Paylaş
Kul Hakkı Vesvesesi
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Kul Hakkı vesvesesi ve takıntısı
Selamun aleyküm arkadaşlar ve hocalarım galiba şeytan bana sürekli kul hakkı vesvesesi veriyor. Her yaptığım şeyde kul hakkına girmiş gibi hissediyorum neyse konua geleyim daha önce hiç görmediğim tanımadığım görmediğim birisi internette olan bir sözlük herkes tarafından da biliniyor bu sözlük insanlar fikirlerini paylaşıyor. Bu tanımadığım arkadaşın rastgele bir yazsını gördüm bu yazısında da uzunca şeyler yazmış en sonunda şöyle bir şey yazmış. Kısacası yalan yere şahitlik edenlere hakkımı helal etmiyorum. Bende 12 yaşında iken çok samimi olduğum arkadaşlarımla sohbet ederken birisine (şaka için) yalan yere şahitlik ediyordum. Böyle şaka ettikten sonra arkadaşlarım gülerek yalan söyleme derdi bende gülerdim(zaten bende yalan şahitlik yaparken çok belli ediyordum.(Söylerken bile gülüyordum) Burada o sözlük yazarı arkadaşın hakkına giriyor muyum yani hakkını helal etmemesi benim için de geçerli mi?
CEVAP:
Yalan yere şahitlik derken mesela arkadaşım bana böyle bir şey yaptım mı? Derse şakadan hayır yapmadın derdim. Kardeş sen soruyu sormuşsun cevabını da vermişsin. Bu bu kul hakkı vesvesesidir yani şeytandan gelen düşüncelerdir aldırmayın.
Öncelikle, kul hakkı vesvesesi çok yaygın bir durum ve özellikle takıntıya (vesveseye) sahip olan, daha da belirgin hale gelebilir. Şeytan, insanın kalbine sürekli vesvese vererek, onu huzursuz etmeye ve dini yaşantısını zorlaştırmaya çalışır. Vesvese ürünleri en önemli şey, bu kişinin üzerine fazla gitmemek ve onların gereğinden fazla önem vermemesidir.
Yalan yere haberlik gibi konular İslam’da ciddiye alınan siyasetlerdir; Ancak senin durumunda, 12 yaşında yapılan bir şaka söz konusu. Yalan yere şahitlik, açıkça ve isteyerek, bir haksızlığı desteklemek için ciddi bir şekilde yapılır. Senin durumunda bu bir şaka olarak yapılmış ve arkadaşların da bunun bir şaka olduğunu bildiği için burada herhangi bir kul hakkı girme durumu yoktur.
Ayrıca, internetin birinin parasını helal etmesi, tüm insanlığa yönelik genel bir ifade ise, bunun senin yaptığın davranışla hiçbir ilgisi yoktur. O kişinin sorunlarının bir sonucu olarak sağlığının helal olmadığı, bu meselenin kafasının yorulacağı; Ancak burada sizinle ilgili hiçbir şey yok. Şeytan bu tür vesveseleri kullanarak seni boşuna boş yere çalışmaya çalışıyor olabilir.
Ne yapabilirsin?
- Bu tür vesveselere fazla takılmamaya çalışmalısınız. Şeytanın amacı gereksiz yere rahatsız etmek ve ibadetlerden, huzurundan uzaklaştırmaktır.
- Vesvesenin geldiği yerde, istiğfar etmek ve Allah’a sığınmak faydalı olur.
- Eğer vesvese seni çok etkiliyorsa, odaklanmayı başka şekilde destekleyerek ve sürekli olarak kendine bunun gerçek bir sorunun olmadığını hatırlatarak vesveseyle baş edebilirsin.
Sonuç olarak, burada bir kul hakkına girme durumu yoktur ve içini rahat tutmalısın. Allah senin niyetine göre değerlendirsin, kötü bir niyetin olmadığı sürece vesveselere kapılmamalısın.
