İslamda Kadın hakları

Question

DİNİMİZDE KADIN HAKLARI

islamda kadin haklari

 

Kâinatın en seçkin varlığı insandır. Kelime olarak insan, kadın ve erkek cinsinin ortak adıdır. Her ikisi de bir erkek ve bir kadından yaratılmıştır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de “Ey İnsanlar! Şüphe yok ki, biz sizi, bir dişi ve bir erkekten yarattık…” (1) buyrularak bu gerçeğe vurgu yapılmaktadır.

Kadın ve erkek arasında biyolojik farklılıklar vardır. Bu farklılıklar, Allah katında bir üstünlük veya eksiklik ifade etmez. Üstünlük ancak takva sahibi olmaya bağlıdır.(2) Bu hakikati, ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerde bulmaktayız. Fakat; erkekle eşit konumda yaratılan kadın, Hak Dinlerden uzaklaşan toplumlarda sürekli ezilmiş, hakaretlere maruz kalmıştır. Kalplerdeki katılığın zirveye çıktığı cahiliye döneminde, bazı kabilelerin kız çocuklarını diri diri toprağa gömmeleri bunun en açık göstergesidir. Bu durum Kur’an-ı Kerim’de şöyle ifade edilmektedir. “Onlardan biri, kız ile müjdelendiği zaman içi öfke ile dolarak yüzü simsiyah kesilir! Kendisine verilen kötü müjde(!) yüzünden halktan gizlenir. Şimdi onu, aşağılanmış olarak yanında tutacak mı, yoksa toprağa mı gömecek? Bak, ne kötü hüküm veriyorlar!” (3)

İslamiyet’le birlikte kadın toplumda hak ettiği değeri almıştır. Kadının konumundaki bu değişiklik, Kur’an-ı Kerim’de birçok ayette ifade edilmektedir. Yüce Dinimiz İslam, kadın ve erkek arasında hiçbir ayrım yapmamış, ilahi emir ve yasaklara muhatap olmada onları eşit tutmuştur.
Kadınlara karşı yapılacak muamele konusunda bizim için en güzel örnek Sevgili Peygamberimizdir. O, kadınlara sert muamelede bulunmamış, onlara karşı her zaman güler yüzlü olmuş, sevgi, saygı ve anlayış göstermiştir. Hz. Peygamber(s.a.v), bir hadis-i şerifte “Müminlerin iman bakımından en mükemmeli, ahlakı en güzel olanıdır, hayırlılarınız da kadınlarına karşı iyi davrananlarınızdır.”(3) buyurmaktadır.

O halde; Rabbimizin bize birer emanet olarak verdiği kadınlarımıza sahip çıkalım. Dinimizin kadınlara verdiği değeri unutmadan, onlara karşı davranışlarımızı yeniden gözden geçirelim.
Peygamberimizin veda hutbesinden bir bölümle bitirmek istiyorum.“ Ey İnsanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah’tan emanet olarak aldınız; onların namuslarını ve iffetlerini Allah adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi, onlarında sizin üzerinizde hakkı vardır…” (3)

—————————–
1- Hucurat, 49/13.
2- Hucurat, 49/13.
3- Nahl, 16/58-59.
3- Tirmizi, Rada, 11
4- Veda Hutbesi.

BENZER KONULAR:

islâm’da evlilikte kadının hakları

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answers ( 2 )

    1
    2020-11-06T09:46:15+03:00

    Rasulullah (sav) öteden beri ezile gelen kadınları ezilmekten koruyacak tedbirler almış, uyarılarda bulunmuş, hatta savaş ortamında bile kadınlara bir zarar gelmeyeceğini vaat etmiştir.

    En iyi cevap
    1
    2022-08-09T18:09:27+03:00

    İSLAM’DA KADIN HAKLARI

    Yüce Rabbimiz, varlıkların en şereflisi olan insanı, bir erkek ve bir dişiden yaratmıştır. Kadınlar, toplumun temel taşı olan ailenin en önemli parçası, şefkatli bir anne, saygıdeğer ve sabırlı bir hayat arkadaşı ve geleceğin anneleri olacak kızlarımız; olarak hayatımızın vazgeçilmez bir parçasıdır. Bu bakımdan kadın ve kadın hakları Dinimizde önemli bir yere sahiptir.

