Paylaş
İşyerinde namazı cem etmek
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
İşyerinde Namazlar cem edilmek (birleştirilmek) suretiyle kılınabilir mi?
Selamun aleykum. Ben kapalıyım(çarşaf) ve yurtdışında yaşıyorum. Bu halimle burada iş bulmam imkansız kadar zor, ve şükür bir tane buldum. Namaz saatleri bazen 2 saat arayla olduğu zamanlar bunda çok zorlanıyorum. İş yerinde namazlarımı kılıyorum(sadece farz) gizlice, ve hızlı bir şekilde (rukunlara uyarak) Allah affetsin. Abdest almak ayrı zor oluyor kapalı olduğum için, hızlı bir şekilde sadece farz kadar alıyorum onuda. Bazen parmağım da bir yara oluyor sürekli kanayan veya iltihap su çıkaran, bu sebeble her vakitte abdest alıyorum, herşeyi yapmaya çalışıyorum elimden geldiğince, gerekirse bütün mola saatlerimi bunlarla geçiriyorum ama çok zorlanıyorum, sabah 6da aldığım abdest ile saat akşam 6ya kadar abdestimi bozmadığım günler çok oluyor vaktim sıkışık olduğu için, bu sebeble öğle yemeğimde bir kaç sokum birşey yerim ve o gün en fazla bir kaç bardak kadar su içerim tuvalet ihtiyacım olmasın diye, ama iş sırası çok terlediğim için suda içmeyince gözüm kararmaya başlar. Kısacası kardeşim elimden geleni yapıyorum kazaya bırakmamak için, bırakmadım da hiç isteyerek, ama zor oluyor yinede, tuvalet sorunlarım oluyor iş günü sonrası affedersiniz kabız oluyorum yinede bir şekilde hallediyorum onuda. Kısacası, bu gibi durumlarda ben öğle ve ikindiyi cem edebilirmiyim kardeşim, mola vaktini kendimiz seçebiliyoruz. Öğle ve ikindiyi arka arkaya kılıyorum son dakikada vakitlerinde tabi, ama bazen namaz saatleri çok erken oluyor ve en az 8 saat kadar molamı uzattığım oluyor, düşük tansiyonum var, birde su içmeyince biraz zorlanıyorum. Uzattım hakkınızı helal edin. Cem konusunda emin olmak istedim, benim durumumda olan birisi için cem caiz midir? , bukadar uzattım çünki Nureddin hocamıza da buna benzer sorular sorulmuş ve kolayca caizdir dediği olmamış, bu sebeble olayı uzattım anlamanız için. Kusura bakmayın.
BENZER KONULAR:
- işyerinde namazı cem etmek
- Cuma namazında secde edecek yer bulunmaması
- Namazın Farz Olduğuna Dair Kur’an’dan ve Sünnetten deliller
- Namazın dini, kişisel ve toplumsal faydaları
- Cenaze namazı kılmanın fazileti
- Tümünü görüntüle.
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Hanefi, Şafii ve Hanbeli mezheplerine göre İşin yoğunluğundan dolayı namazları cem etmek caiz değildir.
Diyanet fetvalar kitabında iş yerinde imkan olmadığı zaman namazları birleştirmek caizdir şeklinde bir fetvası var, bizim ilçe müftümüze bunun deliliğini sordum maliki mezhebine bağladı fakat delilini bulamadık aşağıdaki fetva diyanete aittir sitesinde mevcuttur
Mezheplere göre Namazlar cem edilmek / birleştirilmek kılınabilir mi?
Diyanet fetvası
Belirli şartları taşıyan her Müslüman’a günde beş vakit namaz farzdır. Her namaz kendi vakti içinde edâ edilmek üzere farz kılınmıştır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de, “Namaz, müminler üzerine belli vakitlerde edâ edilmek üzere farz kılınmıştır.” (Nisâ, 4/103) buyrulmaktadır. Bu itibarla normal şartlarda her namazın vaktinde kılınması gerekir. Ancak geçerli bir mazeretin olması durumunda namazlar birleştirilerek (cem’ edilerek) kılınabilir.
“İki namazı birleştirmek” anlamına gelen “cem” öğle ile ikindi namazlarının öğle veya ikindi vaktinde; akşam ile yatsı namazlarının da akşam veya yatsı vaktinde birlikte kılınmalarını ifade eder.
Hanefî mezhebine göre cem sadece hacılar için söz konusudur. Arefe günü Arafat’ta ikindi öne alınarak öğle vaktiyle birlikte (cem-i takdim sureti ile) kılınır. Aynı gün akşam namazı geciktirilerek, Müzdelife’de yatsı vaktinde birlikte (cem-i te’hir) kılınır. Bunun dışında namazları cem ederek kılmak caiz değildir (Kâsânî, Bedâî’, I, 127). Diğer mezheplerde (aralarında bazı konularda ihtilaf olmakla birlikte) sefer, yağmur, fırtına gibi mazeretlerle öğle ile ikindiyi veya akşam ile yatsıyı cem-i takdim ya da cem-i tehir yoluyla kılmak caizdir. Bu görüşün delillerinden birisi İbn Abbâs’ın verdiği “Resûlullah (s.a.s.) Tebûk seferinde öğle ile ikindi, akşam ile yatsı namazlarını birleştirerek kıldı” (Müslim, Salâtü’l-Müsâfirîn, 51, 52, 53) haberidir. Hanefîler bu ve benzeri hadislerde söz konusu olan cemin, sûrî (bir namazı vaktin sonunda, takip edeni de vaktin başında peş peşe kılarak, şeklen bir birleştirme) olduğunu söylerler (Muvatta, Salât, 59 (Şeybânî rivayeti); Tahâvî, Şerhu me‘âni’l-âsâr, I, 162; İbn Rüşd, Bidâye, I, 173-174).
Önemli mazeretlerin bulunduğu durumlarda Hanefî birisi de diğer mezhepleri taklit ederek anılan namazları cem ederek kılabilir. Mesela seferde olmak, imtihan saatiyle çakışmak, doktorun ameliyatta iken namazı vaktinde kılamaması gibi zarûret ve ihtiyaç hâllerinde öğle ile ikindi, akşam ile yatsı namazları, cem-i takdim veya cem-i te’hir ile kılınabilir.
Namazları birleştirerek kılacak kişi, bu namazları peş peşe ve sırasına göre kılar; iki farz arasındaki sünnetleri kılmaz, başka bir şeyle meşgul olmaz. Öğle ile ikindinin farzları, öğle veya ikindi vaktinde, akşam ile yatsının farzları, akşam veya yatsı vaktinde peş peşe, ara vermeden kılınır. Sabah namazı ne yatsı ne de öğle ile birleştirilemediği gibi, ikindiyle akşam veya yatsı ile sabah da birleştirilemez.