Kul Hakkı Vesvesesi ve Takıntısı Üzerine Kapsamlı Bir Değerlendirme
Öncelikle belirtmek isterim ki, bu konuda kesin bir yargıya varabilmek için bir uzmana danışmanız en doğru yaklaşım olacaktır.
Verdiğiniz örnek üzerinden düşünecek olursak, 12 yaşında şaka amaçlı yapılan bir eylem için yıllar sonra birinin hakkını helal etmemesini kendinize bağlamanız, aşırı bir vicdan azabı ve takıntıya işaret ediyor. Bu durum, şeytanın vesveseleriyle tetiklenen bir psikolojik süreç olabilir.
Neden Bu Vesvese Oluşabilir?
- Mükemmeliyetçilik: Her şeyi en doğru şekilde yapmak isteme, hata yapmaktan korkma gibi özellikler bu tür vesveselere zemin hazırlayabilir.
- Geçmişe Takılma: Geçmişte yapılan hataları sürekli olarak düşünmek ve bunlardan kurtulabilmek için çabalamak, bu tür bir takıntıya yol açabilir.
- Dini Kaygılar: Dini konulara aşırı duyarlı olmak ve günah işlemekten korkmak, vicdan azabını artırabilir.
- Psikolojik Etkiler: Depresyon, anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklar da bu tür düşünceleri tetikleyebilir.
Ne Yapılabilir?
- Profesyonel Yardım Almak: Bir psikolog veya psikiyatr, bu tür takıntılarla başa çıkmanıza yardımcı olabilir.
- Dini Bilgilenmek: Din büyüklerine danışarak, konuyu daha iyi anlamanıza ve iç rahatlığına kavuşmanıza yardımcı olabilir.
- Farkındalık Egzersizleri: Nefes egzersizleri, meditasyon gibi yöntemlerle zihninizi sakinleştirebilir ve odaklanmanızı sağlayabilirsiniz.
- Olumlu Düşünceler: Negatif düşüncelerin yerine olumlu düşüncelere odaklanmak, kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayabilir.
- Sosyal Destek: Aile ve arkadaşlarınızdan destek almak, yalnız olmadığınızı hissetmenize yardımcı olabilir.
Unutmayın:
- İnsan Hataya Meyillidir: Herkes hata yapar. Önemli olan, hatalardan ders çıkarmak ve gelecekte daha dikkatli olmaktır.
- Şeytanın Amacı Sizi Mutsuz Etmektir: Şeytan, sürekli olarak sizi suçlu hissettirerek ve umutsuzluğa düşürerek hayatınızı zorlaştırmaya çalışır.
- Allah Affedicidir: Tövbe edenlerin günahları affedilir. Samimi bir şekilde tövbe ederseniz, içiniz rahatlayacaktır.
Özetle:
Yaşadığınız bu durum, birçok insanın karşılaştığı bir problemdir. Ancak bu durumun üstesinden gelmek mümkündür. Profesyonel yardım alarak, dini bilginizi artırarak ve kendinize iyi bakarak bu zorlu süreci atlatabilirsiniz.
BENZER KONULAR:
Answers ( 8 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Kul hakkı veya vesvese
Ben askerim ve bizim çavuş bana 2 sat nöbet ama 2 günde bir ama diyer arkadaşlar ise gece 2 saat gündüz 2 saat tutuyorlar çavuşa soruyorum biz diyor efendi olanlara böyle güzellik yaptık bu kul hakkına girermi ve arkadaşlar uykularını bölüp gidior ben ise daha erken gidip uykumu bölmüom
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Bu durumda, çavuşun sizinle ilgili kararının adaletli olup olmadığı önemli. Eğer diğer arkadaşlarınızın nöbet süreleriyle sizin nöbet süreniz arasında bir eşitsizlik varsa ve bu eşitsizlik haksız bir ayrımcılıktan kaynaklanıyorsa, bu bir kul hakkı ihlali sayılabilir.
