Paylaş
İslamda içki ve kumarın yasaklanması
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
İçki Ve Kumar
SORU: İslâm içki ve kumarı haram mı kılmış yoksa sadece nehy mi etmiş?
CEVAP: Allah Teâlâ içki ve kuman, açık ve kati olarak müslümanlara haram kılmıştır. Bu Kur’an ve sünnetin kesin hükmüyle sabittir. Her sarhoş edici, aklı örtücü, aklı dumanlayıcı şey hamrdır (içkidir). İçki insanı rüştden ve aklı selimden uzaklaştırır. Kumar da bütün çeşitleriyle haramdır. İçki ve kumar Maide suresinde kesinlikle haram kılınmıştır:
Ey iman edenler! Şarap kumar, dikili taşlar (putlar), fal okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. (Maide/90)
Ayette geçen rics haram, kötü fiil, pislik, küfür ve lanet demektir. Allah putların da birer pislik olduğunu söyleyerek şöyle buyuruyor:
O halde pis putlardan ve yalan sözden sakının! (Hac/30) Allah münafıkların da pislik olduklarını söylüyor:
Kalplerinde hastalık (kâfirlik ve münafıklık) olanlara gelince onların da inkarlarını (pisliklerini) büsbütün artırır. Ve onlar kâfir olarak ölürler. (Tevbe/125)
“Uzak durun” emri ondan kaçmayı, onu kullanmamayı gerektirir. Bu da gösteriyor ki içki ve kumar kesin bir şekilde haram kılınmıştır.
Kur’an-ı Kerim içkiyi kesin olarak haram kılarken, onda çok büyük kötülükler olduğunu, yanısıra bazı faydaların da bulunduğunu dile getiriyor.
Kur’an içkiyi tedricen haram kılmıştır. Önce içkiliyken namaza yaklaşmamayı emretmiştir. Namaz vakitleri birbirine yakın olduklarından genellikle içki içen kişi onun tesirinden kurtulup namaza gitme fırsatını bulamaz.
Rivayetlere göre Hz. Peygamber (s.a) Medine’ye vardığı zaman Medinelilerin içki içip kumar oynadıklarını gördü. Peygamber’e bunların hükümlerini sordular. Allah şu ayeti indirdi:
Sana şarap ve kumar hakkında soru sorarlar. De ki: “Her ikisinde de büyük bir günah ve insanlar için bir takım faydalar vardır. Ancak her ikisinin de günahı faydasından daha büyüktür.” (Bakara/219)
Bir kısım insanlar bu ayete rağmen, içkinin haram kılınmadığı düşüncesiyle içki içmeye devam ettiler. Birgün ensardan biri müslüman-lara akşam namazını kıldırdı, Kur’an-ı Kerimi hep galat (yanlış) okudu. Allah (c.c) şu ayeti indirdi.
Ey iman edenler! Siz sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar…namaza yaklaşmayın! (Nisa/43)
Hz. Ömer b. Hattab şöyle dua etti: Allah’ım! İçki hakkında kesin bir hüküm ver. Çün,kü o malı ve aklı gideriyor.
Sonra bunun üzerine içki ve kumarı kesin olarak yasaklayan ayet-i kerime nazil oldu:
Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal okları birer şeytan işi pisliklerdir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa ere-sınız.
Şeytan içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi? (Maide/90-91)
Ayeti işiten Hz. Ömer ‘Vazgeçtik ya rabbi vazgeçtik ya rabbi’ dedi… ‘Vazgeçtiniz değil mi?’ demek tehdit ifade eden bir sorudur. Bu ayetlerden sonraki ayet de bunu teyid ediyor:
Allah’a itaat edin Rasûl’e de itaat edin ve (kötülüklerden) sakının! Eğer (itaattan) yüz çevirirseniz bilin ki Rasûlümüzün vazifesi apaçık duyurmak ve bildirmektir. (Maide/92)
Hz. Peygamber de içkiyi yasaklamış ve onu bütün kötülüklerin anası olarak vasıflandırmıştır. Onun dert olduğunu hiç bir zaman ilaç olmadığını söylemiştir.
Her sarhoş eden şey hamr’dır. Her hamr da haramdır.
Çoğu sarhoş edenin azı da haramdır.
