Paylaş
İçkinin zararları nelerdir maddeler halinde
Question
Alkolün zararları madde madde
İÇKİNİN ZARARLARI
Sohbetimizin konusu zararlı alışkanlıklardır. Dinimizdeki her emir ve yasak şu 5 hususun korunmasına yöneliktir. 1- Can 2- Akıl 3- Din 4- Nesil 5- Mal.
Bu beş hususun korunmasına bütün ilahi dinlerde dikkat edilmiştir. Canın korunmasıyla ilgili “Biz gerçekten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık.”(İsra, 70) ayet-i kerimesi gereğince değerli ve güzel bir varlık olan insanın canını, hayatını ve sağlığını koruması emredilmiştir. Bu çok önemli bir husustur ve bu sebeple intihar haram kılınmıştır, insan sağlığına kesin zararlı olan alışkanlıklar haram kılınmıştır. Ve zaten İslam’ın hangi yasağına bakarsanız bakın bu 5 husustan birini korumaya yöneliktir.
Kendimizi özellikle çocuklarımızı ve gençlerimizi uzak tutmamız gereken bir takım zararlı alışkanlıklar vardır: bunların en tehlikelileri içki, uyuşturucu maddeleri ve kumardır. Gerek içki gerekse kumar ile ilgili Yüce Allah bu kötülükleri yasakladığı ayet-i kerimede onların kötülüklerinden şu şekilde bahsetmektedir: “Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar, fal okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, içki ve kumar sebebiyle ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık (bunlardan) vazgeçtiniz değil mi?” (Maide, 90-91) Şeytanın içki ve kumar sebebiyle insanların arasını bozması onun en büyük kötülüklerinden biridir. Dikkat edelim değerli müminler ayette içkiden hamr diye bahsediliyor. Arapçada hamr örtmek manasına mastardır. Fakat üzüm şırasından çıkarılan şaraba bu isim verilmiştir. Çünkü şarap aklı bürüyüp örter ve başka bir tabirle kafayı dumanlar ki buna “Humar” denir. Bu sebeple akla humar veren yani insanı sarhoş eden her çeşit hamr içkidir. Efendimiz de “Sarhoşluk veren her şey hamrdır/şaraptır, her şarap da haramdır.” (Müslim, Eşribe, 7) buyurmaktadır. Bakın bu ilke genel bir ilkedir ve adı ister alkol olsun isterse olmasın sarhoşluk veriyorsa her ne olursa olsun haramdır, bunu iyi anlamamız gerekir. Yine ben çok az alıyorum demenin de mantığı yok, bugün az içen yarın çok içer bunu sınırlamanın engellemenin imkanı yoktur. Allah Rasülü de şöyle buyurmaktadır: “Çoğu sarhoş eden şeyin azı da haramdır.” (Tirmizi, Eşribe, 3)
İnsanı insan yapan en büyük değerimiz olan aklımızı, beynimizi yok eden içkinin zararlarını maddeler halinde ifade etmeye çalışalım:
Alkolik insan toplum içinde şahsiyetin kaybeder:
Memursa dairede, esnafsa işyerinde problemler bitmez. Hele hele şuurunu kaybedecek kadar çok içmişse artık onun hali içler acısıdır. Kusmuğunun üzerinde yuvarlanan insanlar vardır… Çok meşhur bir ressam (İbrahim Çallı), aynı zamanda çok içki kullanan bir kimseydi. Bir akşam yine iyice sarhoş olduktan, akşam üzeri Babı Ali’den aşağı inmeye başlar. Yolda giderken üzerine sıkışır ve başlar milletin gözü önünde defi hacet etmeye. Bu esnada bir emniyet memuru görür ve kolundan tutup karakola götürür. Orada sorguya çekerler: ‘Senin adın ne?’ ‘İbrahim Çallı’ ‘Ne iş yaparsın?’ ‘Profesörüm.’ ‘Nerede?’ ‘Güzel Sanatlar Akademisinde.’ Bu cevaplar üzerine adamlar düşünürler… Ve onu serbest bırakırlar. (S. Hayri Bolay, İçki, Güldürür-Öldürür-Söndürür, s.41)
İçki, insanın sıhhatine zarar verir:
En basitinden karaciğerdeki siroz hastalığı alkoliklerde içki içmeyenlere oranla 8 kat daha fazla görülmektedir. Yine az miktarda alınan içkinin bazı hastalıklar için iyi geldiği tıbben doğru değildir. Amerika’daki bir yetkili heyet şöyle demektedir: “Alkollü içkilerin tedavi edici bir ilaç gibi ve vücuda faydalı bir gıda gibi kullanılmasının hiçbir ilmi temeli yoktur.” (Alpaslan Özyazıcı, Alkollü İçkiler, Sigara ve Diğerleri, s. 24) Bu husus bugün zaman zaman sorulduğu gibi Hz. Peygamber Efendimize de Tarık b. Süveyd el-Cufi isminde bir sahabi tarafından sorulmuş, içkinin haram olduğunu öğrenen bu sahabi şöyle demiştir: “Ama ben onu sadece ilaç için yapıyorum.” Bunun üzerine Allah Rasulü, şöyle buyurmuştur: “O ilaç değil, derttir.” (Müslim, Eşribe, 3)
İçki gelecek nesillere olumsuz etki yapar:
Tıbbi araştırmalar alkolik annelerin çocuklarının da daha doğmadan önce alkolün zararlı neticelerinden etkilendiğini göstermektedir. Çocuk düşürme, erken doğum, ölü doğma gibi vakalar alkoliklerde daha sık görülür. Fransa’da 1000 akıl hastası ve saralı olan çocuğun üzerinde yapılan tetkikte 660 tanesinin anne ve babasının alkolik olduğu tespit edilmiştir.
