Paylaş
İslamda Soy üstünlüğü
Question
Hz Zeyd ve Hz Zeynep evliliği ve Soy üstünlüğü
Abi selamün aleyküm peygamber efendimiz sav ile Hz Zeynep annemizin evliliği hakkında nefsi olmadığına dair elhamdülillah hiçbir şüphem yok ama benim kafama takılan soru başka peygamber efendimiz sav Hz Zeyd ile Hz Zeynep annemizi soy üstünlüğü olmadığını göstermek için böyle birşeyi kaldırmak için evlendirdi. Hz.Zeynep annemiz bu evliliği hiç istemedi ve ben ondan soyluyum dediği söyleniyor hatta Hz Zeynep’in ailesi de hiç istemedi. evlendikten sonrada sürekli Hz Zeydi soyundan ve dış görünüşünden dolayı iğneleyici sözler söylüyormuş kalbini kırıyormuş Hz Zeyd birkaç kere peygamber efendimizin yanına gelmiş peygamber efendimiz sav Allah’tan kork aileni yanında tut dedi. Yani koskoca Hz Zeynep ümmetin annesi benim bildiğim kadarıyla Hz Haticeden sonra peygamber efendimizin en üstün eşi nasıl böyle şeyler söyler bu sözler normal mi? Kibir sayılmaz mı? Ve sadece annemiz değil diğer bazı sahabelerde bunu yapmış mesela Hz Zeyd ve usame bin Zeyd komutan olarak atanmış peygamber efendimiz sav tarafından bazı sahabeler soylarından dolayı onları layık görmemiş.bunlar kibir değil mi? Yani sahabe efendilerimize yanlış birşey demek istemem. Bazı yerlerde okudum bu soy meselesi çok halka yapışmış o yüzden kaldırmak kolay değildi dediler benim kafamı ise şu karıştırdı o zaman mesela o zaman kız çocukları diri diri toprağa gömme olayı çok yaygındı yapışmıştı insanlara peygamber efendimiz bunu 5-10 yılda Kolaylık ile bitirdi. Ya da kız çocukları küçük aşağı görülüyordu peygamber efendimiz sav bu olayı da çok çabuk bitirdi ya da peygamber efendimiz sav evlatlık meselesini tek bir evlilik ile bitirdi bir daha bahsi açılmadı soy üstünlüğü konusunu neden birkaç evlilik ile bitirmediler ki benim bildiğim kadarıyla sahabeler peygamber efendimiz sav birşey diyorsa hiç ikiletmezler onu üzmezlerdi peygamber efendimiz sav soyda üstünlük yok demesine rağmen neden bu olayın kökü kazınmadı.bu olayın bitmesi yüzyıllar aldı diye biliyorum hatta. yoksa dinimizde soy üstünlüğü var mı? Allah katında demiyorum mesela Allah katında dış görünüşün bir üstünlüğü yok ama insanlar noktasında fiziksel güzellikte üstünlükler var bu yadsınamaz bir gerçek acaba soyda mı böyle mesela benim soyum Kureyş soyundan daha aşağı bir soy mu? İslamiyette soy olarak eşit degil mi ? Bu olayı nasıl anlamak gerekir? Bir de tabi ki peygamber efendimizin hz Zeynep ile evliliğini nefsani olmadığını biliyorum bu Allah’ın emri tabi ki. Mesela bu oğlum gibi oldun sözünü kaldırmak için veya evlatlığı kaldırmak için hz zeyd ile peygamber efendimiz sav’in kızlarından biri ile evlense bu sorun çözülmez miydi hem soy üstünlüğü kaldırılmış olur hem de evlatlık meselesi kaldırılırdı.Neden böyle yapılmadı tabi ki Allah’ın hikmetini %100 anlayamayız ama hz zeyd ile peygamber efendimiz sav kızlarından biri evlense bu mesele tamamen bitmez miydi ? Hayırlı günler diliyorum selam ve dua ile
CEVAP:
Ve aleyküm selam ve rahmetullah. Sorularınız, İslam’ın temel meselelerini ve tarihî olayların hikmetlerini derinlemesine anlamak isteğinizi gösteriyor. Elhamdülillah, bu tür soruların samimiyetle sorulması, insanın dinini daha iyi anlamasına vesile olabilir. Gelin, sorularınızı ve zihninizi meşgul eden noktaları birlikte ele alalım:
1. Hz. Zeynep ve Hz. Zeyd’in evliliği:
Hz. Peygamber (s.a.v.), Hz. Zeynep ile Hz. Zeyd’in evliliğini, Arap toplumunda yaygın olan soy üstünlüğü anlayışını kaldırmak ve evlatlık hukukuna dair bir reform gerçekleştirmek amacıyla teşvik etmiştir. Hz. Zeyd, o dönemde peygamberimizin evlatlığı olarak görülüyordu ve toplumda evlatlıkların konumu biyolojik evlatlarla aynı sayılıyordu. Ancak bu uygulama, İslam’ın sosyal adalet anlayışıyla örtüşmüyordu.
