Paylaş
İskat ve devir nedir, nasıl çıkarılır?
Question
iskat ve devir diyanet
İskat nedir nasıl ve ne kadar çıkarılır?
Iskat, kişinin sağlığında çeşitli sebeplerle eda edemediği namaz, oruç, kurban, adak ve kefaret gibi dini yükümlülüklerinin, vefatından sonra fidye ödenerek zimmetinden düşürülmesi, boylece ölünün bu görevlerini yapmayışından ötürü doğacak manevi sorumluluktan kurtarılması demektir. Kur’an-ı Kerim’de,
وعلى الذين يطيقونه فدية طعام مسكين
“Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verirler.” buyurulmaktadır.
Bu ayetten çıkarılan hükme göre oruca dayanamayan veya mazeretleri sebebiyle Ramazanda ve diğer zamanlarda oruç tutmaktan aciz kimselerin, her bir oruç günü için fidye ödemeleri yeterlidir. Islam fakihlerinin çoğunluğu, anılan ayet-i kerimede oruç yerine fidye ödenmesi hükmüne illet olan vasfın acz olduğuna hükmederek, mazeretli veya mazeretsiz oruç tutmamış ve kaza etmeden olmuş kimselerin oruç borçları için fidye ödeyeceğini, hatta bu kimselerin bu konuda vasiyette bulunmaları gerektiğini ifade etmişlerdir. Çünkü olen kimse de artik oruç tutmaktan acizdir. O halde bunların durumu, tutamadıkları oruca karşı fidye vermeleri nassla sabit olan kişilerin durumuna kıyas edilebilir. Ölenin bu konuda vasiyeti varsa, bu kıyas hükmü daha da kuvvet kazanmış olur.
Görüldüğü gibi oruç tutmaktan devamlı olarak aciz kişilerin oruç yerine fidye vermeleri nassla sabittir. Çeşitli sebeplerle oruç tutmamış ve kaza etmeden vefat etmiş kimselerin oruç borçları için fidye ödenmesi ise, ölümle artık bunların kazası konusunda acz meydana geldiği için söz konusu nassin hükmüne kıyas edilmiştir. Bu itibarla çeşitli sebep ve zaruretlerle oruç tutmamış ve kaza edecek zaman ve firsat bulduğu halde kaza da etmemiş bir kimse ölüm esnasında şayet malı varsa borçlu olduğu her gün için, fakire bir fidye verilmesini vasiyet etme lidir. Bu takdirde defin masrafi ve varsa borçları düşüldükten sonra, terekenin üçte birinden bu vasiyetinin yerine getirilmesi gerekir. Terekenin geri kalan üçte ikisi ise mirasçıların hakkıdır. Vasiyet etmemiş olsa dahi velisi, borçlu olduğu her gün için fakire bir fidye vermelidir ki bu fidye, bir müd (yaklaşık 600 gr. gida maddesi) miktarı gıda maddesidir. Hanefi mezhebine göre vasiyet edilmemiş ise, mirasçılar bunu yapmaya mecbur değildirler. Ama isterlerse, ölen kişi, mal bırakmamışsa veya bıraktığı mal yeterli değilse, mirasçılar gönüllü olarak bağışta bulunup bunu yapabilirler.
Oruç için bu şekilde yapılan iskat, dini hükümlere uygundur. Namazların iskatına gelince; bir kişinin namaz borçlarının fidye ile ödenebileceğine dair Kitap ve sünnette ne bir nass, ne de bir işaret vardır. Bu itibarla, fidye ile namaz borçlarının düşeceğini söylemek mümkün değildir. Ancak yoksulların sevindirilmesi sonucu Allah’inaffinin tecelli etmesi umulur. Hiç olmazsa sadaka sevabı verilir, günahların bağışlanmasına vesile olur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de,
إن الحسنات يذهبن الشيات
“Şüphesiz iyilikler kötülükleri giderir.” buyurulmuştur. Ayrıca kılınmayan her namaz için bir fidye uygulaması, sosyal yardımlaşma açısından büyük önem taşımaktadır.
