Paylaş
İki Doğunun Ve İki Batının Rabbi
Question
SORU: Allah Teâlâ şöyle buyuruyor:
Allah, iki doğunun ve iki batının rabbidir. Öyleyken rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?
Dünyada iki tane doğu, iki tane batı mı vardır?
CEVAP: Allah Teâlâ Rahman sûresinde şöyle buyurur:
O, iki doğunun ve iki batının rabbidir. Öyleyse rabbinizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz? (Rahman/17-18)
Müfessirler iki doğu ve iki batı konusunda pek çok görüş zikretmişlerdir. Bir görüşe göre güneş yazın ve kışın ayrı ayrı yerlerden doğduğu için iki doğu; yazın ve kışın ayrı ayrı yerlerden battığı için iki batı vardır. Mücahid, İkrime ve Katade’den rivayet edildiğine göre iki doğu, yaz ve kış mevsimlerinin doğulan, iki batı da yaz ve kış mevsimlerinin iki batışıdır.
İmam er-Râzi bu tefsiri şu sözlerle açıklar:
“Senenin altı ayında her gün güneşin ayrı bir doğuş ve ayrı bir batış noktası olmasına ve bunlar birbirinden farklı olmasına rağmen sadece yaz ve kış mevsimlerinin iki doğusuna ve iki batısına işaret edilmesinin hikmeti nedir?” denilecek olursa biz buna şöyle cevap veririz: Güneşin kışın indiği en son nokta ile yazın yükseldiği en son noktaya işaret edilmesi, bu ikisi arasındaki bütün noktaların anlaşılması için yeterlidir. Nitekim her şeyin mâliki ve sahibi olan Allah’ı tanıtırken: “Bütün doğu ve batı O’nundur” denildiği vakit, (bunlar arasındaki bütün yönler de kastedilmiş olmaktadır). En yüce sıfatlar Allah’a aittir. O, bütün meliklerden ve sultanlardan daha büyüktür ve uludur. Allah Teâlâ Bakara sûresinde şöyle buyuruyor:
Doğu da batı da Allah’ın, nereye dönerseniz, Allah’ın yönü orasıdır. (Bakara/115)
Yine Bakara sûresinde şöyle buyurur:
De ki: “Doğu da batı da Allah’ındır, O, dilediğini doğru yola iletir.” (Bakara/142)
Her iki durumda da Allah doğru söylemiştir.
Bir görüşe göre de, iki doğu, güneşin doğusu ve ayın doğuşudur; iki batı, güneşin batısı ve ayın batışıdır. Bir başka görüşe göre iki doğu, fecrin doğuşu ve şafağın doğuşudur; iki batı, fecrin batışı ve şafağın batışıdır. Bir diğer görüşe göre de iki doğu fecrin doğduğu yer ve güneşin doğduğu yerdir; iki batı ise fecrin kaybolduğu ve güneşin battığı yerdir.
Alûsî, Tefsir’inde şöyle demektedir:
Müfessirlerin ekserisinin itimat ettikleri görüş şudur: İki doğu ve iki batı ile kastedilen, yaz mevsiminin doğusu ve kış mevsiminin doğusu; yaz mevsiminin batısı ve kış mevsiminin batışıdır. Bunun bir sonucu olarak da Allah’ın bu ikisi arasındaki bütün varlıkların rabbi olmasıdır.
Bu görüş el-Müntehab fi Tefsiri’l-Kur’ani’l-Kerim adlı eserde de tercih edilmiştir.
Uzmanlar buna şöyle bir şerh düşmüşlerdir: “Burada kastedilen güneşin ve ayın doğdukları yerle her ikisinin battıkları yer olabilir. Bu sebeple gece ve gündüz mucizesine de işaret edilmiş olabilir. Burada sadece güneşe işaret edilmiş olması da mümkündür ki güneş, şu yeryüzü gezegenindeki hayatın direğidir: bu duruma göre de kastedilen kışın doğusu ve kışın batısı ile yazın doğusu ve yazın batışıdır. Nitekim münfessirlerin çoğu bu görüştedir.