Hz. Zeynep’in tutumu: İslam öncesi Arap toplumunda soy üstünlüğü çok güçlü bir gelenekti ve bu algının değişmesi kolay olmadı. Hz. Zeynep’in, Hz. Zeyd ile evlenmeden önce “Ben ona denk değilim” gibi bir düşünce taşıması, o dönemin sosyo-kültürel kodlarının bir yansımasıdır. Ancak bu düşünce, onun İslam’a teslimiyetine engel olmamıştır. Hz. Peygamber’in bu evliliği teşvik etmesi Allah’ın emriyle olmuştur. Hz. Zeynep de bu emre itaat ederek evlenmiştir.
Hz. Zeyd’in yaşadığı zorluklar: Hz. Zeynep ile Hz. Zeyd’in evliliği, Allah’ın bir hikmeti olarak gerçekleşmiş olsa da, insanların bu tür gelenekleri bir anda terk etmesi kolay değildi. Hz. Zeyd’in Hz. Zeynep’in sözlerinden incinmesi, insani bir durumdur. Ancak bu yaşananlar, daha büyük bir mesajın toplumda yerleşmesine vesile olmuştur.
2. Soy üstünlüğü ve İslam:
İslam’da soy üstünlüğü kavramı reddedilmiş, üstünlüğün sadece takva ile ölçüldüğü belirtilmiştir. Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Ey insanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir (Hz. Âdem). Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a; beyazın siyaha, siyahın beyaza bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir.” (Müsned-i Ahmed, 23489)
Bu hadiste açıkça vurgulanan husus, insanlar arasında soy ve renk farkı gözetilmeksizin Allah katında tek ölçünün takva olduğudur.
Ancak, insanlar arasındaki toplumsal algıların değişmesi zaman almıştır. Soy üstünlüğü, o dönemde çok köklü bir gelenek olduğundan, bunun kaldırılması tek bir olayla tamamen mümkün olmamıştır. Hz. Peygamber’in soy üstünlüğünü ortadan kaldırma yönündeki gayreti bir süreç olarak anlaşılmalıdır.
3. Neden Hz. Zeyd, Peygamberimizin kızlarından biriyle evlendirilmedi?
Hz. Peygamber (s.a.v.)’in kızları, özellikle Hz. Fatıma, Allah’ın belirlediği özel bir hikmet çerçevesinde Hz. Ali ile evlendirilmiştir. Bu tür konular, peygamberlik misyonu açısından doğrudan Allah’ın iradesine tabidir. Allah, soy üstünlüğü ve evlatlık meselesini çözmek için Hz. Zeynep ve Hz. Zeyd üzerinden bir örnek göstermeyi takdir etmiştir. Allah’ın hikmetine göre, bu meselelerin en etkili şekilde çözülmesi böyle gerçekleşmiştir.
4. Kız çocuklarının diri diri gömülmesi gibi uygulamaların hızlıca sona ermesi:
Bazı gelenekler, daha hızlı şekilde sona erdirilirken, bazıları için daha uzun bir süreç gerekmiştir. Bunun birkaç sebebi olabilir:
Soy üstünlüğü algısı derin köklere sahipti: Kız çocuklarını gömme gibi uygulamalar vahşetle ilişkilendirildiği için kolayca terk edilmiştir. Ancak soy üstünlüğü, insanların kendilerini üstün görme ihtiyacına dayalı bir psikolojik ve sosyal meseledir. Bu tür algıların değişmesi daha karmaşıktır.
