Dinimizde Kadının Çalışması

Kadınların işyeri açması günah mı

İslam, esas itibariyle kadına tabii bir vazife vermiştir. Bu da evin iç idaresi ve çocuk terbiyesidir. Kadın bir genç kız olarak aile olmak için hazırlık yapar. Bir eş olarak evine, kocasına ve çocuklarına aittir. O evinin efendisi, idarecisi ve kraliçesidir.

Evinden ve aile muhitinden uzaklaşan kadın ya kadınlık vasıfları kaybeder veya iş yerini ve memuriyet vazifesini ev muhitine çevirir.

Kadın ev ve aile muhitinden uzaklaştıkça evlilik bağları da gevşemektedir. Yirmi dört saatin mühim bir kısmını başkalarının emri ve kumandası altında çalışmakla geçiren, hayat mücadelesinin dalgaları arasında yıpranan nârin yapılı ve ince ruhlu kadın yavaş, yavaş hırçınlaşmakta ve sinirlenmektedir. Kimseye minnet edecek değildir. Kendi ekmeğini kendi eliyle kazanmaktadır. İstediği zaman eve gelir. İstediği zaman çıkar, arzu ettiği meclis ve eğlencelere iştirak eder.

Şu bir gerçek ki fitratı/ Yüce Yaratıcının koyduğu yaratılış kurallarını değiştirmeye kalktığımız an bir bütün olarak toplumun tüm bireyleri zarar h çıkmaktadır.
Bu gün iş ve memuriyet hayatının her alanına girmiş olan kadın maale sef anne olduğunu unutmuştur. Sabahın erken saitlerinde otobüs kuyruk larında sıra bekleyerek, koşturmaca iş yerine yetişmeye çalışırken çektiği sıkıntılar ve yine dönüşte ayakta, büyük kentlerin trafik sıkışıklığında kat landığı eziyetler ona bir hiç gelmektedir. Çünkü o evinden bir kez çıkmıştır. Artık ona en zor gelen görev evinde oturması, çocuklarının eğitim ve ter biyesiyle uğraşmasıdır.

Kapitalizm insanı ticaret metal olarak kullanmayı en üst seviyede kadın ticareti ile gerçekleştirmektedir. Kadın modern kapitalizmin vazgeçilmez bir sermayesi haline getirilmiştir. Çiklet reklamından, uçak reklamına kadar kadın vücudunun âlet edilmediği reklam hemen hemen yok gibidir. Binaenaleyh kadın evinden, ahlakından, tabiatından ve kıyafetinden soyunmadan bu kirli işleri yapması mümkün değildir.

Kadınlarımız eskiden yalnız anne, bacı veya eşti. Şimdi onların bir kısmı çağdaş köle. Türkiyenin en ünlü, en itibar gören kadınları, bilgisiyle, sanatıyla, çocuklarını yetiştirmedeki becerisiyle, güzel ahlakıyla örnek olmuş kadınlar değil artık. Magazin dünyasının “en ünlü” yaptığı ve toplumun sürekli ilgisini üzerinde yoğunlaştırdığı kadınlar sahne dünyasın dan seçilmektedir. Zaten bütün dünyada kadınları fuhuş metai olarak kul lanmak için sinema, tiyatro ve sahne kullanılmaktadır.  Bu “ünlü” ler den birinin kendini ve çevresini değerlendiren ibret verici sözleri:

“Ahu Tuğba olarak ben artık çok hissizleştim. Yani kadınlık duygularım öldü benim. Gece âleminden adam çıkmıyor. Böyle alnının teri, elinin bileğiyle akşam karısının yanına gelecek, saygı gösterecek, sevgi gösterecek, artık bizim âlemimizde ölmüş bunlar. Kim kimin karasıyla, kim kimin erkeğiyle belli olmayan dejenere bir âlem. Zaten satış sermayesi olmuşuz gazinolarda. Gazinolar büyük tahribat yaptı bende. Evde yaşamayı, ev kadını olmayı korkunç istedim. Tek idealimdi.”

Kadınların çalışması konusu, Türkiye’de batıya benzeme eğiliminin göstergelerinden olagelmiştir. Son yıllarda artan bir şekilde kadın çalışma hayatına girmiştir. Devlet politika erkeği geçimini tek başına sağlayamaz
seviyede tutmak esası üzerine bina edilerek, kadınların çalışması bir zorunluluk olarak kabul ettirilmek istenmektedir. Neticede işsizlik yaygın laşmakta, bir tarafta diplomalı işsizler diğer tarafta çalışma hayatına katkı uğruna evinden ve çocuklarından koparılan kadınlar Türkiye’de sosyal hayatın düğümlenmesine doğru gidişin belirtileri olmaktadırlar.

