Paylaş
Kasas suresi hakkında bilgi
Question
Kuranda 28. sure olan Kasas suresi ile ilgili kısaca bilgiler
Kasas suresi ismini 25. Ayette geçen kıssa bir diğer anlamı ise hayat hikayesi anlamına gelen kasas kelimesinden gelmektedir. Bu sure peygamber efendimize Mekke döneminde iken nazil olmuştur. Ve toplamda 88 ayetten oluşmuştur. Bu surede Hz. Musa’nın çocukluğunu, peygamber oluşunu ve kendine inanan müsavileri mısırdan çıkarması, firavun ve ordusunun boğulmasını kapsayan tüm süreç anlatılmaktadır. Ayrıca küfre saplanıp maddi servet ve güce bel bağlamanın kötü sonucunu vurgulamak üzere Karun kıssasına da yer verilmiştir.
Kasas Suresi
Kasas suresi konusu ve verdiği mesajlar
Kur’ân-ı Kerîm’in 28. sûresi
Adını 25. âyetinde geçen ve “kıssa”nm çoğulu olan “kasas” kelimesinden alır. Mekke devrinde nazil olmuştur. 88 âyettir. Âyet sonlarına ahenk veren fasılaları râ, lâm, mim ve nun harfleridir.
Bu sûrede, Hz. Mûsâ ve Karun kıssaları anlatılarak gerekli öğüt ve uyanlarda bulunulmakta, bir Allah’a inanmanın gereği, dünyanın geçiciliği ve asıl yaşamanın âhiret hayatı olduğu bildirilmekte, ayrıca âhirette inkarcıların acı sonlarından bahsedilmektedir.
Kasas Sûresinde söz edilen konular ve bazı sonuçlar özetle şunlardır:
Madde madde
* Yüce Allah, mazlumlara yardım eder. Kötülerin yerine iyileri mirasçı kılar. Allah’ın takdiri değiştirilemez, O isterse (Firavun gibi) bir zalimin sarayında, onun zulmüne son verecek (Hz. Mûsâ gibi) iyi bir insanı yetiştirir, buna kimse engel olamaz. Allah yolunda fedakârlıktan kaçınılmamalıdır, yerine göre insan evladını bile bu yola adamalıdır; Allah bunun karşılığını verecektir. Düşmana belli etmeden, gerçeği bildirmeden, onu zararsız hale getirecek tedbirler alınmalıdır. Allah’ın vaadi gerçektir, mutlaka gerçekleşir. Allah Teâlâ iyi kişileri ilim ve hikmetle ödüllendirir. Çatışanlar arasında taraf tutmamak, adil olmak gerekir. Bir günah işleyince derhal tevbe etmelidir; Allah bağışlayan ve esirgeyendir. İyi kimselerin aleyhine bir tuzak hazırlandığı öğrenilirse, derhal bunu ona bildirmeli, tedbir alması istenmelidir. Çaresiz insanlara yardımcı olunmalıdır. İnsan, hizmetinde çalıştırdığı kişilere fazla yüklenmemeli, iyi davranmalıdır. Hakkı tebliğde güzel konuşanlardan İstifade etmek uygun olur; tebliğde maddî güç de gereklidir. Peygamberlere başkaldıran inatçı inkarcılar, daha dünyada iken cezalandırılmışlardır, onlar ayrıca âhirette de azap göreceklerdir. Kur’ân’da anlatılan bütün bu kıssalardan Öğüt ve ibret almak gerekir (âyet: 1-46).
* Allah Teâlâ, insanları gönderdiği elçilerle uyarır; elçi gönderilmedikçe ve haksız yere kimse cezalandırılmaz. Ama inkarcılar, Hz. Musa’ya verilen Tevrat’ı kabul etmedikleri gibi, Hz. Muhammed (s.a.)’i ve Kur’ân’ı da inkâr etmişlerdir. Onlar, yalnız kendi keyif ve heveslerine uyan sapıklardır (47-51,59).
* Ehl-i kitaptan olup da Kur’ân’a inanan ve müslüman olduğunu söyleyen kimselere, iki mükâfat vardır. Onlar, kötülüğe iyilikle karşılık veren, Allah rızası için harcamada bulunan, boş sözlerden yüz çeviren ve kötülerden uzak duran kimselerdir {52-55}.
* Kötülüğü iyilikle savmak, Allah yolunda harcamada bulunmak, boş sözlere itibar etmemek ve kendini bilmez cahillerle arkadaş olmamak lâzımdır (54.-55).
* Hidâyet, Allah’tandır; Allah dilemedikçe, Peygamber bile sevdiklerini hidâyete (doğru yola) erdiremez (56).
* Cenab-ı Hakkın ihsan ettiği nimetlerin değeri bilinmeli, nankörlük etmemelidir (57).