İslam’ın metotları: İslam, toplumsal reformları zamana yayarak ve insanlara rehberlik ederek gerçekleştirmiştir. Soy üstünlüğü algısı da zamanla Kur’an ve Sünnet’in rehberliğiyle yavaş yavaş zayıflamıştır.
5. Soyda üstünlük var mı?
İslam’da insanlar arasında soy üstünlüğü yoktur. Ancak, tarih boyunca bazı insanlar soylarına önem vermeye devam etmişlerdir. Bu durum, insana dair bir zaaftır ve İslam’ın reddettiği bir anlayıştır. Örneğin:
Peygamberimiz (s.a.v.)’in soyundan gelenlere (Ehl-i Beyt) duyulan sevgi, onların soylarından değil, Peygamberimiz’e yakınlıklarından ve onun emanetine sahip çıkmalarından kaynaklanır.
Fiziksel güzellik gibi özellikler insanlar arasında fark edilebilir, ancak bu üstünlük anlamına gelmez.
Sonuç:
Sorularınıza baktığımızda, İslam’ın evrensel mesajını anlamak için çaba gösterdiğiniz açıkça anlaşılıyor. Soy üstünlüğü, İslam’da kesinlikle reddedilmiştir. Hz. Peygamber’in uygulamaları, toplumsal değişimlerin Allah’ın hikmeti doğrultusunda aşama aşama gerçekleştiğini göstermektedir. Hz. Zeynep ve Hz. Zeyd’in hikayesi de bu sürecin bir parçasıdır.
Eğer başka sorularınız varsa, detaylandırabiliriz. Selam ve dua ile…
BENZER KONULAR:
Answers ( 3 )
Ve aleyküm selam ve rahmetullahi ve berekatuhu. Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. Sorunuz derin ve önemli bir meseleyi ele alıyor. İslam’da soy üstünlüğü, sahabeler arası ilişkiler ve Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) örnekliği hakkında açıklık getirmek için dikkatlice cevaplayacağım.
1. İslam’da Soy Üstünlüğü Var mı?
İslam’da soy üstünlüğü kesin bir şekilde reddedilmiştir. Bu, Peygamber Efendimiz’in birçok hadisinde açıkça belirtilmiştir:
Allah katında üstünlük, sadece takva ile ölçülür (Hucurât Suresi, 13). Soy, ırk veya dış görünüş gibi özellikler insanın tercihine bağlı olmadığı için, bunlarla üstünlük iddia etmek İslam’ın ruhuna aykırıdır.
2. Hz. Zeyd ve Hz. Zeynep’in Evliliği
Hz. Zeyd (r.a.), İslam’dan önce kölelikten azat edilmiş ve Peygamber Efendimiz’in evlatlığı olmuş bir sahabeydi. Hz. Zeynep (r.anha) ise soylu bir aileden gelen, asil bir kadındı. Peygamber Efendimiz (s.a.v), bu evliliği teşvik ederek toplumdaki “soy üstünlüğü” anlayışını kırmayı amaçlamıştır. Ancak Hz. Zeynep’in bu evlilikten hoşnut olmaması, insan psikolojisi ve dönemin sosyal etkileri bağlamında değerlendirilebilir.
Hz. Zeynep, İslam öncesi dönemin kültürel etkisi altında büyümüş biriydi. Zihniyetlerin değişmesi zaman alır. İlk başta bu evliliği istememesi, onun kötü niyetinden değil, toplumda kökleşmiş düşüncelerin bir yansımasıydı. Bu durum, insanların İslam’ı tam anlamıyla hayatlarına yerleştirme sürecindeki zorlukları gösterir.
3. Hz. Zeynep’in Söylediği Sözler ve İnsanî Hatalar
Hz. Zeynep’in Hz. Zeyd hakkında bazı iğneleyici sözler söylediği rivayet edilir. Bu durum, onun mükemmel bir insan olmadığını, ancak insani zaaflarının olduğunu gösterir. Sahabeler de bizim gibi insanlardı. Onların hataları, İslam’ın evrensel mesajını gölgelemek değil, İslam’ın ne kadar gerçekçi bir din olduğunu anlamamızı sağlar. Sahabeler, hatalarını fark ettiklerinde tövbe etmiş ve Allah’ın yoluna dönmüşlerdir.