İçki aile hayatını kötü yönde etkiler:
İçki içilen evde huzur yoktur. Eve içkili gelip eşini ve çocuklarını dövenler, küçücük çocukların ellerini, kol ve bacaklarını kıranlar, hatta bebek diyebileceğimiz yaştaki çocuklar üzerinde sigara söndürenler… Hep haberlerde gördüğümüz, gazetelerde okuduğumuz hususlardır bunlar. Ve böylesi bir aileden yine alkolik, anne babasına hatta hayata küsmüş bir nesil. Sonuç ya hapishane ya hastane ya da mezarlık.
İçki içen kişiye bütün kötülükleri yapmak kolay gelir:
Sarhoş kimse kendini kontrol edemez. İyi ve kötüyü ayıramaz. Aklın normal çalışmasını yok etmektedir. Edison “İnsan vücuduna içki koymak, makine yataklarına kum koymak gibidir.” demektedir. (Süleyman Hayri Bolay, İçki, Güldürür-Öldürür-Söndürür, s. 31) Bir de sarhoşluğun verdiği bir sahte cesaret vardır. Bu iki husus birleşince her türlü kötülük beklenebilir. Bugün cezaevlerinde kardeşlerimizin yüzde yetmişinin oraya giriş sebebi alkoldür. Sarhoşken yaralama, cinayet, gasp, tecavüz, hırsızlık… İçki bütün kötülüklerin anasıdır diyen Hz. Osman bakın ne anlatıyor: (Muhtemelen bunu Hz. Peygamber’den duymuş olmalıdır. Gerçi İbn Kesir aynı rivayetin Allah Rasülü’ne de nispet edildiğini ancak Hz. Osman’nın sözü olmasının daha doğru olduğunu söylemektedir. İbn Kesir, Maide, 90. ayetin tefsiri) “İçkiden uzak durun. Çünkü o, bütün kötülüklerin anasıdır. Sizden önce geçen milletlerde kendisini ibadete vermiş bir adam vardır. Bir kadın onan musallat oldu. Ona hizmetçisini gönderip, ‘Seni falan kadın şehadet için çağırıyor.’dedirtti. Adam şahit olmak üzere hizmetçi ile beraber gitti. Hangi kapıdan giydiyse hizmetçi kapıyı kilitledi. Nihayet güzel bir kadının yanına vardı. Kadının yanında bir çocuk bir de şarap testisi bulunmaktaydı. Kadın ona ‘Ben seni şahitlik için çağırmadım, benimle yatasın diye çağırdım. Şimdi sen ya benimle yatacaksın ya da bu şaraptan bir kadeh içeceksin yahut bu çocuğu öldüreceksin.’ dedi adam (en hafifini tercih ederek) ‘Haydi bari bana bir kadeh içki ver.’ dedi. Kadın içki verdi o da içti. ‘bir daha ver.’ dedi bir daha verdi bir daha içti. Nihayet adam sarhoş oldu, kadınla ilişki kurdu, sonra oradaki çocuğu öldürdü. İşte bu nedenle içkiden kaçının. Vallahi imanla içki devamlı bir arada bulunmaz, çok geçmeden mutlaka biri ötekini uzaklaştırır.” (Nesai’den naklen Rudani, III/106) Yine bir televizyon programında en çok içki masalarında arkadaşların birbirlerini yaraladığı ve hatta öldürdüğü tespit edildiği ifade edilmektedir. Bu şöyle izah edilmektedir: içki içip kafayı bulan bir insan kendisine arkadaşının söylediği bir söz ya da yaptığı bir yanlış hareket hemen aklına gelir. Bu önceki hareket aklına gelen kişi hemen bunun gündeme getirir ve ‘Sen bana falan zaman niye bunu söyledin. Niye şunu yaptın?” der ve bir tartışma başlar. Sonuç ya yaralama ya da cinayet… Zaten değerli müminler