Paylaş
islamda selam alıp verme adabı
Question
SELAMLAŞMA ADABI
islamda selam ne demek
Bera (r.a.) anlatıyor: Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Selamı (insanlar arasında) yayınız ki, selamette kalasınız.”
Dinimizde, cemaatle namaz kılmak, hediyeleşmek, cuma ve bayram namazlarını kılmak, hasta ziyaret etmek, taziyede bulunmak gibi, Müslümanları birbirine kaynaştıran, birbirini sevdirip saydıran pek çok emir ve tavsiye vardır. İşte bunlardan biri de,müminlerin birbiriyle selamlaşmasıdır. Müslümanlar arasında muhabbet ve sevgiye vesile olan selamlaşma işini yaymakla hem sevgi ve güven kazanılır, hem de sünnetin sevap ve faziletine kavuşulur. Selamlaşma ile yakınlaşma, ünsiyet, muhabbet ve ülfet meydana gelir. Selam İslami bir şiardır, müminlerin birbirine duasıdır ve İslam’ın alametlerindendir. Selamlaşma Müslümanların birbirleri üzerindeki haklarından biridir. Güzel ahlak sahibi olanlar, ona çok önem verirler. Selam, Yüce Rabbimiz’in Esmaül-Hüsna’sından (güzel isimlerinden) biridir.'” “Selam, AllahüTealanın isimlerinden bir isimdir ki, Allah onu (selamlaşmak için) yeryüzüne indirmiştir. O halde aranızda selamı yayınız.” “Selam, Allah’ın isimlerinden büyük bir isimdir. Onu kılları arasında bir teminat vesilesi kılmıştır. Dolayısıyla Müslüman, Müslümana selam verince ar-tık selam verdiği kimseyi hayrın dışında bir şeyle anması haramdır.”‘” Selam, cennetin adıdır: “Onlara, Rableri katında selâm yurdu vardır.”‘” Cennette müminlere böyle selam verilecektir: “(Müminler) O’na kavuştukları gün, (Allah’ın) onlara yönelik iltifatı selâmıdır.”‘ Melekler cennetlikleri onunla selamlarlar.'” Cennetlikler birbirlerini onunla selâmlarlar.
Selam, selamette olmak, her türlü kaza ve belalardan salim olmak ve esenlik içinde yaşamak, demektir. Bu itibarla selam, bir dua ve iyi dilekte bulunmak olup, sevgi ve saygı belirtisidir. Müslümanlar arasında birlik, beraberlik. Sevgi, saygı, iyi duygu ve güzel dileklerde bulunmaya özen gösteren yüce dinimiz selamlaşmaya büyük önem vermiş, selam vermeyi sünnet ve bunu almayı, yani selam verilen tarafın selam verene selamla karşılık vermesini farz kılmıştır. Böylelikle müminler arasında en küçük bir soğukluğun, açıklığın kalmamasını amaçlamıştır. Çünkü selam Müslüman’ sevdirir, sevimli hale getirir. “Aranızda selamı yaygınlaştırınız ki, birbirinizi sevesiniz.”716 “Nefsim (canını) kudret elinde bulunan (Allah’a) yemin ederim ki, siz iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de (tam) iman etmiş olmazsınız. Size bir şey göstereyim mi: Onu yaptığınız zaman birbirinizi seversiniz! Selam vermeyi aranızda yaygınlaştırınız.” “Şu üç şey, mümin kardeşinle arandaki sevgiyi pekiştirir: kardeşinle karşılaştığında selam verir, meclisinde ona yer gösterir ve onu en çok hoşlandığı isimlerle çağırırsınız.”” Abdullah b. Amr (r.a.) anlatır: Bir adam Rasülullah (s.a.v.)’a sordu: İslam’ın hangi ameli en üstündür? Rasülullah (s.a.v.) da: Yemek yedirmen, tanıdığına ve tanımadığına selam vermendir, buyurdu!” Selam o kadar önemlidir ki, Rasülullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İnsanların en cimrisi selam vermekten kaçınandır.’
Selamlaşma Adabı Selam vermeden önce konuşmaya başlamamalıdır. Selam, Allah’ın isimlerinden biri olduğu içiıı, ondan önce başka kelama geçmek uygun düşmez ve sünnet terk edilmiş olur. “Kim selam vermeden önce konuşmaya başlarsa ona cevap vermeyin.” Müslümanların aralarında selamlaşmaları ilahi bir emirdir:
“Bir selamla selamlandığınız vakit, siz ondan daha güzeli ile selamı alın, yahut aynıyla karşılayın. Şüphesiz ki Allah her şeyin hakkını gerektiği gibi arayandır” Önce selam veren verendir. “İnsanlar içerisinde Allah’ın rahmet ve bağış-lamasına en layık kişi insanlara önce selam verendir.”7′ “Önce selam veren Allah ve Rasülü’ne daha yakındır.” “Selamı önce veren kişi kibirden uzaktır.””’ “Birini bir meclise gelince selam versin. Kalkmak isteyince de selam versin. Birinci selam sonuncudan evla değildir. (İkisi de aynı ölçüde ehemmiyetlidir.)” “Evine girerken selam veren kişi Allah’ın himaye ve garantisi altındadır.” “Evlerinize girdiğiniz zaman, Allah tarafından mübarek ve pek güzel bir yaşama dileği olarak kendinize (birbirimize) selam verin?”‘ Boş bir eve girenin selam vermesi menduptur. “Evde kimse yoksa; (Esselamüaleyna ve ata ibadillahissalihin) selam bize ve Allah’ın Salihkullarımın üzerine olsun demek müstehabtır.”