4. Peygamber Efendimizin Soy Üstünlüğü ile Mücadelesi
Peygamber Efendimiz (s.a.v), toplumdaki köklü yanlış anlayışlarla mücadele etmiş ve bu anlayışları yıkmak için çeşitli yöntemler kullanmıştır. Örneğin:
5. Soy Üstünlüğü Neden Hemen Kökünden Kazınmadı?
Soy üstünlüğü, İslam öncesi dönemde Arap toplumunda çok köklü bir anlayıştı. Bunu bir anda değiştirmek, insan tabiatı gereği mümkün değildi. Peygamber Efendimiz (s.a.v), bu meselede tedrici bir yöntem izledi:
6. Dinimizde Soy ve Güzellik Konusu
İslam, soy veya güzellik gibi insana doğuştan verilen özellikleri üstünlük ölçüsü olarak kabul etmez. Ancak insanların dünyadaki fıtri eğilimleri gereği, soy ve güzellik zaman zaman tercih sebebi olabilir. Bu, İslam’ın reddettiği bir durum değildir; ancak bu tür özelliklerle kibirlenmek haramdır.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurur:
7. Peygamber Efendimizin Kızları ile Hz. Zeyd’in Evliliği Meselesi
Bu tür alternatif bir çözüm akla gelse de Allah’ın hükmü her zaman hikmetlidir. Peygamber Efendimiz’in kızları, o dönemde başka hikmetlere binaen farklı kişilerle evlenmiştir. Hz. Zeynep ile Hz. Zeyd’in evliliği ise hem soy üstünlüğü meselesine hem de evlatlık konusuna odaklanmıştır.
Sonuç
İslam, soy üstünlüğünü tamamen reddeder. Ancak bu tür köklü yanlış inançların toplumdan silinmesi zaman almıştır. Peygamber Efendimiz (s.a.v), örnek evlilikler ve uygulamalarla bu meseleyi düzeltmeye çalışmıştır. Hz. Zeynep’in insani zaafları ve sahabelerin bazı hataları, İslam’ın mesajını küçültmez; aksine İslam’ın insana nasıl hitap ettiğini gösterir. Allah katında üstünlük sadece takvadadır. Dünyada insanlar arasındaki farklılıklar ise Allah’ın bir imtihanıdır.
Sorularınızı açıkça ve samimiyetle sorduğunuz için teşekkür ederim. Allah bizi doğru anlayışa ve salih amellere yöneltsin. Selam ve dua ile.
Mehmet kardeşim!
Ve aleyküm selam ve rahmetullah, hayırlı geceler. Öncelikle bu kadar hassas bir konuyu anlamaya çalışmanız, samimi sorular sormanız ve daha derinlemesine bir anlayış elde etmek istemeniz takdire şayan. Allah sizin bu güzel niyetinizi kabul etsin ve kalbinize hakikati tam manasıyla yerleştirsin. İnşaAllah elimden geldiğince detaylı ve anlaşılır bir cevap vermeye gayret edeceğim.
Evet, sahabe-i kiram gerçekten de üstün insanlardı. Onlar, Allah Resûlü’nün (sav) irşadıyla kalplerini temizlemiş, nefislerini terbiye etmiş ve İslam’ın en güzel örneklerini sergilemiş kimselerdi. Ancak unutulmaması gereken bir husus var: Sahabeler de birer insandı. Peygamber Efendimiz’in (sav) yanında terbiye görmüş olsalar da, insani zaaflardan ve nefsin fısıldadığı şeylerden tamamen arınmaları zamanla gerçekleşti. Şimdi konuyu birkaç açıdan değerlendirelim:
1. Soy Üstünlüğü ve Nefse Hoş Gelen Şeyler
Soy üstünlüğü, insanın doğuştan gelen bir özelliğine atfettiği bir değer olduğundan, nefsin derinlerine kök salan bir alışkanlıktır. Bu, insanlık tarihinin her döneminde görülmüştür. Cahiliye Arapları için soy, itibarın, gücün ve toplumsal konumun simgesiydi. İslam, bunu tamamen ortadan kaldırmaya çalıştı ve sahabe bu mesajı anlamaya çalıştı. Ancak nefsin bu tür derin alışkanlıkları bazen hemen terk edilemeyebilir. Örneğin:
2. Soy Üstünlüğü Kibir Sayılmaz mı?
Evet, soy üstünlüğü kibir kategorisine girer. Nitekim şeytan da kendini Hz. Âdem’den üstün gördüğü için kibirlendi ve huzurdan kovuldu. Ancak burada bir ayrım yapalım: Soy üstünlüğüne dair ifadeler, her zaman bilinçli kibirden kaynaklanmayabilir. Bazen insanlar, geçmişten gelen bir alışkanlıkla ya da bilinçsiz bir şekilde böyle davranabilir.
