Kaderiye ne demek? Kaderiyye mezhebinin görüşleri

Question

Kaderiye ne demek Kaderiyye mezhebinin gorusleri

Kaderiye-Kaderiyye Mezhebi

Kader anlayışı hakkında yanlış itikadi görüşleri ve kavramları bulunan İslâm’a müntesip kelâm fırkalarından biridir. Çünkü Kaderiye kullarin fiillerini kendi kudretlerine dayandırmıştır. Yüce Allah’ın bu hususta bir müdahalesinin, kudretinin, meşiet ve kazasının bulunmadığını söylerler. Aynı şekilde Yüce Allah’ın ezeli ilmini de inkâr etmişlerdir. Aralarında ilmi ve kitabeti (kaderin yazılmış olmasını) kabul etmekle birlikte meşieti inkâr eden bir kesim de bulunmaktadır.

Kaderiyeci görüş. Cebriyeci görüşten önce ortaya çıkmıştır. Çünkü ilk Kaderiyeciler (gulât aşırılar) Hicaz’da ortaya çıkmış ve bireysel birtakım eğilimlerde ifadesini bulmuştur. İslâm’a girdikten sonra Hıristiyanlığa dönen Basralı Susen veya Susiyye en-Nasrânî, Kaderiye görüşünü açığa vuran ilk kişi kabul edilir. Bazı araştırmacıların benimsedikleri bu kanaati pekiştiren hususlardan biri de ilk Kaderiye’nin, fikri köklerinde Yunan Epikürcülerinin felsefesinden etkilenmiş Kitap Ehli Nastûrîleri olduklarıdır.

Ma’bed el-Cuheni ile Gaylân ed-Dimeşkî, Susen veya Susiyye’den az önce geçen şekliyle Kaderiyeci görüşü aldılar. Bununla birlikte Susen, amel lerin Mürcie’nin kabul ettiği gibi imanın kapsamına girmediğini de söylemiş tir. Susen aynı şekilde sıfatları, özellikle de istiva sifatını kabul etmemekte Cehmiyye’nin görüşünü benimsemiştir. İbn Ömer, İbn Abbas, Ebu Hureyre, Enes b. Malik, Ukbe b. Âmir el-Cuheni gibi bazı sahabiler ile diğerlerinin, bunların fitnelerinin dindirilmesinde ve propaganda alanlarının daraltılmasın da etkin rolleri olmuştur. Durum Mutezile firkasının ortaya çıkması ve Ka deriyeci görüşü benimsemesine kadar bireysel eğilimler şeklinde devam etti. Bundan dolayı Mutezile’ye İkinci Kaderiye adı verilmiştir. Bazıları da Yüce Allah’in bütün hayır fiilleri yarattığını ve onları murad ettiğini fakat şer fiilleri yaratmadığını ve onları murad da etmediğini söylemiştir. Ehl-i Sünnet’in benimsediği hak görüşe göre ise, Yüce Allah her şeyin yaratıcısıdır. Bu her şey ise, hayrıyla-şerriyle kulların bütün fiilleridir. Yüce Allah bu fiillerin hayırlı olanlarını sever ve şer ‘an bunların yerine getirilmesini ister. Diğer taraftan, şer’i olarak kullarının küfür ve şer işlemelerine de razı olmaz. (Bk. Kevni İrade, Şer’i İrade ve Kaza ve Kader)

Burada hatırlatılması uygun olan hususlardan biri de şudur: Kaderiye lafzı kaderi kabul etmeyenler hakkında kullanıldığı gibi, kaderi kabul edenler -Cebriye- hakkında da kullanılmaktadır. Fakat kaderi kabul etmeyenler hakkında kullanılması daha yaygındır. İbn Ömer’in şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Bu ümmetin Mecûsîleri Kaderiye’dir. Hastalanırlarsa onları ziyarete gitmeyin, ölürlerse cenazelerinde hazır bulunmayın.” Mecûsiler ile Kaderiye arasındaki benzerlik yönüne gelince; Mecûsîler iki ilâh edindiler. Kaderiye ise aynı şekilde yaratmanın da iki ilâhı olduğunu kabul etti. Birisi hayır fiil lerini yaratan Yüce Allah, diğeri ise şer fiillerinin yaratıcısı olan -kendi iddi alarına göre-insandır.

İbn Ömer’in şöyle dediği rivayet edilmiştir: Hz. Peygamber’i şöyle buyururken dinledim: “Benim ümmetim arasında bir mesh ve bir harf olacaktır. O da zındıklık ve Kaderiye’dedir.

Dua Kubbesi nedir?

Evrenselcilik nedir kısaca

BENZER KONULAR:

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answer ( 1 )

    1
    2024-11-21T19:18:27+03:00

    Kaderiye terimi, İslam tarihinde kader konusundaki görüşleriyle tanınan bir mezhebi ifade eder. Kaderiye, kaderin ve insanın iradesinin ne anlama geldiği konusunda farklı görüşlere sahip olan bir grup Müslüman düşünürün oluşturduğu bir mezheptir. İslam mezhepleri tarihine göre, Kaderiye, kaderi tamamen reddetmeleri ya da insan iradesine aşırı vurgu yapmaları sebebiyle Ehl-i Sünnet çizgisinden sapkın bir grup olarak değerlendirilmiştir.