Çavuş, görevini adil bir şekilde yürütmeli ve herkesin hakkını gözetmelidir. Diğer arkadaşlarınızın uykularının bölünmesi de onların hakkını etkiliyor. Bu durumda, haksızlık söz konusuysa, bu durumu yetkililere iletmek doğru bir yaklaşım olabilir.
Ancak, bu tür bir durumu değerlendirirken, niyetlerinizi ve amacınızı da göz önünde bulundurmalısınız. Eğer amacınız adaleti sağlamaksa, bu durum hem sizin hem de arkadaşlarınız için daha iyi bir sonuç doğurabilir.
Sonuç olarak, bu tür bir haksızlık hissi kul hakkına girebilir. Durumu netleştirip adil bir çözüm bulmaya çalışmak en iyisi olacaktır.
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Kul hakkına girdim gibi hissetmek
SELAMÜN ALEYKÜM ben bir şey yapıyorum ve yaptığım şeyde sanki kul hakkına girdim. Gibi hissediyorum Genellikle sövmek gibi Alay etmek gibi Yani Alay etmiyorum ama ediyorum gibi hissediyorum Başkası Küfür ediyor onu Yanlışlıkla dinliyorum Bende Söyledim gibi hissediyorum yani böyle bu vesvese mi vesvese ise nasıl kurtulabilirim Örnek: Eskiden yaptığım şeylerde küfre düştüm gibi hissediyordum şimdi ise kul hakkına girdim gibi hissediyorum Yani ben bir şey anlatırken yada konuşurken iblis bir vesvese veriyor ve ben söyledim gibi hissediyorum Bundan nasıl kurtulurum Allah rızası için cevaplayın
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Bu tamamen bir vesveseden ibarettir. Kul hakkına girmediğiniz gibi kul hakkına girmiş gibi hareeket etmek vesvesedir. Kul hakkı düşünce ile veya bilmeden yapılacak bir günah değildir. O yüzden bu türden olan düşüncelerden uzak durmanız gerekmektedir. Vesvese yapmamanız gerekmektedir. Kul hakkına girmediğinizi düşünüyor iseniz aklınıza gelen düşünceleri adeta kale almamalısınız.
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Bu türden düşünceler tamamen kul hakkı vesvesesinden kaynaklanmaktadır. İnsan düşündüklerinden sorumlu değildir. Düşüncelerini icraata geçirdiği anda sorumlu olmaktadır. Kişi vesveseden uzak durmalıdır. Birinin hakkına girdim mi? tarzında sürekli vesvese halinde olmak kişinin normal yaşamasına engel olmaktadır.
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Hocam bir soru sorucam cevaplarınız sevinirim Allah razı olsun
Ben bir yerde (“Buluğ çağından sonraki bütün kul hakları sahipleri ile helalleşilerek kaldırılabilir”) diye yazı gördüm.peki buluğ çağından önce tövbe etsek kul hakkından kurtulurmuyuz.
Allah tüm Müslümanlardan razı olsun.
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Buluğ çağından önce, yani ergenlik döneminden önce işlenen günahlar açısından, kul haklarıyla ilgili durum biraz farklıdır. Çocuklar ergenliğe ulaşmadan sorumlu tutulmazlar; dolayısıyla, bu yaşta yapılan hatalar için kul hakkı söz konusu değildir. Ancak buluğ çağından sonra yapılan kul hakları, yani başkalarına karşı işlenen hak ihlalleri için helalleşmek gerekir.
Eğer buluğ çağından önce tövbe ettiyseniz, bu tövbeniz Allah katında geçerlidir, ama kul hakları için o kişiyle helalleşmeniz gerekmez. Yani, buluğ çağından önce yapılan günahlar için yalnızca Allah’a yönelmek ve O’ndan af dilemek yeterlidir.
Buluğdan sonra işlenen günahlar içinse, hem Allah’a tövbe etmek hem de hakkı ihlal edilen kişilerle helalleşmek önemlidir. Umarım bu açıklama yardımcı olur!
