Paylaş
İslam’da Barış Esastır
Question
İslam’da Barış Esastır Ne Demek ?
Dinimiz fertlerin ve toplumların barış içerisinde yaşamasını emreder. İslam kelimesinin huzur, barış, esenlik gibi anlamları vardır. Cenab-ı Allah ayeti kerimede : “Ey iman edenler! Hepiniz topluca barış ve güvenliğe (İslam’a) girin. Şeytanın adımlarını izlemeyin. Çünkü o, size apaçık bir düşmandır” buyurmaktadır.
Barış ve huzurun zıddı olan fitne, fesad ve bozgunculuk ise dinimizce hoş görülmemiştir. Kur’an-ı Kerim bizlere fitnenin adam öldürmeden daha kötü bir şey olduğunu[1] Cenab-ı Allah’ın da bozgunculuk yapanları sevmediğini[2] haber vermektedir.
Kuran’a göre savaş bir emir değildir sadece haklı sebeplerle yapılmasına müsaade edilen bir izindir.[3] Savaş, yapılan zulüm ve haksızlıkları ortadan kaldırmak için meşru kılınmıştır. Savaşta haddi aşmak ise Allah-u Teâla tarafından yasaklanmıştır.[4] Allah Resulü de İslâm ordusunu Mûte’ye gönderirken onlara çocukları, kadınları, yaşlıları ve din adamlarını öldürmemelerini emretmiştir.[5] Ayrıca, savaşta karşı taraf barış yapmak isterse, Müslümanların da buna uyması istenmiştir. [6]
İslam barış demek olduğuna göre, Müslüman, kimseyle küs kalmamalıdır. Hz. Peygamber (sav) hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır. “Birbirinizle ilginizi kesmeyiniz, sırt dönmeyiniz, kin tutmayınız ve hased etmeyiniz. Ey Allah’ın kulları, kardeş olunuz. Bir müslümanın, din kardeşini üç günden fazla terk edip küs durması helâl değildir.”[7]
Yine hadis-i şerifte “Her Pazartesi ve perşembe günü ameller Allah’a arzolunur. Din kardeşi ile arasında düşmanlık bulunan kişi dışında Allah’a şirk koşmayan her kulun günahları bağışlanır. (Meleklere) siz şu iki kişiyi birbiriyle barışıncaya kadar tehir edin”[8] buyrulur.
Dinimize göre, insanlarla barış içerisinde yaşamakla birlikte insanlar arası barışı sağlamak da müslümanın görevidir. Nitekim Kuran-ı Kerim’de Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Tüm mü’minler kardeştir. O halde her ne zaman araları açılırsa kardeşlerinizin arasını düzeltin.”[9]
İnsanların arasını düzeltmek, özellikle toplumun temeli ailenin üyeleri olan eşlerin arasını bulmak için söylenilen yalan haram değildir.[10] Hz. Muhammed (sav) “İnsanların arasını bulmak, insanları barıştırmak için yalan söyleyen kimse gerçekte yalancı değildir”[11] buyurmuştur.
Peygamber Efendimiz’in Müslümanları barıştırdığına dair birçok örnek bulunmaktadır. Evliliklerinin ilk yıllarında aralarında küçük çapta anlaşmazlıklar olan Hz. Ali ile Hz. Fatıma’nın[12] Allah Resulü aralarını bulmuştur.[13]Amr bin Avf oğulları arasında problem çıktığında Peygamber (sav) ve ashabı onların arasını bulmak ve barıştırmak için onların yanına gitmiştir.[14] Yine Kuba halkı birbirlerini taşa tutarak kavga etmişler bu durumu haber alan Allah Resulü yanında bulunan ashabına “ Oraya gidip onları barıştıralım” buyurmuştur.[15]
Müslüman hem Cenab-ı Allah’a hem de onun yarattıklarına karşı görevlerini yerine getirirse huzurlu olur. Huzurlu, kendisiyle barışık olan Müslüman da ailesiyle, komşusuyla, akrabalarıyla, insanlarla tartışmaz, kavga etmez. Yüce Allah ülkemize birlik beraberlik içerisinde huzur ve barış dolu günlerde yaşamayı nasip etsin!