    Kaderiye Mezhebinin Özellikleri

    1. İnsan İradesine Aşırı Vurgu:
      • Kaderiye mezhebi, insanın fiillerinin tamamen kendi iradesiyle gerçekleştiğini savunur. Onlara göre, insanın yaptığı her şey, yalnızca kendi seçimi ve gücüyle ortaya çıkar. Bu yüzden insan fiillerinde Allah’ın takdirini (kaderini) kabul etmezler.
    2. Kaderin Reddi:
      • Kaderiye, kaderin Allah tarafından önceden belirlenmiş olmadığını, her insanın kaderini kendisinin oluşturduğunu iddia eder. Bu görüşe göre, Allah insanın fiillerine karışmaz, insanlar tamamen özgürdür.
    3. Adalet ve Sorumluluk Vurgusu:
      • Kaderiye, Allah’ın adaletini savunma iddiasıyla ortaya çıkmıştır. Onlara göre, eğer kader anlayışı kabul edilirse, insanın işlediği kötü fiillerin sorumluluğu Allah’a ait olur. Bunun da Allah’ın adaletiyle bağdaşmadığını düşünürler. Bu nedenle, insanlar tamamen özgür olmalı ve her yaptıklarından sorumlu tutulmalıdır.
    4. Allah’ın İradesi ve İnsan Fiilleri:
      • Kaderiye’ye göre, Allah sadece evreni yaratmış, ancak insan fiillerine müdahale etmemiştir. İnsanlar, fiillerinin hem yaratıcısı hem de uygulayıcısıdır.

    Kaderiye Mezhebinin Görüşlerine Eleştiriler

    Ehl-i Sünnet âlimleri, Kaderiye mezhebini çeşitli sebeplerle eleştirmiştir:

    1. Allah’ın Kudretini Sınırlamak:
      • Kaderiye, insan iradesine aşırı vurgu yaparak, Allah’ın her şeye kadir olduğunu ve her şeyin O’nun kontrolünde gerçekleştiğini reddetmiş gibi görünür. Bu durum, İslam’ın temel inançlarından biri olan Allah’ın mutlak irade ve kudret anlayışıyla çelişir.
    2. Kaderin İnkarı:
      • Kur’an’da kaderin varlığına dair açık deliller vardır. Örneğin, Allah şöyle buyurur:

        “Biz her şeyi bir kader ile yarattık.” (Kamer, 49)
        Bu gibi ayetler, kaderin İslam inancının bir parçası olduğunu gösterir. Kaderiye’nin bu anlayışı reddetmesi, Kur’an’a aykırı bulunmuştur.

    3. Denge Eksikliği:
      • Ehl-i Sünnet’e göre insan iradesi ve Allah’ın kaderi birbiriyle çelişmez. İnsan, kendi fiillerinde cüzi iradeye (seçme hakkına) sahiptir, ancak bu irade de Allah’ın külli iradesine tabidir. Kaderiye, bu dengeyi kuramadığı için görüşlerinde aşırılığa düşmüştür.

    Kaderiye Mezhebi Tarihte Nasıl Ortaya Çıktı?

    Kaderiye mezhebi, İslam’ın erken dönemlerinde ortaya çıkmıştır. İslam tarihine göre, kader meselesi ilk defa Ümeyye döneminde (661-750) tartışılmaya başlanmıştır. Kaderiye’nin öncülerinden kabul edilen Ma’bed el-Cüheni ve Gaylan ed-Dımaşki gibi isimler, kader anlayışını inkâr ederek insan iradesini savunmuşlardır. Daha sonra Kaderiye’nin fikirleri Mu’tezile mezhebinde sistematik bir şekilde yer bulmuştur.

    Ehl-i Sünnet’in Kader Anlayışı

    Ehl-i Sünnet, kaderi inkâr etmeden insan iradesine de yer verir. Buna göre:

    1. Allah’ın İradesi ve İnsan İradesi:
      • İnsan, kendi iradesiyle fiillerini seçer, ancak bu seçimler Allah’ın ilmi ve iradesiyle kuşatılmıştır. Yani insan özgürdür, fakat bu özgürlük Allah’ın mutlak kudretiyle sınırlıdır.
    2. Cüz-i İrade ve Külli İrade:
      • İnsan fiillerinde cüz-i irade sahibidir (seçme özgürlüğüne sahiptir). Ancak, insanın bu seçimi Allah’ın külli iradesi çerçevesinde gerçekleşir.
    3. Sorumluluk:
      • İnsan, yaptığı fiillerden sorumlu tutulur. Çünkü Allah, insana akıl ve irade vermiştir. İnsan, iradesiyle yaptığı seçimlerden dolayı ahirette hesap verecektir.

    Sonuç

    Kaderiye mezhebi, insanın sorumluluğunu ve özgürlüğünü vurgulamak adına kaderi tamamen reddetmiş ve bu konuda aşırı bir anlayışa yönelmiştir. Ancak, Ehl-i Sünnet’e göre kader ve insan iradesi bir denge içinde anlaşılmalıdır. Allah’ın kudreti her şeyi kuşatmıştır, ancak insan da fiillerinden sorumludur. Bu denge, İslam’ın inanç esaslarının temelidir ve kader meselesinde doğru bir yaklaşımı temsil eder.

    En iyi cevap

Cevapla