Paylaş
Maliki Mezhebine göre kısas
Question
İmam malike göre ölüm haddi
Mâliki mezhebine göre hakim katili (kısas olarak) öldürülmesi için maktulün sahibine teslim edince, onu, katilin orasını burasını kesip işkence yapmaktan ve öldürürken katı davranmaktan meneder. Mecmua isimli eserde ifade edildiğine göre katili öldürme işini, taşkınlık yapmasından korkulduğu için öldürülenin velisine bırakmak mümkün değildir.
Kısası gerçekleştirmek üzere bu işi en uygun şekilde yapmaya gücü yeten bir kimse çağrılır. Ve o kimse gücü yettiğince kısas işini yerine getirir.
Answer ( 1 )
Maliki mezhebine göre kısas, suçlu kişinin işlediği suçla orantılı bir cezanın uygulanmasıdır. Ancak, kısas konusunda Maliki mezhebinin görüşleri, diğer mezheplerle bazı farklılıklar gösterebilir.
Maliki Mezhebine Göre Kısasın Koşulları:
Ölüme Sebep Olma Suçu: Kısas, genellikle bir insanın ölümüne sebep olan suçlar (cinayet) için uygulanır. Maliki mezhebine göre, kısas uygulanabilmesi için suçun kasıtlı bir şekilde yapılmış olması gereklidir. Yani, öldürme niyetiyle yapılan bir öldürme olayı kısas gerektirir.
Haksız Öldürme: Suçlu kişi, öldürdüğü kişiye karşı herhangi bir hakka sahip olmamalıdır. Haksız öldürme, birinin canına kıymanın cezası olarak kısas uygulanabilir.
Kısasın Ertelenmesi veya Affedilmesi: Maliki mezhebinde, kısas uygulanabilirken mağdurun ailesi, suçluya karşı affedici olabilir. Ailenin, öldürülen kişinin kanı için kısastan feragat etme hakkı vardır. Bu durumda maliki mezhebine göre suçluya diyelim, fidye verilerek (diye tabir edilir) kısastan kurtulabilir.
Kısasın Tespiti ve Deliller: Kısas, güçlü delillerle ispatlanması gereken bir cezadır. Suçlunun öldürdüğü kişiyle ilişkilendirilebilmesi için gerekli kanıtlar olmalıdır.
Farklılıklar:
Diğer mezheplerden, özellikle Hanefi mezhebindeki “tasfiyenin” Maliki mezhebinde çok daha sınırlı uygulanabildiği söylenebilir. Maliki mezhebine göre, bazı suçu işleyenler için kısas yerine başka cezalar da uygulanabilir.
Sonuç olarak, kısas uygulaması Maliki mezhebine göre temel olarak suçlunun ölüme sebep olmasıyla ilişkilendirilir ve affedilebilir bir durumdur. Bu konuda mağdurun yakınlarının kararına, delillere ve ölüme sebep olan hareketin kasıtlı olup olmadığına dikkat edilir.