Allah içkiyi, onu içeni, sunucusunu, alıcısını, onu üzümden sıkanı, onu taşıyanı lanetlemiştir.
İslâm, şarabı haram kılmıştır. Çünkü içki malın telef olmasına, sıhhatin gitmesine, aklın yok olmasına, ciğer ve böbreklerin hastalanmasına sebebiyet verir. Ayrıca içkiyi devamlı kullanan kişiler felç olmak, erken ihtiyarlamak, asap ve akli melekesinin zayıflaması gibi tehlikelerle karşı karşıyadır. Bir Alman tabip şöyle diyor:
Meyhanelerin yansını kapatın, ben de size hastanelerin ve zindanların sayısını yarıya indirmeyi garanti edeyim.
Kumar da içki gibidir. Kumar da malın zayi olmasına, insanların atalete sürüklemesine sebep olur. Kumarda olan tehlike içkide olan tehlikeden daha az değildir. İkisi de pislikte ve zararda eşittirler. İçki satışına müsaade eden bazı hükümetler, kumarın bazı kısımlarına müsaade vermezler. Onu oynayanı cezalandırırlar. Bu devletler şahsi hürriyetten yana olduklan halde böyle bir yola baş vuruyorlar. Kumarın faydası vehmî, zararı ise hakikidir. Kumar oynayan kişi kendi elinde olan hakiki malını, vehmî bir mala verir. Zarar ve ziyana mukabil onun elinde bir zerre ağırlığı kadar bir tercih yoktur. Elindeki malı zayi eden cahil, elde olmayan vehmî bir mala kafa takar, böylelikle aklını ve fikrini bozar. Bundandır ki bir çok kumarcı kendini öldürür, veya zillet ve meskenet içinde bir hayata razı olur.
Bazı müfessirler şöyle bir hâdise anlatırlar: Oğlu kumara alışan bir baba, bütün çabalarına rağmen onu kumar illetinden kurtaramaz. Birgün oğluna şöyle der: “Ey oğlum! İlla da kumar oynayacaksan, şehrin en büyük kumarcısını bul da bari onunla kumar oyna!” Çocuk babasının ölümünden sonra şehrin en büyük kumarcısını aradı. Onu yıpranmış, düşük bir ihtiyarın yanına götürdüler. Elbiseleri yırtılmış, sıhhati gitmiş, halinden şikayetçi bir ihtiyar. O zaman çocuk babasının vasiyetini anlar. O gözüyle kumarcıların vardıkları noktayı görür. Kumardan vazgeçer.
Yine bir kısım müfessirler şöyle demişlerdir: İçki ve kumara alışanlar onları kolay kolay terkedemezler. Onların belasından kurtulamazlar. Çünkü içki insanların damarlarında bir tesir bırakır; insan tekrar tekrar onu içmek ister. Çünkü o uyardıktan sonra bir gevşeklik meydana getirir. Bu da onu tekrar almaya sevkeder. Sarhoş kendine geldikten sonra, -içinde bulunduğu durumdan uzaklaşmak düşüncesiyle- tekrar sarhoş olmak ister. O böylelikle artık içkinin esiri olur. Kumarcı da böyledir. Kazandıkça daha çok kazanmak ister. Zarar ettikçe de zararını telafi etmek ister. Onun idrak ve aklı yavaş yavaş gider. Hatta vehmî olan bu isteğin karşısına çıkmak imkansız hale gelir.
İşte bu sebeplerden dolayı içki ve kumar, İslâm’da kesin bir şekilde haram kılınmışlardır. Hakka iftirada bulunup da bunların kesin olarak haram kıhnmackğını söyleyenler, münker bir şey söylüyorlar ve Allah’a iftirada bulunuyorlar. Eğer dileseydi bütün insanları hidayete erdirme kudretine sahip olan Allah ne yücedir.
BENZER KONULAR
- Osmanlıda Meyhaneler İçki vb. Nasıldı ?
- İçki içtim pişmanım nasıl tövbe edeceğim?
- Yurt Dışında içkili restoranda çalışmak
- İçkili Yerden Alışveriş Yapmak Caiz mi?
- Dinimizde içki içen kocaya nasıl davranmalı
- Tümünü görüntüle.