yukarıda ifade ettiğimiz içkinin yasaklanmasıyla ilgili ayet-i kerimenin iniş sebebi olarak Beyhaki bize şu olayı anlatmaktadır: Abdullah b. Abbas dedi ki: “ Rakıyı yasaklayan ayet Ensar’dan iki kabile hakkında nazil oldu. Onlar içki içtiler ve kafaları bulunca birbirlerine hakaret etmeye başladılar. Ayıldıklarında adam diğerine bakıyor, yüzünde, başında ve sakalında öbürünün yaptığı izi görüyor ve bana bunu falanca yaptı, diyordu. Hepsi de kardeştiler. İçlerinde kin ve düşmanlık yoktu. Ve adam diyordu ki: ‘Vallahi o bana şefkat ve merhamet etseydi öyle yapmazdı. Böylece kalplerine kin ve düşmanlık girdi. Bunun üzerine Allah Teala ‘Ey iman edenler! İçki, kumar…” ayetini indirdi.” (İbn Kesir, aynı ayetin tefsiri)
İçki fert ve toplumu maddi manevi sıkıntıya sokar:
Trafik kazalarının en önemli sebeplerinden biri içkidir. İçen ve kendini kaybeden insan ne kural tanır ne de bir başkasının hakkını… Ne kendi hayatını ve emniyetini düşünür ne de başkasının hayatını… İçkiden kazanılan para da hayır getirmiyor bir şekilde o kişiden çıkıyor bunu da hayat göstermektedir.
——————– Hal böyle olunca kendimizi özellikle gençlerimizi bu kötü alışkanlıklardan korumamız gerekmektedir. Evet, bugün gençlik için en zararlı alışkanlıkların başında alkol ve uyuşturucu gelmektedir. Zamanından önemle alınmazsa iş işten geçtikten sonra pişman olmak fayda vermez. Gençlerimizle devamlı surette ilgilenmemiz gerekmekte, kiminle arkadaşlık yaptıklarına ve boş vakitlerini nasıl geçirdiklerine dikkat etmemiz gerekmektedir. Çağımızın sıkıntı ve streslerine karşı, içinde bulunduğumuz problemlere ve dertlere alkol ve uyuşturucu kesinlikle çözüm değildir. İçki ve uyuşturucu maddeler asla ve kata bize huzur vermezler. Geçici olarak derdimizi unutturur gibi görünebilirler ama hem içkiliyken başka problemlere yukarıda izah etmeye çalıştığımız sıkıntılara yol açarlar hem de ayıldıktan sonra yine aynı dertle karşı karşıya olduğumuzu görürüz. Düzceli bir hocamız anlatmıştı. Düzce depreminden sonra orada içki içme oranı artmış ve insanlara niçin içiyorsun diye sorulduğunda deprem anında yaşadığım korkuyu unutabilmek için diye cevap veriyormuş insanlar. Yine peki aklınız başınıza geldiğiniz zaman durum ne oluyor diye sorulmuş o insanlara da kimisi cevap verememiş kimisi de durum çok daha kötü oluyor diye cevap vermiş. Çözüm asla içki ve uyuşturucu değildir. Onlar huzur değil huzursuzluk verir. Huzur ise İslam’dadır namazdadır, Allah’ı hatırlamakta, ona sığınmaktadır. Unutmayalım; “Kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.” (Rad, 28)
İçki ve kumarın zararları kısaca
Answer ( 1 )
İntiharların, cinayetlerin, her türlü kötülüğün temelinde alkol vardır. İnsanın, kendi sağlığını kendi elleriyle bile bile tahrip etmesi ne kadar acıdır. Günümüzde insanlık aleminin en büyük düşmanı ve toplumsal bozulmanın başında gelmektedir içki.