Paylaş
islam’da helal ve haram
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Ticarette ve Kazançta “Helal ve Haram Bilinci”
islam dininde helal haram nedir
Yüce Dinimiz İslam, insan olarak bizleri, yaşadığımız dünya hayatında gerek maddi ve gerek manevi olarak ihtiyacımız olan her şeyi içinde bulunduran mükemmel bir dindir. Sadece ibadet hayatıyla sınırlı hükümler ihtiva etmemektedir. İbadet hayatıyla beraber günlük yaşantımızda dikkat etmemiz gereken ilkelerde İslam Dininde mevcuttur. Yeme-içme, giyinme, eğlence, aile hayatı, cinsel yaşam ve sosyal hayatla ilgili takınılması gereken tüm prensipler Dinin genel çerçevesi içinde yer almıştır. İnsan için çizilen bu çerçeve, insanın fıtratına ters olmayan bilakis destekleyen ve onu özellikle manevi anlamda güçlendiren değerler bütünüdür.
İslam dininin temel amacı; insanlara hayatı boyunca kılavuzluk etmektir. Dünya ve ahiret mutluluğunu amaçlayan dinimiz, insanları her türlü kötülük ve yanlışlıktan korumak, huzur içinde yaşamalarını temin etmek için bazı davranışları yasaklamış, bazılarını ise helal kılmıştır.
Allah’ın açıkça yasakladığı şeylere haram, yapılmasına izin verdiklerine de helal diyoruz. Örneğin, başkalarının malına, canına zarar vermek, hırsızlık yapmak, faiz alıp vermek, zina etmek yasaklanırken; ticaret, alış veriş yapmak ve evlenip yuva kurmak helal kılınmıştır. Başka bir ifade ile Allah’ın emir ve yasaklarına uymamak haram, yasaklamadığı konular ise helaldir.
Kur’an-ı Kerimde Yüce Allah, iyi ve güzel olan şeyleri Peygamberimiz (sav) vesilesi ile helal kıldığını, çirkin ve kötü şeyleri haram kıldığını bizlere şöyle bildirmektedir: “Onlara iyi ve temiz şeyleri helal, kötü ve pis şeyleri haram kılar.”[1] Ayet-i kerime haram kılınan şeylerde kötülük ve pislik olduğunu, helal kılınan şeylerde ise iyilik ve temizlik olduğu vurgulanmaktadır. Bir başka ayet-i kerime de ise Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “(Ey Muhammed!) Sana, kendilerine nelerin helâl kılındığını soruyorlar De ki: “Size temiz ve hoş olan şeyler… helal kılındı”[2] Diğer bir ayette de şöyle buyrulmaktadır: “ De ki: Allah’ın, kulları için yarattığı ziyneti ve temiz rızkı kim haram kılmış? Bunlar, dünya hayatında mü’minler içindir Kıyamet gününde ise yalnız onlara özgüdür. İşte bilen bir topluluk için ayetleri ayrı ayrı açıklıyoruz ”[3]
Yüce dinimiz İslam, haram ve helal konusunda açık ve değişmez evrensel ilkeler koymuştur. Peygamber Efendimiz (S,A,V.)’de haram ve helal hususunda takınmamız gereken tavrı bize bildirmiştir.
Hz.Peygamber (SAV)’in helal ve haram konusundaki dikkat çekici şu uyarılarıyla son veriyorum: ”Şurası muhakkak ki; haramlar apaçık bellidir. Helaller de apaçık bellidir. Bu ikisi arasında (haram veya helal olduğu) şüpheli olanlar vardır. İnsanlardan çoğu bunları bilmez..Bu durumda kim şüpheli şeylerden kaçınırsa dinini de ırzını da muhafaza etmiş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse harama düşmüş olur. Tıpkı koruluğun etrafında sürüsünü otlatan çoban gibi ki; her an koruluğu düşebilecek durumdadır. Haberiniz olsun, her hükümdarın bir koruluğu vardır.Allah’ın koruluğu da haramlardır.Haberiniz olsun bedende bir et parçası var ki eğer o sağlıklı olursa bedenin tamamı sağlıklı olur.Eğer o bozulursa bedenin tamamı bozulur. Haberiniz olsun bu et parçası kalptir.(4)
Hz.Ebu Hureyre (r.a) anlatıyor: Resulullah (sav) buyurdular ki;” Öyle devir gelecek ki insanoğlu aldığı şeyin helalden mi, haramdan mı olduğuna hiç aldırmayacak, böylelerinin hiçbir duası kabul edilmez.”(5) Yine Hz.Ebu Hureyre (r.a) anlatıyor:”Resulullah (sav) bir gün şöyle hitap etti: ”Ey insanlar Allah Teala temizdir, temizden başka bir şey kabul etmez. Allah’ın mü’minlere emrettiği şeyler, peygambere emretmiş olduklarının aynısıdır. Nitekim Allah Teala “Ey Peygamberler, temiz helal şeylerden yiyin, Salih amel işleyin, Çünkü ben yaptıklarınızı hakkıyla bilirim.”(6) Mü’minlere de “Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz ve helal olanlarından yiyin”(7) diye emretmiştir.Sonra bir yolculuğu çıkan ve yolculukta başına birçok sıkıntı gelen saçı başı dağınık, toz toprak içinde kalan ve elini semaya kaldırıp:”Ey Rabbim, ey rabbim” diye dua eden bir yolcu zikredip dedi ki; ”Bu yolcunun yediği haram, içtiği haram, giydiği haramdır ve haramla beslenmektedir.Peki böyle bir kimsenin duasına nasıl icabet edilir” (8) buyurdular.
