Paylaş
Konuşma Adabı
Question
Ayet ve Hadisler ışığında “Konuşma Adabı”
İslâm düşünürleri, geleneksel görüşü sürdürerek insanı kısaca “hayvanı nâtık” şeklinde tanımlamıştır. Bu tanım hem “düşünen canlı”, hem de “konuşan canlı” anlamına gelir. Kuşkusuz insan, sadece konuşma özelliğiyle değil, başka bakımlardan da hayvanlardan farklıdır. Ancak yine de konuşmak insanın en temel yeteneklerinden biridir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de, konuşma organları olan “dil ve iki dudak” Allah’ın insanlara verdiği başlıca nimetler arasında gösterilmiştir (el-Beled 90/9). Bununla birlikte İslâm ahlâkı kaynaklarında “Âdâbü’llisân” (konuşma âdabı),
“Âfâtü’llisân” (dilin zararları) gibi başlıklar altında, dilin yaratılış hikmetine uygun olarak, Allah’a hizmet ve İnsanlara iyilik yolunda kullanılmasının gerekliliği üzerinde önemle durulmuştur. Hz. Peygamber bu hususu, veciz bir şekilde şöyle ifade etmiştir: “Ya hayırlı konuş veya sus!” (Buhârî, Edeb, 31,85; Rikâk, 23).
Kur’ân-ı Kerîm’de çeşitli vesilelerle “iyi söz”ün önemine işaret edilmiştir. Bu âyetlerden birinde “İyi bir söz, arkasından eziyet gelen bir sadakadan daha hayırlıdır” (el-Bakara 2/263) buyurulmuştur. Bu âyetteki “iyi söz” (kavlün ma’rûfûn), öncelikle tatlı dilli olma anlamına gelir. Ayrıca Kur’ân-ı Kerîm’de “yumuşak söz” (kavlen leyyinen), “güzel söz” (kavlen kerîmen), “gönül alıcı söz” (kavlen meysûren) gibi ifadelerle genel olarak konuşmalarda kibar, terbiyeli, sevgiye dayalı ve candan bir üslûp izlemenin önemi vurgulanmış[74]; buna karşılık İncitici konuşma (el-Ahzâb 33/19), masum insanlara kötü sözlerle dalaşıp sataşma (el-Furkân 25/63; el-Mümtehine 60/2) müşriklerin kaba ve hoyrat davranışları arasında gösterilmiştir.
Osmanlı ahlâk bilginlerinden Kınalızâde Ali Efendi “Ahlâk-ı Alâî” adlı eserinde “Konuşma âdabı” başlığı altında şu öğütlere yer verir: Çok konuşmaktan kaçınmak gerekir. Çünkü çok konuşma hem zihni yorar ve dile zararlı olur, hem de insanı gözden düşürür. Sözün en hayırlısı, kısa ve anlamlı olanıdır. Topluluk içinde, bazı kişilerden gizli olarak bir başkasıyla ikili konuşmak edebe aykırıdır; çünkü diğerleri bu iki kişinin kendi aleyhlerinde konuştuğunu düşünebilirler. Ayrıca konuşurken ses tonunu ölçülü ayarlamak gerekir. Çünkü çok alçak sesle konuşmak, muhatabı soru sormak zahmetine sokar, yüksek sesle konuşmak da edepsizlik olarak değerlendirilir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de “Yürüyüşünde tabiî ol, sesini alçalt” buyurulmuştur (Lokman 31/19). Özellikle büyükler ve bilginler huzurunda yüksek sesle konuşmak daha da çirkindir. Kur’ân-ı Kerîm’de “Ey inananlar, seslerinizi Peygamber’in sesinden daha fazla yükseltmeyin” (el-Hucurât 49/2) buyurulmuştur. Çirkin, küfür ve kaba sayılan sözlerden, kırıcı mizahtan, soğuk şakadan kaçınmak gerekir. Çünkü bunlar insanlar arasında kin ve düşmanlık doğurur. Kişi, duruma ve bulunulan yere göre konuşmalı; konuşurken aşın el, kol, baş, göz ve kaş hareketleri yapmaktan kaçınmalıdır.[75]
Gazzâlî, konuşma ve dilin Öneminden söz ederken “Allah’ın en değerli nimetlerinden ve insana şaşkınlık veren ince sanat eserlerinden biri olan dilin cirmi (hacmi) küçük ise de itaati veya cürmü (günahı) çok büyük olabilir. Küfür veya imanın dil ile ifade edilmesi dahi bu organın önemini göstermeye yeter” demektedir (ihya, 111, 9293).
İslâm ahlâkçılarının, konuşma âdabıyla İlgili olarak, çoğunlukla “Dilin afetleri” başlığı altında sıraladıkları başlıca sözlü kötülükler şunlardır; Körü körüne tartışma (cedel) ve yersiz itiraz, yersiz soru sorma, gereğinden fazla konuşma, düşmanca sözler söyleme, sövüp sayma, lanet etme, kırıcı ve üzücü şaka, alay, yalan, yalan şahitliği, yalan yemin, yalan vaad, gıybet, söz getirip götürme (nemime), abartılı veya asılsız övgü, dalkavukluk.
BENZER KONULAR:
Answers ( 2 )
İslam dininde, konuşma adabı oldukça önemlidir ve Müslümanlar arasındaki iletişimin sağlıklı ve saygılı bir şekilde yürütülmesi için belli başlı kurallar bulunmaktadır. İslam dini, insanların birbirleriyle olan iletişimlerinin de Allah’ın huzurunda olduğunu ve bu nedenle doğru bir şekilde yapılması gerektiğini öğütler. İşte İslam dininde konuşma adabı ile ilgili bazı temel kurallar:
Sonuç olarak, İslam dininde konuşma adabı oldukça önemlidir. İnsanların birbirleriyle olan iletişimlerinde nazik, saygılı, doğru ve sabırlı olmaları tavsiye edilir. Bu, insanlar arasındaki ilişkilerin sağlıklı bir şekilde yürütülmesine yardımcı olur ve toplumun huzurunu korur.
Konuşma Adabı
İslam ahlakında konuşma, insanın en önemli yeteneklerinden biri olarak kabul edilir. Kur’an-ı Kerim, konuşma organlarını Allah’ın nimetleri arasında sayar ve “iyi söz”ün önemini vurgular. Hz. Peygamber, “Ya hayırlı konuş veya sus” diyerek bu konuya dikkat çekmiştir.
Kur’an’da tatlı, yumuşak, kibar ve gönül alıcı bir üslupla konuşmanın gerekliliği vurgulanırken, incitici sözler ve kötü niyetli konuşmalar eleştirilmiştir. Osmanlı ahlakçılarından Kınalızâde Ali Efendi, çok konuşmaktan kaçınılmasını, topluluk içinde gizlice konuşulmamasını ve ses tonunun ayarlanmasını öğütler. Kur’an, büyükler karşısında alçak sesle konuşulmasını emreder.
Gazzâlî, dilin küçük bir organ olmasına rağmen iman veya küfrü dile getirebilme gücüyle çok önemli olduğunu belirtir. Dilin afetleri olarak körü körüne tartışma, yalan, dedikodu, kırıcı şaka gibi kötü davranışlar sıralanır. Konuşmalarımızda edep, samimiyet ve ölçülülük esastır.