* Yüce Allah, refah içinde şımarıp azmış nice memleketi helak etmiştir (58).
* Dünya geçicidir, Allah’ın yanında olan ise daha hayırlı ve kalıcıdır. İmandan uzak, geçici dünya zevkine kapılanlarla, Allah yolunda olanlar elbette bir değildir (60-61).
* Âhirette, inkarcıların tâbi oldukları önderleri ve taptıkları putlar, onları yapayalnız bırakır, bağlılıklarını inkâr ederler. Ayrıca o gün suçlular, Allah’a verecek cevap da bulamazlar. Kurtuluşa ermek için tevbe edip inanmak ve salih amel işlemek gerekir (62-67,74-75)-
* Allah Teâlâ, dilediğini yaratır ve seçer. O’nun ortaklan yoktur. O, gizli açık her şeyi bilir. Hamd O’na mahsustur. Hüküm O’nundurve herkes O’na dönecektir. İnsanlar için geceyi dinlenmek, gündüzü de çalışmak ve Allah’ın lütfunu aramak için O yaratmıştır; O’na şükretmek lâzımdır (68-73).
* Yüce Allah, Karun gibi servetiyle, bilgisiyle, makam ve mevkiiyle gururlanıp şımaran-ları sevmez. Allah’ın verdiği imkânları, yine O’nun yolunda kullanmak gerekir. Asıl olan âhirettir, fakat dünya da ihmal edilmemelidir. Bozgunculuk yapılmamalıdır, Allah, bozguncuları da sevmez. İnsan, ilmiyle ve makamıyla gururlanmamalıdır. Şımarık zenginlere imre-nilmemelidir. İlim adamları, topluma karşı uyan görevlerini yerine getirmelidir. Allah’ı unutup, servetiyle şımaranları Allah mutlaka cezalandırır. Allah, dilediğine bol rızık verir, dilediğinin rızkını da dar tutar. Kâfirler iflah olmaz. Âhirette mutlu olacaklar sadece müttakîlerdir. İyilik yapana, daha güzeliyle karşılığı verilir; kötülük yapana ise, yaptığının karşılığı kadar ceza verilir (76-84).
* Kur’ân’ın Allah’tan bir rahmet olduğu bilinmeli, ona sımsıkı sarılmalı, inkarcılardan yana olunmamalıdır. İnsanlar Allah yoluna davet edilmelidir. Sadece Yüce Allah’a ibadet ve duada bulunulmalıdır. Allah’tan başka her şey fanidir ve herkes O’na dönecektir (86-88).
Benzer konular:
Answer ( 1 )
Kasas Suresi, Kur’an-ı Kerim’in 28. suresidir ve 88 ayetten oluşur. İslam dini açısından önemli bir suredir ve Müslümanlar tarafından okunup anlaşılmaya çalışılan bir metindir.
Kasas Suresi, Mekke döneminde inmiştir ve adını ilk ayetinde geçen “Kasas” kelimesinden almıştır, bu kelime “hikâye” veya “anlatı” anlamına gelir. Sure, peygamber Musa’nın hayatını ve birçok dini ve ahlaki öğretiyi içeren kapsamlı bir hikâye anlatır.
Surede, Musa’nın doğumu, annesi tarafından Nil Nehri’ne bırakılması, Firavun’un sarayında yetişmesi, İsrailoğulları’nın zulme uğraması, Musa’nın Firavun’a karşı peygamberlik görevine çağrılması, mucizeleri ve İsrailoğulları’nın kurtuluşu gibi olaylar anlatılır.
Kasas Suresi, imanın ve sabrın önemini vurgular. Musa’nın yaşadığı zorluklar ve imanı sayesinde Allah’ın yardımını görmesi, insanlara örnek olacak bir durumdur. Surede ayrıca, zalimlerin sonunun hüsran olduğu ve zalimlerin dünyada geçici güçlerine rağmen ahirette cezalandırılacakları anlatılır.
Sure, ahlaki değerleri ve doğru davranışları teşvik eder. İyi ahlaklı olmak, akrabalarla ilişkileri düzgün sürdürmek, zayıflara yardım etmek, haksızlıkla mücadele etmek gibi konulara vurgu yapar. Aynı zamanda, insanların dünyaya meydan okumaları gerektiği ve Allah’ın yardımının iman ve sabırla geleceği ifade edilir.
Kasas Suresi’nin genel mesajı, imanın ve doğru davranışların insanı zorluklardan kurtaracağını, zalimlerin cezalandırılacağını ve ahirette adaletin tecelli edeceğini hatırlatmaktır. Müslümanlar, bu sureyi okuyarak Musa’nın hayatından dersler çıkarır, doğru davranışları benimser ve imanlarını güçlendirirler. Aynı zamanda, ahlaki değerleri yaşamak, adaleti sağlamak ve Allah’ın rızasını kazanmak için çaba gösterirler.