——————
[1] Araf;157
[2] maide;4
[3] Araf suresi;32
4-Buhari İman 39
5-Buhari Büyu 7, 23
6-Mü’minun Suresi 51
7-Bakara 172
8-Müslim Zekat 65
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
HARAM VE HELAL BİLİNCİ
Yüce Allah, insanoğluna sayılamayacak kadar çok nimet bahşetmiştir. Bu nimetlerin en önemlilerinden birisi de iyiyi kötüden, faydalıyı zararlıdan ayırt edebilme yeteneği anlamına gelen akıldır. İnsanoğlu aklı sayesinde, dinimizin temel gayesi olan dünya ve ahiret mutluluğuna ulaşır. Dinimiz ise bu hedef doğrultusunda helal ve haram sınırını belirlemiştir.
Kelime olarak ‘’yasak, memnu‘ ’’ anlamına gelen haram, dini bir terim olarak, kesin bir delille, açık bir şekilde yapılmaması istenen fiildir. Helal ise, dinen yapılması veya yenip içilmesi yasaklanmayan, serbest bırakılan şey demektir. Yüce Allah; kitaplar ve peygamberler vasıtasıyla haram ve helali bildirmiş, helal olan şeylerden istifade etmeyi, haramlardan kaçınmayı emretmiştir. Bir ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır: “Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve temiz olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır.” [1]
Helal ve haram kılma yetkisi Allah’a aittir. Kendi zannımızca, bilmediğimiz şeyler hakkında “şu helaldir” veya “şu haramdır” dememiz yasaklanmıştır. Bu husus ile ilgili bir ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır: “De ki: Allah`ın size indirdiği rızkın bir kısmını haram, bir kısmını helal kıldığınızı görmüyor musunuz?` De ki: `Size Allah mı izin verdi, yoksa Allah`a karşı yalan mı uyduruyorsunuz?” [2] Diğer bir ayette ise: “ De ki: Allah’ın, kulları için yarattığı ziyneti ve temiz rızkı kim haram kılmış? De ki: Bunlar, dünya hayatında mü’minler içindir. Kıyamet gününde ise yalnız onlara özgüdür. İşte bilen bir topluluk için ayetleri, ayrı ayrı açıklıyoruz.’’ [3] Görüldüğü üzere bu ayet-i kerimeler bizlere helal olan bir şeyi haram, haram olan bir şeyi de helal kılma yetkisini vermemektedir. Bu konuda bizlere düşen görev ise nelerin helal, nelerin haram olduğunu öğrenip Allah ve Resulü’nün emrine teslim olmaktır.
Helal ve haram tabirleri, başta ibadet hayatımız olmak üzere alış-veriş, komşuluk hakları, aile hayatımız gibi pek çok alanda kullanılmaktadır. Helal ve haram bilinci; ahlaki değerler ve erdemlerle donanmış bir insan modeli ortaya çıkarmayı ve başta insanlar arasında olmak üzere her alanda hak ve hukukun gözetilmesini hedeflemektedir. Böylece bu hasletlere sahip olan insanlar bir taraftan hayatın bütün alanlarında iyilik, doğruluk, istikamet ile helal kazanç elde etmeye çalışırlarken; diğer taraftan da toplum huzurumuzu bozan gıybet, iftira, dedikodu, insanların gizli hallerini araştırma, yetim malı yeme, faiz, hırsızlık, gasp, kumar, kamu mallarını zimmete geçirme, adam öldürme, komşularına ve din kardeşlerine eziyet etme gibi dinimizin yasak kıldığı davranışlardan uzak dururlar.
Peygamber Efendimiz(s.a.v.)’in konumuz ile ilgili bir hadis-i şerifi ile bitirmek istiyorum. ’’Şurası muhakkak ki, haramlar apaçık bellidir, helaller de apaçık bellidir. Bu ikisi arasında şüpheli olanlar vardır ki insanlardan çoğu bunları bilmez. Kim şüpheli şeylerden kaçınırsa dinini de haysiyetini de korumuş olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse harama düşmüş olur, tıpkı koruluğun etrafında sürüsünü otlatan çoban gibi ki her an koruluğa düşebilecek durumdadır.” [4]
Rabbimiz bizlere helallerinden istifade etmeyi, haramlarından kaçınmayı, nasip eylesin.
———————–
[1] Bakara 2/168.
[2] Yunus 10/59
[3] Araf 7/32
[4] Buhari, İman 39