Ancak, belli bir miktar paranın fakire verilmesi ve onun da güya hamiyetli davranarak; aldığı parayı veren kişiye hibe etmesi ve ödenmesi gereken meblağ tamamlanıncaya kadar bu kabul ve hibe işinin devam etmesi demek olan devir uygulamasının akli ve nakli hiçbir dayanağı yoktur.
Diyanet
BENZER KONULAR:
Answers ( 2 )
İskat ve devir nedir
İskat ve devir ölçüleri farklı bağlamalarda usuller hukuk kurallarıdır.
İskat, genellikle gayrimenkul satışlarında kullanılan bir terimdir ve satın alma sürecini sona erdirir. Yani, bir kişi bir mülkü satın aldığında, satıcı ve alıcı arasındaki tüm belgeler ve ödemelerin tamamlandığını ve mülkün artık alıcının kontrolünde olduğunu ifade eder.
Devir ise, bir varlığın veya hakların sahibinin değiştirilmesi anlamı gelir. Bu terim, genellikle işletme devirleri, marka veya patent devirleri, hisse senedi devirleri veya gayrimenkul devirleri gibi farklı bağlamalarda kullanılır. Örneğin, bir işletme sahibi işletmesini başka bir kişi devredebilir veya bir hisse senedi sahibi hissini uzaklaştırabilir başka birini devredebilir.
Her iki terim de hukuki işlemlerle ilgili olduğu için, yorumlamanın doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi önemlidir. Bu nedenle, çalıştırmanın gerçekleştirilmesi öncesinde ilgili yasal düzenlemelerin dikkatli bir şekilde incelenmesi gerekmektedir.
İskat Nedir?
İskat, kişinin sağlığında çeşitli sebeplerle yerine getiremediği dini yükümlülüklerin, vefatından sonra fidye ödenerek zimmetinden düşürülmesidir. Bu uygulama, ölen kişinin manevi sorumluluklarını hafifletmek amacıyla yapılır. İskat genellikle oruç için söz konusudur, fakat namaz için geçerli değildir.
Oruç İçin İskat
Fidye: Oruç tutmaktan aciz olan ya da oruç tutmamış olan kimseler, her bir oruç günü için fakirlere fidye verirler. Bu fidye, genellikle bir müd (yaklaşık 600 gram) gıda maddesi olarak belirlenir.
Vasiyet: Eğer kişi vefat etmeden önce bu konuda vasiyet etmişse, mirasçılar terekenin üçte birinden bu fidyeyi ödemekle yükümlüdür. Eğer vasiyet yoksa, mirasçılar bunu yapmaya zorunlu değildir.
Devir Nedir?
Devir, belirli bir miktar paranın veya malın, yerine getirilmesi gereken bir borcun ödenmesi için, bir fakire verilip onun bu parayı geri vermesi şeklinde uygulanan bir yöntemdir. Bu uygulama, akli ve nakli dayanağı bulunmayan bir sistemdir ve genellikle sosyal yardımlaşma açısından tartışmalıdır.
İskat ve Devirin Çıkarılması
Oruç İskat: Oruç için iskat yapmak için, ölen kişinin borçlu olduğu gün sayısı kadar fidye verilmesi gerekir. Fidye miktarı, kişinin bıraktığı mal varlığına göre hesaplanır.
Namaz İskat: Namaz borçlarının fidye ile ödenmesi konusunda kesin bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, namaz borçları için iskat yapılması mümkün değildir.
Önemli Noktalar
İskat yalnızca oruç için geçerlidir; namaz borçları fidye ile ödenemez.
İskat işlemi, bireyin vefatından sonra manevi sorumluluklarının hafifletilmesi amacı taşır.
Devir uygulaması, sosyal yardımlaşma ve yardımlaşma açısından önemli olsa da, kurallarının sağlam bir dayanağı yoktur.
Bu bilgiler, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görüş ve açıklamalarına dayanmaktadır.