Answers ( 2 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
İÇKİ VE KUMAR ŞEYTAN İŞİDİR
Dinimiz İslam, dünya ve ahiret mutluluğunu engelleyen, kişisel, ailevî ve toplumsal huzursuzluklara yol açan, başta alkol, uyuşturucu ve kumar olmak üzere her türlü zararlı alışkanlıkları yasaklamıştır.
Kimi zaman taklit, özenti, kötü arkadaş ve mutsuzluk sebebiyle, kimi zaman da “bir defa denemekle bir şey olmaz” sözüyle insan kötü alışkanlıklar kazanabilmektedir. İçki ve uyuşturucu gibi maddelerin en önemli özelliklerinden birisi, az miktarda almsalar bile zamanla alışkanlık yapmalarıdır. Ne yazık ki, günümüzde alkol ve uyuşturucu felaketi her gün biraz daha yaygınlaşmaktadır. Kumar hastalığının ilk basamağı niteliğinde olan ve çeşitli oyun âletleri ile şans oyunlarının oynandığı salonların sayısı çığ gibi büyümektedir. Bu salonlarda gençler, her gün başta kumar ve uyuşturucu kullanımı olmak üzere çeşitli kötü alışkanlıklara kapılabilmektedir.
Yapılan araştırmalara göre; cinayetlerin %85’i, şiddet olaylarının %50’si, trafik kazalarının %60’ı, eşlere uygulanan şiddetin %70’i, akıl hastalıklarının %40’ınm sebebi alkollü içkilerdir.
Yüce Rabbimiz Ayette meâlen şöyle buyurmaktadır. “Ey iman edenler! (aklı örten) içki (ve benzeri şeyler), kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz” (i) Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) de bir hadisi şerifinde; “Her sarhoş edici içkidir ve her sarhoş edici içki ise haramdır. Kim dünyada içki içer ve tövbe etmeden ölürse, âhiret içeceklerinden içemez” (2) buyurmaktadır.
Kumar oynamak , Allah’ın verdiği çeşitli nimetleri zararlı bir şekilde kullanmamıza neden olmaktadır. Bünyedeki enerjiyi iyi ve yararlı şeylerde değil, kötü ve zararlı yönde harcamaktır. Düzenli bir hayatı, düzensiz bir hayata çevirmek, toplumun temel taşı olan aile ocağını yıkmak ve dağıtmaktır. Aile fertlerinin nefretini kazanmak ve onlara kötü örnek olmaktır. Sosyal hayatı temelinden sarsmak, çalışma hayatını ve helal kazancı baltalamak, tembelliği ve miskinliği hayata hâkim kılmaktır. Rahmetten, bereketten, huzurdan, mutluluktan uzak kalıp; şeytanî arzularla yaşamaktır.
Kumar, insana yaratıcısını unutturan, namaz kılmaktan alıkoyan, tembelliğe sürükleyen, çalışma gücünü yok edip insanlar arasına kin ve düşmanlık saçan haksız bir kazanç yoludur. Bu nedenlerden dolayı, fert ve toplum hayatında unutulmaz yaralar açan kumarın her türlüsü dinimizde haram kılınmıştır.
Cenab-ı Hak, Kur’an-ı Kerimde bunu şöyle açıklar: “Şeytan, içkide ve kumarda ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmak ve namazdan alıkoymak ister.” (3)
Unutulmamalıdır ki, bütün şans oyunları başlangıçta eğlenmek ve vakit geçirmek için oynanır. İnsan kazandıkça; kazanma zevki ve hırsı için, kaybettikçe ise; kayıplarını tekrar kazanmak için oynar. Her şeyini kumarda kaybeden, nesi varsa satan ve kumara yatıran, bütün ömrü sefalet içinde geçen, eşini ve çocuklarım mahveden kumarbazların, başlangıçta kumara bir eğlence gözü ile baktıkları unutulmamalıdır.
O halde, hem Allah’ın gazabını, hem de toplumun nefretini celbeden, Allah’ın haram kıldığı bu gibi kötü alışkanlıklardan uzak duralım ve çevremizi de uzak tutmaya çalışalım.
1-Maide, 5/90. 2-Müslim,Eşribe,73 3-Maide, 5/91
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
İçki ve kumar iki büyük günah. insanları huzursuz ve mutsuz etmek için iki büyük şeytan işi