Selam veren kimse selamının alınmayacağını zannetse bile yine selam vermelidir. Çünkü o kimse selamını almasa bile, meleklerin alacağı hadislerde varid olunmuştur. Abdullah İbniSamit (r.a.) der ki; “Ebu Zer’e dedim ki, ben Abdurrahman İbnÜmmi’lAem’e tesadüf ettim de selam verdim, o ise bana hiç bir şeyle mukabele etmedi, (selamını! almadı).” Ebu Zer: “Ey kardeşimin oğlu! Bundan senin aleyhine ne olur? Senin selamını, ondan daha hayırlı olan (melek) aldı. O, sağındaki melektir.” “Selam Allah’ın isimlerinden bir isimdir. Onu yeryüzüne (insanlar kullansın diye) koymuştur Allah. O halde selamı aranızda yayınız. Bir insan, bir topluma selam verip de ona selamı iade ederlerse, onlar üzerine derece fazileti olur. Çünkü o insan, bu topluma selamı hatırlatmıştır. Eğer selam kendisine iade edilmezse (selamlarının karşılığı ve cevabı verilmezse, alınmazsa), o selam verilenden daha hayırlısı ve daha temizi (olan melek) ona selamı iade eder:
“Selam almayana” “Selamım’ al” demek caiz midir? Sorusuna bazıları evet diye cevap vermişlerdir. Çünkü emr-i bil maruftur. Yine almazsa, selam verenin ona hakkım helal etmesi muvafık görülmüştü,’ Ebu Hureyre (r.a.) şöyle demiştir: “Kim kardeşiyle karşılaşırsa, ona selam versin. Eğer aralarında bir ağaç yahut bir duvar engel olur da, sonra ona karşı çıkarsa, yine ona selam versin.” “Enes bin Malik’den rivayet edildiğine göre, Peygamber (s.a.v.)in ashabı toplu bulunuyorlardı da, onların (yürürlerken) karşılarına bir ağaç çıkardı. Bunlardan bir kısmı ağacın sağından ve diğer bir kısmı ağacın solundan giderdi de, karşılaştıkları zaman birbirlerine selam verirlerdi.””‘
Selam Nasıl Verilir?
Bir kişiye bile olsa selam verilirken topluma verilir şekilde selam vermek, “EsselamüAleyküm” demek daha uygundur. Çünkü her ikisinin beraberinde iki de hafaza meleği vardır. Böyle olunca, her kişi üç kişi demektir!’ Bu, (Esselamü aleyküm) cümlesiyle verilir. “SelamünAleyküm” demekle de selam verilmiş oluyor ise de en faziletlisi “esselamü aleyküm” dür. İki Müslüman karşılaştıkları zaman önce selamlaşmalı, ondan sonra konuşmaya başlamalıdır. Selam, muhatabın duyabileceği bir ses tonu ile verilir. Aksi halde selam sünneti ifa edilmiş olmaz. Aile reisi ev halkının yanına girdiği zaman onlara selam vermesi sünnettir.
Küçüğün büyüğe, binitlinin yayaya, ayakta olanın oturana ve azın çoğa selam vermesi sünnettir, Bunun aksi yapıldığı zaman yine sünnet yerine gelmiş olur. Erkeğin yabancı kadına, yani mahremi olmayan kadına selam vermesi mekruhtur. Ancak çok yaşlı veya şehvet duyulmayacak biriyse kadına selam verebilir. Erkeğin; teyzesi, halası, anası, nenesi, kızkardeşi gibi mahremi olan kadınlara selam vermesi sünnettir. Bir kaç kişi toplu halde bir eve veya bir iş yerine girdiklerinde hiçbiri selam vermeyecek olursa, hepsi de günahkar olur. Aralarından biri selam verirse, hepsi adına kafi gelir. Ama hepsinin birden selam vermesi efdaldir. Kendilerine selam verilenler birden fazla bıılunuyorsa, hiçbiri verilen selamı almazsa, hepsi birden günahkâr olur. Aralarından birinin selam alması kafi gelir. Ama hepsinin birden verilen selamı alması daha faziletlidir.
GÖRGÜ KURALLARI VE ADAB
Answer ( 1 )
Müminlerin birbirlerine “Selamün aleyküm”, “Allah’ın selamı üzerinize olsun” diyerek seslendiği her an, selamın zengin anlam dünyası hayatımıza yansır. Mü’min, imanından aldığı huzur ve güveni selam ile çevresine yayar ve iyi niyetlerini duaya döker. Selam, kalabalıklar içinde kendi telaşına düşmüş, belki de birbirine yabancılaşmış insanları tanıştırır ve kaynaştırır. Bir dost selamı, yalnız olmadıklarını onlara hatırlatır. Kalpleri yumuşatır, kırgınlıkları ortadan kaldırır. Cennete ulaşan yolda, selam ile yayılan muhabbetin payı vardır.