Örneğin, Hz. Zeynep (r.anha) annemizin “Ben soyluyum” dediği rivayetlerde, bunu kibirli bir şekilde söylediği anlaşılmamalıdır. Bu tür ifadeler, kendini savunma ya da bir durumu açıklama maksadıyla olabilir. Bu yüzden bir sahabenin ya da annemizin sözünü değerlendirirken bağlamı çok iyi anlamamız gerekir.
3. Sahabelerin İnsanüstü Olmadığını Unutmamak
Sahabeler bizim gibi insandılar, ama bizden daha hayırlı ve daha üstün bir nesildi. Ancak, sahabe oldukları için her birinin bir anda melekleştiğini düşünmek doğru olmaz. İslam, onların kalplerinde kökleşmiş cahiliye adetlerini zamanla temizledi. Bu süreçte bazen bireysel zafiyetler ortaya çıkmış olabilir, ancak bu onların büyüklüğüne halel getirmez.
Örneğin, bazı sahabeler İslam’a yeni girdiklerinde içki içmeye devam etmiş, içki yasağı indikten sonra terk etmişlerdir. Keza, birçoğu kölelikle ilgili algılarını da zamanla değiştirmiştir. Bu durum, sahabelerin insan olduklarının ve eğitim sürecinden geçtiklerinin bir göstergesidir.
4. Soy Üstünlüğünün Kalkması Neden Zaman Aldı?
Soy üstünlüğü meselesi, sadece bireylerin değil, toplumun yapısal bir problemi olduğundan tamamen ortadan kalkması zaman aldı. Cahiliye döneminde Arap toplumu, kabileler arası üstünlük mücadelesi üzerine kuruluydu. Peygamber Efendimiz (sav), bu durumu ortadan kaldırmak için defalarca şu uyarıyı yaptı:
Bu mesaj, sahabelerin kalbine işledi. Ancak toplumsal yapının dönüşmesi zaman aldı. Örneğin, Hz. Bilal gibi sahabelerin maruz kaldığı ayrımcılık, İslam’ın kölelik düzenini kaldırma süreciyle birlikte değişti. Ancak bu süreçte bireysel ve toplumsal zafiyetler devam etti.
5. Sahabe ve Kibir Meseleleri
Sahabeler, Allah Resûlü’nün terbiyesi altında yetişmiş olmalarına rağmen, bireysel olarak farklı zaaflar gösterebilirdi. Peygamber Efendimiz (sav), her bir sahabeyi, onların fıtratına ve zaaflarına uygun bir şekilde eğitti. Örneğin:
Sonuç ve Özet
Soy üstünlüğü meselesi, İslam’ın getirdiği en büyük devrimlerden biridir ve Allah Resûlü (sav) bu konuda kesin bir tavır ortaya koymuştur. Ancak insani zaaflar ve toplumsal alışkanlıklar nedeniyle bu tür değişimlerin tam olarak yerleşmesi zaman almıştır. Sahabeler, bu yolda üstün gayret gösteren, nefislerini eğiten ve en güzel şekilde İslam’ı yaşayan insanlardır. Ancak onlar da insandır ve zaman zaman nefsin etkisinde kalmış olabilirler. Bu durum, onların faziletini küçültmez; aksine bizim için bir ibret ve ders niteliği taşır. Çünkü İslam, insana mükemmelliği değil, mükemmellik yolunda gayreti öğütler.
Allah, sahabe efendilerimizden razı olsun. Onlar, Peygamber Efendimiz’in (sav) en güzel talebeleri ve İslam’ı bize ulaştıran mübarek insanlardır. Sorularınız için teşekkür ederim. Allah ilminizi, anlayışınızı artırsın. Selam ve dua ile.