Müminlerin annesi Hz. aişe kimdir kısaca hayatı

Question

Müminlerin Annesi Hz. Âîşe

Hz.Müminlerin annesi Hz. aişe kimdir kısaca hayatı

Hz. Ebubekir’in kızı, müminlerin annesi, Allah’ın sevgilisinin sevgilisi, Hz.Peygamber’in dünya ve ahirette eşi olan Aişe bintu Ebubekir hicretten önce müslüman olmuştur. Annesinin adı da Ümmü Ruman Amir’dir.

Hz. Aişe çok küçük yaşta İslâm’a girmiştir. Müslümanlığı kabul eden onsekizinci kişidir. Hz. Peygamber kendisiyle hicretten bir buçuk sene önce nişanlanmış, hicretten sonra, Bedir savaşını müteakip hicri ikinci yıhn şevval ayında da düğün/zifaf yapmışlardır. Rivayete göre Hz. Peygamber (s.a) Hz. Aişe’yi istemek üzere kadınlardan birisini gönderdiği zaman babası şöyle demiştir: “Uygun olur mu? Aişe onun kardeşinin kızıdır!” Hz. Peygamber bunu duyunca şöyle dedi: “Ona benim şöyle söylediğimi iletin: Sen benim dinde kardeşimsin, senin kızın bana helâldir.” Bunun üzerine Aişe ile evlendi.

Hz. Aişe, Allah’ın kendisinden başkalarına lütfetmediği bazı özellikleriyle iftihar ederdi. Bunlardan bazıları şunlardı: Cebrail (a.s) bir ipek parçası üzerinde Hz. Aişe’nin resmini Hz. Peygamber’e gösterip ona: “İşte bu senin eşindir, onunla evlen!” demiştir. Yani onları Allah Teâlâ evlendirmiştir. Hz. Peygamber Hz. Aişe’den başka bakire bir kadınla evlenmemiştir. Hz. Peygamber onun kucağında ruhunu teslim etmiş, onun odasında toprağa verilmiştir. Hz. Peygamber (s.a) onun örtüsünün içindeyken kendisine vahiy inerdi. Onu iftiradan korumak için Allah Teâlâ kıyamete kadar okunacak bir âyet indirmiştir. Nur süresindeki şu âyet onun temiz iffetini tescil etmektedir:

Peygamber’in eşine bu ağır iftirayı atanlar şüphesiz sizin içinizden bir gruptur. Bunu kendiniz için bir kötülük sanmayın, aksine o, sizin için bir iyiliktir. Onlardan her bir kişiye, günah olarak ne işlemişse onun karşılığı ceza vardır. İçlerinden elebaşılık yapana ise büyük azap vardır. Bu iftirayı işittiğiniz zaman, erkek ve kadın müminlerin, kendiliklerinden hüsn-i zanda bulunup da, “bu apaçık bir iftiradır” demeleri gerekmez miydi. (Nur/12)

Hz. Peygamber (s.a) Hz. Aişe hakkında şöyle demiştir:

Aişe’nin diğer kadınlara üstünlüğü tirit yemeğinin diğer yemeklere üstünlüğü gibidir.

Hz. Aişe validemiz hayırlı bir iş yaptığı zaman onu devamlı olarak yapardı. Sevgilisi Hz. Muhammed (s.a) ona şöyle demişti:

Allah’ın en çok hoşuna giden ameller az da olsa devamlı olanlardır.

Allah hepsinden razı olsun, büyük sahabiler mirasla ilgili meseleleri hep Hz. Aişe’ye sorarlardı. O, insanların en bilgilisi ve kültürlüsü idi. Mesela Zübeyr ibn el-Avvam onun hakkında şöyle demişti: “Fıkıh ilmini, tıbbı ve şiiri Aişe’den daha iyi bilen başka birisini görmedim.”

Hz. Aişe, Peygamberimizden ençok hadis rivayet eden sahabiler-den birisidir. Kendisinden 2210 tane hadis rivayet edilmiştir. Ebu Hu-reyre’den bile daha fazla hadis rivayet etmiştir. Pek çok sahabi ve tabii ondan hadis rivayet etmiştir. Kendisinden hadis rivayet eden sahabiler. Ömer, oğlu Abdullah, Ebu Hureyre, Ebu Musa, Zeyd ibn Halid, İbn

Abbas, Rabia ibn Amr, es-Saib, İbn Yezid, Safiyye bintu Şeybe ve Abdullah ibn Âmir’dir.

Said ibn el-Müseyyeb, Amr ibn Meymun, Alkame ibn Kays ve Abdullah ibn Hakim gibi büyük tabiiler de ondan hadis rivayet etmişlerdir.

Ebu Musa şöyle diyor:

Hz. Peygamber’in ashabından birisi ona ne zaman bir derdinden şikayetçi olsa o mutlaka bir çaresini bulurdu.