Güneşin bu şekilde her mevsim farklı farklı yerlerden doğmasının sebebi dünyanın kendi etrafındaki dönüş ekseniyle güneşin etrafındaki döndüğü yörünge arasındaki 23,5 derecelik açıdır. Bu sebeple meselâ kuzey yarım küre yaz mevsiminde güneşe doğru meyleder ve bu yüzden kuzey yarım kürede gündüzler uzar, geceler kısalır. Nihayet bu durum en son noktasına ulaşır ve güneş kuzey-doğunun en uzağından doğar ve kuzey-batınm en uzağından batar. Sonra durum, günden güne tersine döner, nihayet sonbaharda gece ve gündüzün eşit olduğ esnada güneş tam doğudan doğduğu ve tam batıdan battığı seviyeye ulaşır. Sonra kuzey yarım küre güneşten ayrılmaya başlar ve bu yüzden geceler uzar, gündüzler kısalır. Güneşin güneye doğru zahiri gerilemesi (günden güne) devam eder. Nihayet bu durum kışın doruğunda güneye doğru en uzak noktasına ulaşır (ve güneş güneydoğunun en uzağından doğar, güney batının da en uzağından batar).
“Sonra güneş günden güne kuzeye doğru geri çekilir, nihayet ilkbaharda gece ve gündüzün eşit olduğu esnada tam doğudan doğduğu ve tam batıdan battığı seviyeye ulaşır. Böylece devam eder gider.
“Bütün bunların aksi güney yarım kürede aynen gerçekleşir. Ayrıca bütün bu görüntüler, daha kuzeye ve daha güneye doğru yaklaştığımız zaman daha aşırı bir şekilde görünür.
“Şüphesiz bu mükemmel düzenlemede yeryüzündeki bütün canlıların menfaati vardır. Çünkü mevsimler ve iklimler bundan meydana gelir. Ekin ekme ve hasat dönemleri, insan, hayvan ve bitkilerin faaliyetlerindeki her türlü mevsimsel farklılıklar buna bağlıdır.”
“İşte, yüzyıllar sonra bile bilimin Kur’an-ı Kerim’de verilen bilgilerle tam bir uyum içinde olduğu görülür. Bu da bize Hak Teâlâ’nın şu âyetini hatırlatır:
O’nun hak olduğu ortaya çıkıncaya kadar varlığımızın belgelerini onlara hem dış dünyada ve hem de kendi içlerinde göstereceğiz. Rabbinin her şeye şâhid olması yetmez mi? (Fussilet/53)
Allah doğru söylemiştir.
Answer ( 1 )
“İki Doğunun ve İki Batının Rabbi” ifadesi, İslam geleneğinde, Allah’ın yüceliğini ve her şeyin yaratıcısı olarak kudretini ifade etmek amacıyla kullanılan bir tabirdir. Bu kavram, özellikle Fatiha Suresi ve Rahman Suresi gibi surelerde Allah’ın kudreti, sınırsız egemenliği ve her yöne hakimiyetini anlatan bir ifade olarak karşımıza çıkar. İslam’da, Allah’ın her yönüyle her yerde hazır ve nazır olduğu, bütün zamanlara ve mekanlara egemen olduğu vurgulanır.
“İki doğunun ve iki batının Rabbi” ifadesi ise genellikle, doğu ve batı yönlerinin Allah’a ait olduğunu, her yönün O’nun kontrolü altında olduğunu belirtir. Bu ifade, özellikle Allah’ın yaratma, yönlendirme ve egemenlik gücünü simgeler.
Bu anlamda, bu kavram hem coğrafi bir anlam taşır hem de Allah’ın her şeyin sahibi olduğunu hatırlatır.