İslamda israf nedir ?

Yüce Allah yeryüzündeki her şeyi, insanın hizmetine sunmuştur. Yer altı ve yerüstü kaynaklarımız, denizlerimiz, akarsularımız, hepsi; bize birer nimet olarak emanet edilmiştir. Tüm bu doğal kaynaklarımız, bilinçsiz ve dengesiz   kullanıldığında insanlık ciddi tehlikelere maruz kalır. Bu tehlikelerden en ciddi boyutta olanı suyun, sorumsuzca kullanılması sonucu kuraklık ve susuz bir geleceğin kapımızda olmasıdır.

Susuz yaşam mümkün değildir. Susuz bir tarım, susuz bir sanayi, susuz bir hayvancılık düşünülemez. Rabbimizin bize verdiği her nimetten sorguya çekileceğiz.[2] İnsan üzerinde yaşadığı dünyanın da hukukuna riayet etmelidir. Sınır tanımayan hırslarımız, gelecek nesillerin dünyalarını tüketir hale geldi. Her şeye sadece kendi menfaatimiz cihetinden bakar olduk. Suyu, faturası ödenen bir değer zihniyetiyle kullanır olduk. Gün gelip israfın faturasının ateş olabileceğini unuttuk.

Tarım alanında da suyun bilinçli kullanılması zaruridir. Şu husus unutulmamalıdır ki; Tarımda fazla sulama, fazla ürün almak değildir. Aksine fazla sulama, toprakların tuzlulaşmasına, çoraklaşmasına ve taban suyunun yükselmesine sebep olmaktadır. Ülkemiz su zengini bir ülke değildir. Gelecek nesillerimizi de düşünerek kaynaklarımızı dikkatli kullanmalıyız. Yüce Rabbimiz, yeryüzünü ve ondaki nimetleri, ihtiraslarımız için değil, ihtiyaçlarımız için bahşetmiştir. Nimetin kadrini bilmek gerekir. Ve gerçek şükür de budur. Kadri bilinmeyen nimet sahibinin elinden alınır. Ve onunla imtihan edilir.

Bizler, rabbinin ve yarattıklarının hukukuna son derece duyarlı bir peygamberin ümmetiyiz. “Bir nehir kıyısında bile olsa abdest alırken suyu ölçülü kullan.[3]” diyen bir Peygamberin ümmetiyiz. Elimizdeki nimetin bol olması onu saçıp savurmamızı meşru kılmaz. İnsanlığın yolu orta yoldur. Ayet-i kerime’de “Saçıp savuranlar şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı nankörlük etmiştir.[4]” buyrulmaktadır.

İsraf, bir şeyi sorumsuzca, hoyratça kullanmaktır. İsrafın zararı, sadece müsrife değildir. Bir toplum, bir gelecek zarara uğratılmış olur. Müsrif, mülkün gerçek sahibini unuttuğu için, unutulmaya mahkûmdur. Müslüman, yaşamak için tüketir. Tüketmek için yaşamaz. Hadis-i Şerif’te “İktisat eden darda kalmaz.[5]” buyrulmuştur.

Güzel yurdumuzda, refah içinde yaşmak istiyorsak, bizden sonrakilere bolluk, bereket bırakmak istiyorsak, suyu bilinçli kullanmalıyız. Sulama konusunda çok dikkatli olmalı ve tarım teşkilatlarına danışıp onların teknik görüşlerini almalı ve alınan bilgiler de eş-dost ve komşularla paylaşılmalıdır. İhtiyacımızdan fazlasını tüketmek,  bencilliktir, başkasının hakkını görememektir. İnsan iç dünyasındaki boşluğu tüketerek değil, üreterek ve başkalarına faydalı olarak doldurmalıdır. Su israfı hayat kalitemizin israfıdır.

[4] Tekasür, 8

[4] İbn mace,Taharat,48

[4] İsra,27

[5] Ahmed b.Hanbel,1,447

Benzer Konular:

• Dinimize göre israf nedir Çeşitleri Nelerdir
• Tüketim Ahlakı, İsraf Ve İktisat
• İsraf Ve Lüks Tüketim
• İsraf Haramdır
• İsraf Ve Cimrilik
• Tümünü görüntüle.