Paylaş
Kader Kaza inancının doğrudan ilişkili olduğu Allah’ın sıfatları
Question
Kader ve kaza kavramları arasındaki Allah ‘ın sıfatları ile ilgili temel fark hangi konu ile ilgilidir
A) Bilmek B)Yaratmak C)İstemek D) Tercih Ermek
Tam olarak neyi kastettiğinizi anlayamadık. Ancak sorunuzun cevabının “BİLMEK” olduğunu düşünüyoruz. Daha açıklayıcı bir soru sorarsanız daha iyi bir cevap yazabiliriz.
Answer ( 1 )
Kader ve kaza inancı, İslam inanç sisteminde Allah’ın iradesi ve kudretiyle doğrudan ilişkilidir. Bu inanç, Allah’ın her şeyi önceden belirlemesi ve her şeyin O’nun takdiriyle gerçekleşmesi düşüncesine dayanır. Kader ve kaza ile doğrudan ilişkili olan bazı Allah sıfatları şunlardır:
Alim (Her Şeyi Bilen): Allah, her şeyi her zaman ve her yerde bilendir. Kader ve kaza inancına göre, Allah her şeyin ne zaman, nasıl ve hangi koşullarda gerçekleşeceğini önceden bilir. O, geçmişi, bugünü ve geleceği tam olarak kavrayandır.
Kadir (Gücü Yeten): Allah, her şeye gücü yetendir. Kader ve kaza, Allah’ın kudretiyle bağlantılıdır; her şey O’nun iradesiyle olur ve hiçbir şey O’nun gücüne karşı duramaz. Allah, her türlü olay ve durumu yaratmaya gücü yetendir.
Mürid (İrade Eden): Allah, her şeyin iradesini belirleyendir. Kaderin gerçekleşmesi, Allah’ın iradesiyle olur. O, dilediği şekilde yaratır ve her şeyin sonucunu O’nun iradesi belirler.
Hâlık (Yaratan): Allah, her şeyin yaratıcısıdır. Kader ve kaza, Allah’ın yaratma gücüne dayalıdır. Her şey, O’nun yaratma iradesine ve kudretine bağlı olarak var olur.
Raziq (Rızık Veren): Allah, her şeyi rızıklandırandır. Kaderde yazılı olan rızık, Allah’ın kudretiyle ve takdiriyle belirlenir.
Hikmetli (Her Şeyde Hikmet Bulunan): Allah, her şeyde bir hikmet bulunandır. Kaderin ve kazanın arkasında Allah’ın derin hikmeti vardır. İnsanlar, olayları her zaman doğru şekilde anlayamayabilir, ancak Allah’ın her şeyde bir hikmeti vardır.
Kader ve kaza, bu sıfatlarla bağlantılı olarak, Allah’ın mutlak iradesi ve kudretiyle şekillenir. İslam’da insanın özgür iradesi ve sorumluluğu da bu inançla dengeye oturtulur; insan, Allah’ın takdirine uygun şekilde hareket ederken, yine de kendi seçimlerinden sorumludur.