Paylaş
Hz. Peygamber’in Sünnetinin Konumu
Question
Peygamberimizin Sünnetinin Konumu
Soru: Kur’an-ı Kerim’de açık bir şekilde geçmeyip sadece Hz. Peygamebr’in sünnetinde geçen bir şeyin hükmü nedir?
Cevap: Öncelikle bilmemiz gerekir ki İslâmî yasamanın bir kaç kaynağı vardır. Bunlardan birincisi Allah’ın kelamı olan Kur’an-ı Ke-rim’dir. Geçmişte ve gelecekte onu geçersiz kılacak hiçbir şey yoktur. O, sonsuz hikmet sahibi ve övgüye layık yüce Allah’ın katından indirilmiştir. İkinci kaynak Hz. Peygamber’in Sünnetidir. Bununla kastedilen, Rasûlullah’tan (s.a) rivayet edilen sözler, fiiller ve takrirler/onaylardır, yani Rasûlullah’ın önünde cereyan edip de onun ses çıkarmadığı ve mukavafakat gösterdiği, ya da bildiği halde itiraz etmeyip onay verdiği şeylerdir. Çünkü onun bu şeylere onay vermesi, meşruluklarına hükmetmesi gibidir.
Kur’an-ı Kerim’e müracaat ettiğimiz zaman, yüce Allah’ın Peygamberini Kur’an’ı tebliğ etmek ve dinini açıklamakla görevlendirdiğini anlarız. Yine Kur’an bize haber veriyor ki Hz. Peygamber din konusunda herhangi bir hata yapmaktan korunmuştur/masumdur. O, hak ve hakikatten başka bir şey söylemez. Müslümanların da onun emrettiği, ya da konuştuğu veya yaptığı veya muvafakat gösterdiği herşeyi kabul etmeleri gerekir.
Kur’an-ı Kerim Hz. Peygamber’in (s.a) masumluğundan şöyle söz eder:
O kendiliğinden konuşmamaktadır. Onun konuşması ancak bildirilen bir vahiy iledir. (Necm/
Kur’an-ı Kerim, Hz. Peygamber’in gerçeğe ve doğruya çağırdığını haber vermektedir:
Şüphesiz sen, doğru bir yolu göstermektesin. (Şuara/
Hz. Peygamber’in Allah’ın kitabını tefsir ettiğine ve dini açıkladığına işaret eder:
İnsanlara kendilerine indirileni açıklaman için sana bu Kur’an’ı indirdik. (Nahl/
Kur’an bize Peygamber’e itaatin Allah’a itaat olduğunu bildiriyor: Kim Rasûl’e itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur. (Nisa/80) Peygamber’e uymamazı emrediyor ve şöyle buyuruyor:
De ki: “Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin.” (Âl-i İmran
Çağırdığı herşeye itaat etmemiz yasakladığı herşeyden de sakınmamızı emrediyor ve şöyle buyuruyor:
Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan sakının! (Haşr
Bilmemiz gerekir ki Kur’an-ı Kerim bize pek çok şeyi emretmiş fakat onların ayrıntısını vermemiştir. Bunların açıklanmasını Peygamber’in sünneti üstlenmiştir. Kur’an namazı emretmiş, fakat namazın farzlarının miktarını öğreten, her farzın rekatlarını sıralayan ve bütün farz namazların vakitlerini belirleyen Hz. Peygamber’in sünnetidir. Kur’an-ı Kerim zekatı da emretmiştir. Fakat zekatın miktarlarını ve ne zaman ödeneceğini Hz. Peygamber öğretmiştir.
Bunun içindir ki, bir hadis-i şerifin sübûtu ve Hz. Peygamber’e nisbeti sahih ise seri bir delil olur. Peygamber’e ve hakkında açık Kur’an nassı bulunmayan onun getirdiği hükümlere itaat etmek va-cibtir. Bu hükümleri kabul etmemiz gerekir. Çünkü bunlar, Kur’an’ın temel kurallarından çıkarlar. Bazen de Kur’an’da bulanan bir esasa kıyas edilerek bu hükümler çıkartılır. Mesela Kur’an iki kızkardeşin bir nikah altında birleştirilmesinin haramlığma hükmeder. Sünnet ise Kur’an’ın bu hükmüne kıyas yaparak bir kadınla onun halasının veya teyzesinin bir nikah altında birleştirilmelerinin haram olduğunu bildirir.
Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmaktadır:
Size sımsıkı sarıldığınız takdirde asla sapıtmayacağınız iki şey bıraktım: Allah’ın kitabı ve benim sünnetim.
BENZER KONULAR:
- Peygamberimizin okuduğu şifa duaları
- Peygamberimizin oğlu İbrahim’in vefatı
- Peygamberimizin okuduğu borç ve sıkıntı duası
- Peygamberimizin okuduğu iftar duası
- Peygamberimizin isim koyma ile ilgili hadisleri
- Tümünü görüntüle.
Answer ( 1 )
Hz. Peygamber’in (s.a.v.) sünneti, İslam dininin temel kaynaklarından biridir ve dinî, ahlakî, sosyal, hukuki ve bireysel birçok konuda rehberlik eder. Sünnet, Hz. Peygamber’in sözleri (kavlî sünnet), fiilleri (fiilî sünnet) ve onayladığı veya tasvip ettiği davranışları (takrîrî sünnet) içerir. Kur’an-ı Kerim’den sonra İslam’ın ikinci temel kaynağı olarak kabul edilir.
Sünnetin Konumu ve Önemi
Kur’an’ın Açıklayıcısıdır:
Sünnet, Kur’an’da yer alan genel hükümleri detaylandırır ve pratik uygulamalarını gösterir. Örneğin, namazın nasıl kılınacağı, zekâtın miktarı gibi ibadetlerin uygulama detayları sünnetle açıklanmıştır.
Kur’an’da bazı ayetler genel ifadeler içerir. Peygamber Efendimiz, bu ayetleri açıklayarak Müslümanların anlamalarını kolaylaştırmıştır.
“Biz sana, insanlara kendilerine indirileni açıklayasın diye bu Kur’an’ı indirdik.” (Nahl, 16/44)
Hüküm Kaynağıdır:
Sünnet, Kur’an’da açıkça yer almayan konularda bağımsız bir hüküm kaynağıdır. Hz. Peygamber, kendi içtihadıyla veya Allah’ın vahyiyle meseleleri çözmüş ve Müslümanlara rehberlik etmiştir.
Örneğin, ipek ve altının erkeklere haram kılınması gibi hükümler, sünnetle belirlenmiştir.
Kur’an ile Uyumu:
Sünnet, hiçbir zaman Kur’an ile çelişmez. Kur’an’ı tamamlayıcı bir özelliğe sahiptir. Peygamberimiz’in uygulamaları ve sözleri, Kur’an’ın hükümleri ile tam bir uyum içindedir.
Pratik Rehberdir:
Peygamber Efendimiz’in hayatı, Müslümanlar için en güzel örnektir.
“Andolsun, Allah’ın Resûlü’nde sizin için, Allah’ı ve ahiret gününü umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için güzel bir örnek vardır.” (Ahzâb, 33/21)
Sünnet, Müslümanların hem bireysel hem de toplumsal hayatını düzenler. Ahlaki erdemler, aile ilişkileri, ticari hayat gibi pek çok alanda sünnet, model bir yaşam tarzı sunar.
Dinî İlimlerin Temelidir:
Hadisler, sünnetin yazılı olarak kayıt altına alındığı metinlerdir. Fıkıh, tefsir ve diğer İslami ilimler sünnetin rehberliğinde şekillenmiştir.
Sünnetin Bağlayıcılığı
Sünnetin bağlayıcılığı, İslam âlimlerinin üzerinde ittifak ettikleri bir konudur. Hz. Peygamber’in emir ve yasaklarına uymak, Kur’an’ın da bir emridir:
“Peygamber size ne verirse onu alın; sizi neden menederse ondan da sakının.” (Haşr, 59/7)
Sünnetin Günümüzdeki Önemi
Modern çağda sünnet, Müslümanların karşılaştığı yeni problemlere çözüm ararken hâlâ temel bir referans kaynağıdır. İnsan ilişkilerinde, adaletin tesisinde, ahlaki değerlerin korunmasında sünnetin rehberliği devam etmektedir. Bununla birlikte sünnetin doğru anlaşılması ve uygulanması için sahih hadis kaynaklarına başvurmak büyük önem taşır.
Sonuç olarak, Hz. Peygamber’in sünneti, İslam’ın yaşanabilir bir din olduğunu gösteren uygulamalı bir modeldir ve Müslümanların hayatını şekillendirmede vazgeçilmez bir konuma sahiptir.