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Selamunaleyküm ben bugun isten ciktim cikarken guvenlik herkesin telefon biraktigi yere posetleri koydurdu bende koydum posetleride daha once yere koymustum baskalarinin telefonu benim yuzumden kir mikrop olursa kul hakkina girermiyim
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Bu durumla ilgili olarak bunu hatırlatmate fayda var: İslam’da kul hakkı, bir başkasının malına, canına veya haklarına haksız şekilde zarar vermekle ilgili. Ancak burada planınıza ve olayların ayrıntılarına bakmak gerekir. Eğer siz kişisel olarak saklamanız gerekiyorsa, zarar vermemenizde bilmiyorsanız ve elinizde bulunan dikkati göstermişseniz, eşyalarınızın zararları sizin sorumluluğunuzda olamaz. Örneğin, poşetleri koyduğunuz yerden dolayı herhangi bir zarar oluşmasısa bu kasıtlı bir durum değil, kul hakkı anlamında bir borcunuz olmaz.
Ancak bir zarar oluştuğunda farklılıklar varsa, İslam ahlakının gereği özür dilemek ve durum harekete geçmeye çalışmak doğru olur. Maddi bir zarar meydana gelirse, bunu karşılamaya çalışmak da bir sorumluluk olabilir. Ama mikroplar gibi fark ettiğiniz ya da yaptığınız harcamalar dışında bıraktığınız bir sorumluluk hissetmeniz gerekmez.
İçinizin rahat olması için de dua edip, vesvese yapmadan kendinizi Allah’a emanet edebilirsiniz
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Kul hakkı vesvesesi ve takıntı
Hocam ben çok takıntılı bir insanım doktora da başvurdum bunun için tedavim devam ediyor. Sabah arabamı park ederken yandaki arabaya çok yanaşmışım. Ama aynadan baktığımda mesafe vardı aramızda, sarsıntı da hissetmedim. İndim baktım kendi arabamda hiç bir iz yoktu. Diğer arabanın bir çok yerinde çizik vardı. Benim içime bir şüphe oldu. Acaba ben mi yaptım diye. Kul hakkına girer miyim diye. Araç sahibini bulup sormam gerekir mi? Eşim ve bunu sorduğum insanlar böyle bir durumda hissedeceğimi gerek olmadığını söylüyor.
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Öncelikle, kul hakkı konusunda gösterdiğin hassasiyet çok güzel ve takdir edilesi bir durum. Ancak, sürekli vesvese ve şüphelerle boğuşmak, hayatını zorlaştırabilir ve seni gereksiz endişelere sürükleyebilir.
Bu durumda, şöyle bir değerlendirme yapabiliriz: Eğer arabayı park ederken herhangi bir çarpma, sarsılma veya başka bir şekilde fiziksel bir temas fark etmediysen ve arabanda çizik, iz gibi bir hasar belirtisi yoksa, burada ciddi bir şüpheye gerek yoktur. Diğer arabanın zaten çiziklerinin olması, o hasarların senden önce olduğunu gösteriyor olabilir.
Ayrıca, vesveseler özellikle senin gibi takıntıya yatkın kişilerde daha da güçlü olabilir ve bu düşünceleri sürekli beslemek seni zor bir duruma sokabilir. Eğer şüphe sürekli seni rahatsız ediyorsa, arabayı kontrol ettiğin ve temas olmadığını gördüğün için bu durumu gereğinden fazla büyütmemeye çalışmalısın.
Eşinin ve çevrendeki insanların da söylediği gibi, böyle bir durumda daha fazla endişelenmene gerek yoktur. Bu bir kul hakkı meselesi gibi görünmüyor, çünkü ortada somut bir zarar ya da haksızlık durumu yok.
Tedavine devam ederek, vesvese ile daha iyi başa çıkabileceğin yöntemleri öğrenmek için doktordan ve terapistten destek almak faydalı olacaktır. Allah niyetine göre seni değerlendirir; niyetin zarar vermek olmadığı sürece içini rahat tutabilirsin.
Kendini daha iyi hissetmen için, istiğfar edebilir ve Allah’tan yardım isteyebilirsin.