Kadın Çalışmak Zorunda mıdır?

Kadının çalışma hayatına girmesi ile birlikte ne tür olumsuzlukların ortaya çıktığını inceledikten sonra şimdi de islamda kadının çalışma mecburiyetinin olup, olmadığına bakalım.

Kur’an ve hadislerde kadının evlenmeden önce ve evlendikten sonra nafakasının kime ait olduğu açık bir şekilde yazılıdır. Şimdi sırasıyla bun lan inceleyelim.

a) Eşlerin Nafakası

Evli olan kadınların nafakaları kocalarına aittir. Kadın ister zengin, ister fakirolsun durum aynıdır. Bu nafakayı kadının yiyeceği, giyeceği ve meskeni de dahidir. (198) Hatta kadın kendi şahsi evini kendisine tahsis edilmek üzere kocasına kiraya verebilir.

b) Annelerin Nafakası

Muhtaç olan baba, dede ve annelerin nafakaları evlad ve torunlar üzerinedir.

c) Kız Çocuklarının Nafakası

Kız ve erkek çocukların nafakalan babasına aittir. Tibbi tedavinin gelişmediği ve öneminin kavranmadığı çağlarda müçtehidler ilaç ve tedaviyi nafakaya dahil etmemişlerse de sonradan hayati önemi anlaşılmış ve nafakadan sayılmıştır.

KADININ ÇALIŞMASININ ŞARTLARI

a) Tesettüre Riayet Edilmesi:

Islâmi bir tesettürün nasıl olması gerektiğini daha önce işledik. Bu bölümün baş tarafında geçen giyinmenin islami bir kıyafet sayılabilmesi için gerekli sekiz şartın neler olduğunu anlattık.

Esasen çalışması tavsiye edilmeyen müslüman bayanlar her hangi bir şekilde çalışmaları icab ederse islami tesettürlerinden taviz vermeden bu işi yapmaları gerekir. Bu birinci ve vazgeçilmez şarttır.

b) İhtilattan Kaçınma:

Ihtilat kadın-erkek berâberliğidir. Müslüman bayanlar gerek iş ortamın da ve gerekse sair zamanlarda ekeklerin arasına karışmaktan uzak dur malıdır.

Kadın zaruret ve makul bir ihtiyaç olmadıkça erkeklerin bulunduğu meclislere gitmekten ve onlarla karışmaktan kaçınmalıdır. (204)

c) Kocanın Veya Velinin İzni :

Kadın kocasının bütün haklarına riayet etmiş olsa da nafaka ve ihtiyacı kocası tarafından karşılandığı müddetçe ondan izinsiz evinden çıkıp çalışamaz. Koca evinde kendisini rahatsız edecek bir iş yapmasına da mani olabilir.

d) Meşru ve Fıtratına Uygun Bir İşte Çalışması:

Kadınlara bilhassa evde yapabilecek işler tavsiye edilmiştir. Cihada git mek için ısrar edenleri bile Rasulullah (sav) alıp götürmemiştir. Kadınlar istisnai olarak bazı harplere katılmışlardır.
Bilindiği gibi yiyilip içilmesi, kullanılması haram olan şeylerin üretim, satış ve pazarlaması da haramdır. Dolayısıyla islamın yasakladığı mal ve hizmet üretiminde çalışmak erkeğe de haramdır.

Dr. Mazhar Osman: “Bir kadın için en tabii ve sıhhî meslek zevcelik ve vâlideliktir. Çocuk yetiştirmek, hasta bakmak, bahçe ve ev işleri en sıhhî kadın işidir.”

e) Evini ve Çocuğunu İhmal Etmemesi: Yeni dünyaya gelen bir çocuk için en iyi koruyucu, gözetleyici annedir.

Çocuk anne kucağında annesinin sevgi yumağında büyüyecek, onun şefkat kanatları altında gelişecektir. Mâlesef şehirlerdeki iş hayatı herkesi makineleştirdiği gibi kadına evinden, yuvasından koparmıştır. Çocuk, çocuk yuvasında başka başka insanların eline terk edildiği gibi, kadında akşama çalışarak yorgun, argin evine gelmekte, çocuğunu okşayıp, sevmeye vakit dahi bulamamaktadır.

Kaynak: Delilleriyle Kadın ve aile ilmihali ravza yayınları

Daha geniş bilgi için diğer konularımız: https://www.dinisorusorcevapal.com/soru-etiketi/kadinlarin-calismasi/

BENZER KONULAR:

• İslam da Kadının Çalışması
• islamda Kadının çalışması ve şartları
• Kadının çalışması nasıl değerlendirilir?
• İhtiyaç Yokken Kadının Çalışması Caiz Mi
• Dinimizde Kadının Çalışması Caiz Mi?
• Tümünü görüntüle.