    Dinimiz, kadın hakları üzerinde titizlikle durmuş ve kadını, hiçbir nizam ve sistemin veremediği müstesna bir makama sahip kılmıştır. [1] Kadın, İslam sayesinde kendisini basit bir madde ve eşya gibi gören, insan olup olmadığını bile sorgulayan, kendi heves ve menfaatlerini gerçekleştirmek için araç olarak kullanan sistemlerin esaretinden kurtararak layık olduğu yer ve makama kavuşmuştur. Nitekim Yüce Rabbimiz:“Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de O’nun delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.”[2]buyurarak kadının önemini ifade etmiştir. Başka bir ayet-i kerimede ise:“Erkeklerin kadınlar üzerinde hakları olduğu gibi, kadınların da erkekler üzerinde hakları vardır.”[3] buyrularak kadın haklarının önemine vurgu yapılmıştır. Sevgili Peygamberimiz (S.A.V) : “Kadınların haklarını yerine getirme hususunda Allah’tan korkunuz! Zira siz onları Allah’ın bir emaneti olarak aldınız.”[4] buyurarak kadın haklarına büyük önem vermiş ve bu konuda başta biz ümmeti olmak üzere tüm insanlığa örnek olmuştur.

    Dinimiz, kadınlara her alanda kendilerini ifade ve ispat etme hakkı tanımıştır. Müslüman Kadın, bireysel ve toplumsal hayatta her zaman söz ve hak sahibidir. İslam Tarihini incelediğimiz zaman İslam’ın ilk yıllarından itibaren kadınlar, dine sahip çıkmışlar, bizzat tebliğ ve davet çalışmalarına iştirak etmişlerdir. Mekke’de ilk dönemlerde erkeklerle beraber aynı ortamlarda bulunmuşlar, vahiy dinlemişler, beraberce ibadetler yapmışlar; hatta Mescid-i Nebevinin bir kapısı hanımlara tahsis edilmiştir. Kadınlar rahatlıkla mescide giderek Efendimizi (S.A.V) dinlemişler, anlayamadıkları konuları tekrar tekrar sormuşlardır. Bunun yanında yine bu dönemde hanımlar, eğitim ve öğretim işlerinde de büyük hizmetler ifa etmişler; okuma ve yazmayı bilenler, bilmeyenlere öğretmişler, evlerini bir nevi okul haline getirmişler; Peygamberimizden (S.A.V)  sonra bilhassa Peygamber hanımı olan annelerimiz, Müslümanların dini problemlerini çözen bilirkişiler olarak toplumda etkin kişiler olmuşlardır.[5]  Hanımlar, evlenirken eş seçiminde istemedikleri bir şeye zorlanmamışlardır. Nikâhlarında mehirler belirlenmiştir. Aile hayatı tahammül edilemeyecek bir duruma geldiğinde boşanma hakkı ve boşanma sürecinde özgür irade ve kolaylıklar sunulmuştur. Aynı zamanda mülk edinme ve mülklerinde tasarruf etme hakkı verilmiştir.[6]

    Rabbimizin bizlere Mukaddes bir emaneti olan kadınların haklarına saygılı olmalıyız. Kadın haklarını savunma adı altında onları kötü amaçlarına alet eden, bireysel hataları İslam’a mal ederek Dinimize saldıran kimselere karşı uyanık olmalıyız. Kadınlara dinimizin vermiş olduğu hakları anlatmalı ve en önemlisi onların iyi bir eğitim almalarını sağlamalıyız. Her konuda olduğu gibi Kadın hakları konusunda da Peygamberimizi örnek almalıyız.  Eşlerine karşı daima sevgi, saygı, hoşgörü ve anlayış göstermiş, el bile kaldırmamış; onlara hiçbir zaman kaba davranmamış; hep güler yüzlü olmuş bir yüce Peygamber’in (S.A.V) ümmeti olduğumuzu unutmamalıyız. Müslüman bireyler olarak Rabbimizin kadınlara vermiş olduğu hakları savunan ve ailemizden başlayarak bu hakları uygulamaya gayret eden kimseler olmalıyız. Hutbemi Peygamberimizin (S.A.V) bir Hadisiyle bitiriyorum: “Sizin en hayırlınız hanımına karşı en iyi olandır”[7]

    [1] islamustundur

    [2] Rum,30/ 21

    [3] Bakara, 2/228

    [4] Veda Hutbesi, Sahih-i Müslim, Hac, H.No: 1218

    [5] İslam Tarihi, Asım Köksal, Dar-ul Kitap, E-Kitap

    [6] İbrahim Cemal, Müslüman Kadının Fıkıh Kitabı, terc. Beşir Eryarsoy, İstanbul 1987, s. 450

    [7] Tirmizi, Radâ, 11; İbn Mace, Nikâh, 50

Cevapla