Paylaş
Kanaat nedir? Kanaatkarlık ne demek kısaca
Question
BEREKETİN KAYNAĞI OLAN İKTİSAT VE KANAATKARLIK
Kanaatkar olmak nedir kısaca
İnsanoğlunu yeryüzüne göndererek imtihan eden yüce rabbimiz yeryüzündeki her şeyi bizim hizmetimize vermiştir. Çünkü insan yaşamının devamı kendisine sunulan bu nimetlerin kullanılmasıyla mümkündür. Bu noktada dünya üzerindeki hemen her şeyin iktisatlı kullanılması önem arz etmektedir. Özellikle gıda konusunda buna dikkat etmek son derece önemlidir. Nitekim Bu konuda yüce Allah şöyle buyurmuştur: “yiyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez”.[1]Hemen her konuda ölçülü olmayı öğütleyen yüce rabbimiz müminlerin özelliklerini sayarken Furkan suresinde şöyle buyurmaktadır: “onlar ki, harcadıklarında ne israf ederler ne de cimrilik yaparlar. İkisi arasında orta bir yol tutarlar”.[2] Hz. Peygamber efendimiz (sav) ise tüketimde itidalli olmaya çok önem verirdi. Bir defasında, çok fazla su ile abdest alan sahabeyi görünce: “nehir kenarında olsanız bile suyu israf etmeyiniz”[3] Buyurarak tüketimde tasarruflu olmanın adeta Müslüman’ın yaşam tarzı olması gerektiğini vurgulamıştır. Öte yandan Malını bilinçsizce saçıp savuranlara ise yüce Allah şu uyarıda bulunmuştur: “Malını israf ile saçıp savurma, çünkü saçıp savuranlar şeytanın dostları olmuşlardır. Şeytan ise rabbine karşı çok nankördür”[4]
21. yüzyılda yaşadığımız şu günlerde dünyanın birçok bölgesinde insanlar çılgınca ve bilinçsizce tüketim yarışına girmiştir. Ve moda uğruna maddi olanaklar sonuna kadar kullanılmaktadır. Ancak insanlar birbirleri ile moda ve tüketimde yarışırken Afrika’da ve dünyanın değişik bölgelerinde gözü yaşlı ve açlıktan ölümle yüzleşen insanlar da bulunmaktadır. Zira açlık yüzünden her gün yüzlerce insan ölmektedir. Yapılan araştırmalara göre Dünyada her yıl 11 milyon kişinin açlık veya yetersiz beslenme yüzünden öldüğü tahmin edilmektedir. Yine her yıl 300 milyonu çocuk olmak üzere, 852 milyon insan açlığa maruz kalmaktadır.[5]
Bireysel ve toplumsal alanda Müslümanların faydalarını ve mutluluğunu hedefleyen dinimiz. İsrafı yasaklayıp tasarrufu emrederken aynı zamanda gözü yaşlı aç ve yoksul insanlar için ise zekât ve sadaka sistemini devreye koyarak insanları birbirine karşı sorumlu kılmıştır. Zira İslam’ın tebliğinden bu güne dek 1400 yıldır Müslümanların sadakaları ve zekâtları ile yetim ve fakirlerin yüzü gülmüş birçok hayır müessesi inşa edilmiştir.
Bereketin kaynağı iktisattır. Kanaatkârlık ise en büyük zenginliktir. Ve unutulmamalıdır ki Dünya nüfusu hızla artmaktadır. İnsanların yaşamını devam ettirmesi için mevcut olan kaynaklar hızla tükenmektedir. Durum bu iken insanların İslam’ın tasarruf konusundaki tavsiyelerine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu anlaşılmaktadır. Öyle ise gelin İslam’ın bu sesine hep beraber kulak verelim. Mesajı iyi anlayalım. Ölçülü tüketelim ve tasarrufta bulunalım.
—————————————————–
[1] Araf suresi 35. Ayeti kerime meali
[2] Furkan suresi 67. ayeti kerime meali
[3] Ahmed b. Hanbel, Müsned, II
[4] İsra suresi 26-27.ayet i kerime meali
[5]BM gıda ve tarım örgütü (FAO)
Answers ( 2 )
Huzur ve mutluluğu yakalayabilmek için hırsın yıkıcı etkilerinden kurtulup kanaat sahibi olmak son derece önemlidir. Günümüzde hırsı yüzünden ruhi ve psikolojik dengesi bozulan, manen hastalanan, kendisine ve çevresine zarar veren birçok insan mevcuttur. Nice zenginler vardır ki, edindikleri servetlerini hırsları yüzünden ihtiyaç sahipleriyle paylaşmadıkları gibi, hayati öneme haiz kendi ihtiyaçları için bile harcayamazlar, malı pek çok severler. Ancak insanlar iyi bir kanaat eğitiminden geçirilirlerse; o takdirde kanaatle kontrol altına alınan hırs kendilerine zarar vermeyeceği gibi, maddi ve manevi yönden gelişmelerine de olumlu yönden katkı sağlar.
Kanaat, İslam’da ve genel ahlaki değerler açısından, sahip olunan şeylerle yetinme, elde edilene razı olma ve daha fazlasını hırsla arzulamama anlamına gelir. Bir insanın elindeki nimetlere şükretmesi, başkalarının sahip olduklarına göz dikmemesi ve hayatta karşısına çıkan maddi veya manevi şartlardan memnuniyet duymasıdır. Bu, insanın iç huzurunu sağlamasına ve dünyevi hırsların peşinden koşmaktan uzaklaşmasına yardımcı olur.
Kanaatkarlık ise, kişinin elindeki ile yetinme, israftan kaçınma ve daha fazlasını elde etme arzusunu dizginleyebilme yetisidir. Kanaatkâr bir insan, ihtiyaçlarını makul ölçülerde karşılar ve kendisine yettiğinde fazlasını arzulamadan yaşamına devam eder. Kanaatkarlık, hayatı daha dengeli, sakin ve huzurlu kılar.