[1] Bakara, 2/191
[2] Maide, 5/64
[3] Hac, 22/39
[4] Bakara, 2/194
[5] Vâkıdî, II, 757-758.
[6] Nisa, 4/90
[7] Buhârî, Edeb 57
[8] Müslim, Birr 36
[9] Hucurat, 49/10
[10] Tirmizî, Birr, 26
[11] Buhari, Sulh, 2, c.3, s.166
[12] Buhari , Edeb,113
[13] İbn Hacer, el-İsabe, VIII,59
[14] Buhari, Sulh, 1, c.3, s.165
[15] Buhari, Sulh, 3, c.3, s.166
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Barış gerçekten İslam’da esas kabul edilir. İslam, Arapça barış anlamına gelen “selam” kelimesinden türemiştir. Barış kavramı, İslami öğreti ve ilkelerde derin köklere sahiptir. İslam’da barışın önemini vurgulayan bazı önemli hususlar şunlardır:
Allah ile barış: İslam, gerçek barış ve sükunetin Allah ile derin ve samimi bir bağ yoluyla bulunabileceğini öğretir. Müslümanlar, O’nun iradesine boyun eğerek, O’na ibadet ederek ve O’ndan bağışlanma ve merhamet dileyerek Yaratıcılarıyla barışçıl bir ilişki kurmaya teşvik edilirler.
İç Huzur: İslam, dua, Allah’ı anma ve ilim arama gibi manevi uygulamalar yoluyla iç huzur ve dinginliğe ulaşılmasına vurgu yapar. Müslümanlar, kalplerini arındırarak, eksiklikleri için af dileyerek ve Allah ile güçlü bir bağ kurarak kendi içlerinde barışı geliştirmeye teşvik edilirler.
Başkalarıyla Barış: İslam, diğer insanlarla barış içinde bir arada yaşamayı ve uyumlu ilişkileri teşvik eder. Müslümanlar, dini veya etnik kökenleri ne olursa olsun başkalarıyla olan ilişkilerinde adalet, nezaket, merhamet ve adalet ilkelerini desteklemeye teşvik edilir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Selâmı yayın, yemek yedirin, aile bağlarını koruyun ve insanlar uyurken namaz kılın ki, selâmetle cennete giresiniz” (Tirmizî).
Şiddetin Reddi: İslam saldırganlığı, baskıyı ve şiddeti şiddetle kınar. Müslümanlara fiziksel, sözlü veya duygusal olarak başkalarına zarar vermekten kaçınmaları emredilmiştir. İslam, çatışmaları barışçıl yollarla, diyalog ve müzakere yoluyla çözmeyi teşvik eder. Meşru müdafaa veya masum hayatların korunması durumlarında savunma önlemlerine izin verilir, ancak aşırı veya haksız güç kullanımı kesinlikle yasaktır.
Adaletin Geliştirilmesi: İslam, toplumda barışı sağlamanın bir yolu olarak adalete büyük önem verir. Müslümanlar adaleti savunmaya, başkalarının haklarını savunmaya ve adil ve eşitlikçi bir toplum yaratmak için çalışmaya teşvik edilir. İslam, barışçıl bir sosyal düzen kurmak için baskı, eşitsizlik ve ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını teşvik eder.
Küresel Barış: İslam, milletler ve farklı geçmişlere sahip insanlar arasında barış, uyum ve işbirliği ile karakterize edilen bir dünya tasavvur eder. Müslümanlar, karşılıklı anlayışı teşvik ederek, diyaloğu teşvik ederek ve tüm bireylerin haklarına ve onuruna saygı duyarak küresel barış için çalışmaya teşvik edilir.
Özetle, barış İslam’ın temel bir yönü olarak kabul edilir. İç huzuru, Allah ile barışı, başkalarıyla barışçıl ilişkileri ve bireysel, toplumsal ve küresel düzeyde barışı teşvik etmeyi kapsar. Müslümanlar barış, adalet, merhamet ve bağışlama değerlerini kişisel yaşamlarında somutlaştırmaya ve dünyada barışın tesisine katkıda bulunmaya teşvik edilir.