bazı Şii kaynaklarda bu evlilik kabul edilmez. Bu görüşe göre Ümmü Gülsüm, Hz. Ömer ile evlendiğinde henüz ergenlik çağına girmemişti. Bu nedenle bu evlilik, İslam hukukuna göre geçersiz sayılmıştır.
Evliliğin Tartışmalı Yönleri:
Ümmü Gülsüm’ün Yaşı: Ümmü Gülsüm’ün evlilik sırasında tam olarak kaç yaşında olduğu bilinmemektedir. Sünni kaynaklarda 18 yaşındayken evlendiği belirtilirken, Şii kaynaklarda daha küçük yaşta olduğu savunulur.
Rızanın Varlığı: Ümmü Gülsüm’ün bu evliliğe rızası olup olmadığı da tartışmalıdır. Bazı kaynaklarda evliliğe rıza gösterdiği, bazılarında ise zorlandığı ifade edilir.
Evliliğin Sebebi: Hz. Ömer’in Hz. Ali’nin kızıyla evlenmesinin sebebi de net değildir. Bazı kaynaklarda bu evliliğin siyasi bir hamle olduğu, bazılarında ise Hz. Muhammed’in soyundan gelen biriyle evlenmek istediği belirtilir.
Sonuç:
Hz. Ömer’in Hz. Ali’nin kızı Ümmü Gülsüm ile evliliği, İslam tarihinde hala tartışılan bir konudur. Bu evlilik hakkında farklı görüşler mevcuttur ve her iki görüşün de kendine göre delilleri vardır.
BENZER KONULAR:
Answers ( 3 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Hz Ömer ve Hz Ümmü Gülsüm Evliliği
Hz Ali razı olup kızını Hz Ömere nikahlamasına rağmen bazı münafıklar bu konuyu fitne konusu yapıp Hz Ömer gibi bir sahabiyi kötülüyor.
EVLİLİK OLAYI ŞÖYLE GERÇEKLEŞTİ
Ümmü Gülsüm gençlik çağına girmişti. Onun güzel ahlâkı, olgunluğu ve sahip olduğu diğer faziletler, bilgisi, görgüsü, becerisi ve güzel konuşması yakınlarının dikkatini çekmekteydi. Yaş itibariyle küçük olmasına rağmen onunla evlenme teklifleri gelmeye başladı. Hz. Ömer (r.a.) o dönemde müminlerin emiri idi. İki Cihan Güneşi Efendimize kızı Hz. Hafsa’yı vererek yakın akraba olmuştu. Fakat bir arzusu daha vardı ki, ona neseben de akraba olmak istiyordu. Resûl-i Ekrem (s.a.) efendimiz hayatta iken bu isteğini gerçekleştirememişti. Halife olduğunda bir gün Hz. Ali’ye: “Yâ Ali! Ümmü Gülsümü bana nikâhla” dedi. O da: “Yaşı küçüktür.” diye mazeret gösterdi. Hz. Ömer ise teklifinde ısrar etti ve: “Yâ Ali! Benim bu evliliği istemekteki maksadım, Peygamber soyuna katılmaktan başka bir şey değildir. Allah’a yemin olsun ki onun sohbetini benim kadar arzulayan dünyada hiç kimse yoktur.” dedi.
Hz. Ali (r.a.) düşünceli bir vaziyette evine geldi. Durumu kızıyla istişâre etti ve onun da rızasıyla Ümmü Gülsüm’ü Hz. Ömer (r.a.)’e nikâhladı. Sonra Ashâb-ı kiram mescide toplandı. Müminlerin emiri bir hitâbede bulundu ve bir kez daha Resûlullah ile akrabalık bağı kurmaktan duyduğu mutluluğu belirterek evliliğini ilân etti. Orada bulunan ashâb-ı kiram bu evliliği tebrik ettiler. Hayır ve seâdet temennisinde bulundular.
Ümmü Gülsüm (r.anhâ) mü’minlerin emiri Hz. Ömer (r.a.)’in evinde itaatlı, hizmetli, vefakâr bir aile olarak yaşamağa başladı. Birgün kocasının haberi olmadan Rum meliki Hirakl’in zevcesine postacı ile bir hediye gönderdi. Hirakl’in hanımı da karşılık olarak ona bir teşekkür mektubu yazdı ve: “Bu hediye, müslümanların halîfesinin hanımı ve Peygamberlerinin torununun hediyesidir.” diyerek iltifatlarda bulundu. Ayrıca hediye olarak kıymetli bir gerdanlık gönderdi. Postacı Medine’ye dönünce Hz. Ömer (r.a.) hediyeleri alıp yanında alıkoydu. Hanımı Ümmü Gülsüm’ün yaptığına üzüldü. Onunla konuşup yanlış hareket edildiğini söyledi. Kendinden habersiz böyle bir iş yapmasını hoş karşılamadı.
Müslümanları mescide toplayıp bilgi verdi. Bütün ayrıntılarıyla olayı ortaya koydu. Bu hediyenin Ümmü Gülsüm’e verilip verilmemesi konusunda istişarelerde bulundu. Ashabın verilmesi fikri ağır basmasına rağmen Hz. Ömer (r.a.) şöyle dedi: “Sözlerinizde haklısınız. Fakat elçi müslümanların elçisi, postacı onların postacısıdır.” dedi ve hediyenin beytülmâle verilmesini istedi. Ailesinin de gönlünü hoş etmek için kendine ait maldan bir miktar parayı hanımına verdi.
Bu olay nefse ağır gelmesine rağmen Ümmü Gülsüm (r.anhâ) nefsine fırsat vermedi. “Ene”sine boyun eğmedi. Enâniyetini ayaklar altına aldı ve kocasının görüşlerini kabul ederek “Saliha kadın = olgun bir hanım” olma sorumluluğunu yerine getirdi. İtaatkâr ve kanaatkar bir hanımefendi olarak hiç itiraz etmedi.
Ümmü Gülsüm (r.anhâ)’nın Hz. Ömer (r.a.)’dan Zeyd adında bir oğlu, Rukıyye adında bir kızı oldu. Bir anne olarak o, yavrularının yetişmesi konusunda çok titiz davrandı. Kendileri gibi sağlam bir imana, ahlâka, kuvvetli görüş ve kişiliğe sâhip olmaları için gayret etti. Onları son derece mütevâzî ve fakat hakkı söyleme konusunda atak ve cesur davranmak gibi özelliklere sâhip olarak yetiştirdi.
Hz. Ömer (r.a.) mecûsi bir köle olan Ebû Lü’lü tarafından şehit edilince Ümmü Gülsüm (r.anhâ) dul kaldı. Babacığı Hz. Ali (r.a.) kızının iddet müddeti dolunca onu kardeşi Ca’fer (r.a.)’ın oğlu Avn’e nikâhladı. Yumuşak huylu ve ince kalbli bir insan olan Avn İbni Ca’fer ile mutlu günler geçirdi. Fakat Avn’inde vefatıyla bu mutluluk kısa sürdü.
Ümmü Gülsüm (r.anhâ) afif bir hayatın en güzel örneklerini vererek yaşadı.
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Abiler Allah razı olsun ben dediklerinizi söyledim bana dediki madem akrabalık bağı yapıcaktı neden eteğini çekti dedi ben ne diyeyim bu kişiye
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Hz Ali kızını Hz Ömer’e kızını nikahlamış doğru ama etek olayı yapan ve uydurmadır