MİRAÇ KANDİLİ

“Miraç Kandili”

Kelime anlamı itibarıyla yükselme vasıtası ve yükselmek anlamına gelen “Miraç”, Peygamberimiz (s.a.v)’in Allah’ın izni ile göklere yükselişi, yüce makamlara çıkarılmasıdır. Hiçbir Peygambere nasip olmayan bu eşsiz mucizenin birinci bölümü olan “İsra”, gece yolculuğu anlamına gelip Hz. Peygamber (s.a.v)’in gecenin bir kısmında Mekke’deki Mescid-i Haram’dan, Kudüs’teki Mescid-i Aksaya getirilerek semavi yolculuğa hazırlanmasıdır ki hutbemizin başında okumuş olduğum ayet-i kerimede bu hususa söyle işaret edilmektedir: “Kulu Muhammed’i geceleyin, Mescid-i Haram’dan, kendisine bazı ayetlerimizi göstermek için, etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksaya götüren Allah (c.c.) her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Doğrusu O, her şeyi hakkıyla işiten ve görendir.”(1)

Miracın ikinci bölümü olan “Urûç” ise, Hz. Peygamberin beşeri hallerden soyutlanarak semaya yükselişi ve Allah’a doğru yol almasıdır. İşte bu yol alma hadisesi zaman ve idrakimizi aşan bir nitelik taşır. Zira bu hususa işaret eden ayetlerin bir kısmı, bu yol alışın astronomik zamanla mukayese edilemeyeceğini vurgulamakta ve K.Kerim’de şu ifadeye yer verimliktedir: “Allah (c.c.), gökten yere kadar her işi düzenleyip yönetir. Sonra (bütün bu işler) sizin hesabınızla bin yıl tutan bir günde O’nun nezdine çıkar/ O’na yükselir.”(2)

Miraç dediğimiz bu emsalsiz mucize zaman ve mekan kayıtlarının ötesinde, akıl ve duyuların kavrayamayacağı bir keyfiyet içerisinde meydana gelmiştir.

Hicretten bir buçuk yıl kadar önce meydana gelmiş olan miraç Peygamberimizin kudret ve itibarını insanlığa göstermek; hiçbir peygamberin nail olmadığı eşsiz bir mucize ile O’na moral vermek suretiyle alemlerin Rabbi’nin, ‘Alemlere rahmet’ olarak gönderdiği peygamberine ilahi yardım ve desteğini izhar etmesidir. Bu yönüyle büyük bir ikram ve rahmet vesilesi olan miraç hadisesi, peygamberimizin amcası Ebu Talip ile hayatı boyunca maddi-manevi en büyük destekçisi olmuş vefalı eşi Hz. Hatice’nin vefat ettiği, müşriklerin zulüm ve baskılarının arttığı, daha pek çok sıkıntılı olayların cereyan ettiği bir zamanda vuku bulmuştur. İşte böyle bir hüzün ve ızdırap atmosferinde Cenab-ı Hak peygamberini miraç ile şereflendirerek teyit etmiştir.

Miracın en büyük hediyesi olan 5 vakit namazın bu gecede farz kılındığını ve Peygamberimiz (s.a.v)’in, müminin miracı namazdır; beyanını nazar-i dikkate alan mümin, rabbine yakın olmanın ve onun katında yükselmenin yolunu ve vasıtasını bulmuş demektir.

Kendisine şirk koşanların dışında tüm kullarını affedeceği müjdesini veren rabbimize samimi kul olmaya; miraçta bile ümmetini düşünen peygamberimizi iyi tanıyıp kendisine layık ümmet olmaya çalışmamız gerekir. Bu vesileyle Rabbimize olan kulluk ilişkilerimizin sıhhat derecesini gözden geçirerek hatalardan yüz çevirip günahlardan samimi tövbe ile arınmalı; aile, akrabalık, komşuluk ve arkadaşlık ilişkilerimizi kutsal kitabımızın ve peygamberimizin tavsiyeleri doğrultusunda yeniden değerlendirmeliyiz. Hayırlı amellerimizin miracın manevi merdiveninde Rabbimizin rahmetine doğru bir basamak daha yükselmemize vesile olduğunu asla unutmayalım.

Bu duygu ve düşüncelerle Miraç Kandilinizi şimdiden tebrik ediyor, tüm insanlığın huzur ve kurtuluşuna vesile olmasını Cenab-ı Hakk’ın sonsuz rahmetinden niyaz ediyorum.

Benzer Konular:

• Miraç Kandilinde oruç tutmak için nasıl niyet edilir
• Miraç Kandili nedir niçin kutlanır
• Miraç Kandili nedir kısaca
• Miraç Kandili’nde oruç nasıl tutulur
• Miraç Kandilinde hangi gün oruç tutulur
• Tümünü görüntüle.