
Selamün aleyküm. Kâbe’nin Emeviler tarafından yıkıldığı doğru mudur?
Kabe emeviler tarafından tahrip edilmiştir ve tarihçesi şöyledir
Birinci Mekke Kuşatması (683)683 yılında Emeviler, Birinci Mekke Kuşatması’nı gerçekleştirirler. Husayn bin Nümeyr komutasındaki Şam ordusunun mancınıklarla fırlattığı taşlar ve çıkan bir yangın sonucunda, Kâbe büyük hasar görür. Kimi duvarları yıkılır. Hacerü’l-Esved ise kırılarak üç parçaya ayrılır.Suriye ordusunun sene sonunda Mekke’yi terk etmesinin ardından, Abdullah bin Zübeyr, zaten büyük hasar görmüş olan Kâbe’yi tamir etmek yerine yeniden inşa etmeye karar verir. Bu kararın bir nedeni de, annesi (ve birinci halife Hz. Ebu Bekir’in kızı) Esma’nın, Aişe’den naklettiği bir hadistir. Bu hadise göre, Hz. Muhammed, Mekke’nin fethinin ardından Aişe’ye, Kâbe’nin aslında orijinal şeklini korumadığını söylemiş, hatta insanların İslam’a yeni girmiş olmamaları durumunda Kâbe’yi yıkıp İbrahim’in inşa ettiği ilk şekliyle yeniden yaptıracağını söylemiştir.683 yılındaki kuşatma esnasında Kâbe’nin kısmen yıkılınca, Abdullah bin Zübeyr, bu tahribatın böyle bir yeniden inşa için iyi bir fırsat sunduğunu düşünür. Mevcut Kâbe’nin 78 yıllık kısa geçmişine ve ağır hasarlı durumuna rağmen, bazı insanlar Kâbe’yi yıkma fikrinden yine de çekinirler. Hatta, Abdullah ilgili çalışmayı başlattığında, başlarına bir şey geleceğinden korkarak oradan uzaklaşanlar olur. Ancak daha sonra herhangi bir şey olmadığını görünce, geri dönerek ona yardımcı olurlar.Abdullah, Kâbe’nin sadece duvarlarını değil, temelini dahi ortadan kaldırır. Bu yapıldığında, zeminde, “deve kadar büyük” ifadesiyle tasvir ettikleri kocaman taşlar görürler. [5] Ardından, Abdullah, Kâbe’yi, Hz. Muhammed’in takriben 50 sene önce izah ettiği şekilde yeniden inşa ettirir. Bu yeni Kâbe’nin belki de en önemli farklılığı, zemininin kuzeybatıya doğru takriben iki metre daha geniş olmasıdır. Bir başka deyişle, 684 yılının Kâbesi, Hatim duvarı [6] ile bitişiktir.Bunun dışında, yeni Kâbe, 14 metre yüksekliğindedir. Duvarları taşlar ile örülmüştür ve bir tavanı da vardır. Abdullah, zemine diktirdiği üç yüksek sütun ile bu tavanı destekler ve böylelikle, tavanın bütün yükünün sadece duvarlara binmesini engeller. Ayrıca, Kâbe’nin kuzey ucuna, tavana çıkan ahşap bir merdiven yaptırır. Yeni Kâbe’nin (biri giriş, diğeri de çıkış için kullanılacak) iki de kapısı vardır. Bu kapılardan biri, bugünkü kapının olduğu yerdedir. Diğeri ise, bu kapının çaprazındaki köşededir.Abdullah, bunlara ek olarak, kırılan Hacerü’l-Esved’in parçalarını yapıştırır, taşı gümüş bir mahfaza içine koyar ve yeniden eskiden bulunduğu yere yerleştirir. [7]İkinci Mekke Kuşatması (692)Emevi ordusu dokuz sene sonra (bu sefer Haccac bin Yusuf komutasında) yeniden Mekke’yi kuşatır. Ordu, şehri yine mancınıklarla taşlar ve Kâbe yine zarar görür.Kuşatma bu kez Emevilerin zaferiyle sonuçlanır. Dolayısıyla, Kâbe’yi tamir etmek de Emevilere düşer. Kâbe’yi, (halife Abdülmelik bin Mervan’ın direktifleri doğrultusunda) Haccac tamir ettirir. Ancak, Haccac, tamirin bir parça ötesine geçerek, Kâbe’yi İslam öncesi haline yaklaştırır. İlk olarak, Kâbe’nin kuzeybatıya bakan duvarını yeniden geriye çekerek Hatim Duvarı ile Kâbe’nin arasını yeniden açar. Bu duvara bitişik olan ahşap merdiven yerine de, taştan, yeni bir merdiven yaptırır. Abdullah’ın açtığı ikinci kapıyı da taşla ördürerek kapattırır. [8] Birinci kapının ise alt kısmını (eskiden olduğu gibi) yerden yükselterek, ancak merdiven ile girilebilecek hale getirir.Kâbe, Haccac’ın verdiği bu şekli, bugüne dek korur. Aradan geçen yüzyıllar içinde Kâbe çeşitli afetlerden zarar görse ve zaman zaman bakım altına alınsa da, neticede hep Emevilerin öngördüğü bu mimari esas alınarak onarılır.
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Vealeyküm selam. Kâbe’nin Emeviler tarafından yıkıldığına dair genel bir bilgi yanlış anlaşılmalardan kaynaklanabilir. Ancak Kâbe’nin tarihindeki önemli yıkılmalarla ilgili birkaç olay mevcuttur:
Kâbe’nin Yıkılması (630 yılında): İslam’ın erken döneminde, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), Mekke’yi fethedip Kâbe’yi putlardan temizlemiş, ancak Kâbe’nin yapısına dokunmamıştır. Yani bu dönemde Kâbe yıkılmamıştır.
Emeviler Dönemi (683 yılı): Kâbe, 683 yılında, Yezid’in ordusuyla meydana gelen bir çatışma sırasında (Kerbela olayı sonrasında) büyük bir tahribata uğramıştır. Bu dönemde, Kâbe’nin duvarları ciddi şekilde zarar görmüş ve hatta bazı rivayetlere göre Kâbe ateşe verilmiştir. Ancak Kâbe’nin tam anlamıyla “yıkılması” söz konusu olmamıştır.
Kâbe’nin Yeniden İnşası: Kâbe, bu tahribatların ardından tekrar inşa edilmiştir. İslam’dan önce ve sonra birçok kez inşa edilen Kâbe, zamanla çeşitli onarımlar geçirmiştir.
Sonuç olarak, Emeviler döneminde Kâbe’ye zarar verilmiş, ancak tam anlamıyla “yıkılmamıştır.”