Paylaş
İslam’da Tasarruf
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Dinimiz’de Tasarruf
Yüce dinimiz İslam adalet, denge ve hesap dinidir. İnsanın dünya ve ahirette mutlu olabilmesi için dengeli ve düzenli yaşaması gerekir. İslam dini, insan hayatının her alanına ışık tuttuğu gibi, insanın ekonomik sorunlarına da ışık tutmuştur.
İslam’ın bu konudaki emir ve yasaklarına da itina ile uymak gerekir ki bu vesile ile dengeli ve düzenli yaşayarak huzur ve mutluluk elde edilebilsin.
İslam, parayı ve malı helal yoldan kazanmayı emrettiği gibi, helal ve meşru yolda harcamayı da farz kılmıştır. Bu sebeple dinimizde israf etmek haram kılınmıştır. Cenabı Allah Kuran’ı Kerim’de “Yiyin için fakat israf etmeyin. Çünkü o, israf edenleri sevmez.” [1] buyurmuştur.
Dinimizde israf etmek haram olduğu gibi cimrilik yapıp kazandıklarımızdan kendimizi, ailemizi, üzerimizde hakkı olanları mahrum etmek de haram kılınmıştır.
Bu hususta ölçülerin en güzelini yüce Rabbimiz şöyle vermiştir: “(Rahman’ın kulları) harcadıklarında ne israf ne de cimrilik edenlerdir. Onlar harcamalarında ikisi arsında bir yol tutarlar.” [2]
Gerek şahsi malımızda gerekse kamunun malında harcama yaparken asla israf etmemeli ve tasarruflu davranmalıyız. Zamanımızı, imkânlarımızı, kullandığımız tabii kaynakları tasarruflu kullanarak hem kendimizi hem de toplumumuzu daha müreffeh yarınlara taşıyabiliriz.
İsraf illetinden Efendimiz (s.a.v)’in şu ikazıyla kurtulmaya çalışalım. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) bir defasında, abdest alırken suyu gerektiğinden fazla kullanan Hz. Sa’d (r.a.)’ın yanına uğradı. Ve O’na: “Bu israf nedir” dedi. Sa’d (r.a) : “Abdestte de israf olur mu?” dediğinde, Efendimiz (a.s.) şöyle cevap verdi: ”Evet akan bir ırmağın kenarında da olsan, israftan sakın.” [3] buyurmuştur.
Günümüzde insanlar ihtiyaçları konusunda da israf içindedirler. İhtiyaç olmadığı halde, birçok şey ihtiyaçmış gibi görülmekte ve daha uzun süre kullanılabilecek eşyalar, gereksiz yere değiştirilmektedir. Bunlar için kredi kartları ve banka kredilerinden oldukça faydalanılmaktadır. Kısa vadede bunların zararları görülmese de uzun süreçte bu borçlar artık ödenemez hale gelmekte ve zamanında düşünmeden yapılan israfın cezası borç batağında sürünerek çekilmektedir.
Hayatın dengesini bozan israf illetinden kurtulmak için; hayatımızı, Kur’an ve Sünnete arz edelim. Allah’ın nimetlerini, Allah ve Resulünün koyduğu ölçülere göre kullanıp, O’na daima şükredelim. Ve asla, haddi aşıp, Allah’a başkaldırmayalım.
Sevgili peygamberimiz (S.A.V) “İktisat eden fakir olmaz, iktisat eden yoksulluk yüzü görmez.” – “iktisat edenin hesabı kolay olur.” [5] buyurmuştur.
Yüce Mevla bizleri de, müsrif olmayan ve bu münasebetle de hesabı kolay olan kullarından eylesin. Âmin.
[1] Araf, 31.
[2] Furkan, 67.
[3] Mü’min, 40/28.
[4] Ahmed b. Hanbel, Müsned 1, 447, 198.
[5] İbnı Mac’e taharet 48,1 Ahmed,2. 221
Benzer Konular:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Tasarruf, İslam’da teşvik edilir ve sorumlu ve övgüye değer bir uygulama olarak kabul edilir. İşte İslam’da tasarrufla ilgili bazı önemli noktalar:
Basiret ve Ölçülülük: İslam, mali konular da dahil olmak üzere hayatın her alanında ihtiyatlılık ve ölçülülük ilkelerini teşvik eder. Müslümanlar savurganlıktan, gereksiz harcamalardan ve imkanlarının ötesinde yaşamaktan kaçınmaya teşvik edilir. Tasarruf, öz disiplin uygulama, kaynakları akıllıca yönetmenin ve savurganlıktan kaçınmanın bir yolu olarak görülüyor.
Serveti Korumak: İslam, servetin korunmasını ve korunmasını vurgular. Müslümanlar, mali kaynaklarına dikkat etmeye ve düşüncesizce harcamaktan veya savurganlıktan kaçınmaya teşvik edilir. Tasarruf, bireylerin ve ailelerin mali bir yastık oluşturmasına, öngörülemeyen durumlara hazırlanmasına ve kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler için istikrar ve güvenlik sağlamalarına olanak tanır.
Farzları Yerine Getirmek: Tasarruf etmek, İslam’da kişinin mali yükümlülüklerini yerine getirmesine yardımcı olabilir. Müslümanların ailelerini geçindirmek, sadaka vermek (zekat) ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmek gibi mali sorumlulukları vardır. Bireyler servet biriktirerek ve biriktirerek bu yükümlülükleri yerine getirmek ve toplumun refahına katkıda bulunmak için daha donanımlı hale gelirler.
Geleceği Planlamak: İslam, inananları gelecek için plan yapmaya ve uzun vadeli finansal hedefler düşünmeye teşvik eder. Tasarruf, bireylerin evlilik, eğitim, iş kurma veya emeklilik gibi önemli yaşam olaylarına hazırlanmalarına olanak tanır. Gelecek için para ayırarak, bireyler finansal istikrar için çabalayabilir ve başkalarına olan güveni azaltabilir veya borca düşmekten kaçınabilir.
Bağımlılıktan Kaçınma: İslam, kendine güvenmeyi teşvik eder ve başkalarına gereksiz bağımlılığı caydırır. Tasarruf, bireylerin finansal ihtiyaçları için yalnızca başkalarına güvenmekten kaçınmalarına yardımcı olur ve bağımsızlık ve kendi kendine yeterlilik duygusunu teşvik eder.
Dünyevî ve Manevî İhtiyaçları Dengelemek: İslam, tasarruf etmeyi teşvik ederken, müminlere dünyevî ve manevi işler arasında bir denge kurmalarını da hatırlatır. Zenginliğe aşırı bağlanmamak veya maddiyatı ruhsal gelişim ve ahiret peşinde koşmak yerine öncelememek önemlidir. Müslümanlar, servetlerini iyi amaçlar için, kendilerine ve başkalarına fayda sağlamak için kullanmaya ve gerçek başarının kişinin Allah ile olan ilişkisinde ve salih amellerde yattığını hatırlamaya teşvik edilir.
Tasarruf teşvik edilirken, bunun doğru niyetlerle ve İslami öğretilerin belirlediği sınırlar içinde yapılması gerektiğine dikkat etmek önemlidir. İslam paylaşma ve cömertlik kavramını teşvik ettiğinden, servet biriktirmek veya aşırı cimri olmak caydırılır. Müslümanlar, gelecek için tasarruf ile kendilerine, ailelerine ve daha geniş bir topluma karşı mali yükümlülüklerini yerine getirme arasında bir denge kurmaya teşvik edilir.