Ebu Seleme ibn Abdirrahman der ki:

Ben Hz. Peygamber’in (s.a) sünnetlerini Hz. Aişe’den daha iyi bileni görmedim. Görüşüne ihtiyaç duyulduğunda ondan daha isabetli görüş ortaya koyan tanımıyorum. Bir âyetin nüzul sebebini ve bir farzı ondan daha iyi bilen başka kimse yoktu.

Mahmud ibn Lebid’den şöyle rivayet edilir:

Hz. Peygamber’in (s.a) hanımları onun hadislerini ezberlerdi. Bu konuda Aişe ve Ümmü Seleme’nin benzeri yoktu. Ebubekir, Ömer ve Osman’ın halifeliği döneminde vefat edinceye kadar Hz. Aişe fetva vermede rakipsizdi.

Hz. Aişe hicretin 57. senesinde Ramazan ayının onyedinci gecesinde bir çarşamba günü vefat etti. Namazını Ebu Hureyre kıldırdı. Bir gece vakti olmasına rağmen bütün Medineliler cenazesinde buluştular. Baki kabristanına defnedildi. Allah kendisinden razı olsun

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answers ( 2 )

    0
    2023-05-15T18:28:00+03:00

    Ayşe olarak bilinen Aişe binti Ebi Bekir, İslam peygamberi Muhammed’in (sav) yakın arkadaşı Ebu Bekir’in kızıydı. İslam tarihinin en önde gelen ve etkili kadınlarından biri olarak bilinir ve “Müminlerin Annesi” saygın unvanına sahiptir. İşte onun hayatına kısa bir bakış:

    Aisha, MS 614 yılında Suudi Arabistan’ın Mekke kentinde doğdu ve kökleri İslam’a derinden bağlı bir evde büyüdü. Peygamber (sav)’in Medine’ye hicret ettiği sıralarda küçük yaşta Hz.Hz.Muhammed’in (sav) eşi olan Aişe, İslam’ın erken gelişmesinde önemli bir rol oynamıştır. Peygamber’den çok miktarda bilgi aldı ve zekası, zekası ve İslami öğretileri derinden anlaması ile ünlendi.

    Aisha, İslam’ın yayılmasına aktif olarak katıldı ve Bedir Savaşı ve Uhud Savaşı da dahil olmak üzere Peygamberimizin yanında birçok büyük savaşa katıldı. Bu çatışmalar sırasında cesareti ve stratejik içgörüsüyle tanınıyordu.

    Hz. Muhammed’in (s.a.v.) vefatından sonra da Aişe, Müslüman toplum içinde etkili bir şahsiyet olmaya devam etti. İslam hukuku, hadis rivayeti alanındaki uzmanlığı ve Kuran öğretilerini yorumlama ve açıklama becerisi nedeniyle büyük saygı görüyordu.

    Aisha’nın bilgisi ve hikmeti onu saygı duyulan bir alim ve öğretmen yaptı. Peygamber’in pek çok arkadaşı ve sonraki Müslüman nesiller, çeşitli konularda onun rehberliğine başvurdu. Hz. Âişe’nin Hz. Peygamber’in söz ve davranışlarına ilişkin rivayetleri çok değerlidir ve hadis literatürünün önemli bir bölümünü oluşturur.

    Aisha, hayatı boyunca İslam hukuku ve eğitiminin gelişmesine aktif olarak katkıda bulunmuştur. Hem erkek hem de kadın çok sayıda öğrenciye İslam bilgisini ve anlayışını aktararak öğretti ve rehberlik etti.

    Aisha uzun bir hayat yaşadı ve MS 678 yılında Medine’de vefat etti. Hayatı Müslümanlara, özellikle de kadınlara ilham kaynağı oluyor ve İslami bilime katkıları kutlanmaya devam ediyor. Aisha’nın mirası, dünya çapındaki Müslümanlar için önemli bir rehberlik ve bilgi kaynağı olmaya devam ediyor.

    0
    2023-05-16T13:22:46+03:00

    Bilgi ve Burs: Aisha, olağanüstü zekası, keskin hafızası ve İslam’ı derinden anlaması ile tanınıyordu. Hayatını Hz.Muhammed’den ilim öğrenmeye ve öğrenmeye adadı. Sonuç olarak, Peygamber’in sayısız sözlerini, eylemlerini ve öğretilerini anlatan saygın bir alim ve önemli bir hadis kaynağı haline geldi.

    Liderlik ve Siyasi Etki: Aisha, erken İslam’ın siyasi manzarasında önemli bir rol oynadı. Hz. Muhammed’in vefatından sonra, özellikle babasının yakın arkadaşı olan Ali ibn Ebi Talib’in halifeliği döneminde siyasi meselelere karıştı. Aisha, Ali’ye karşı bir askeri sefer düzenlediği Deve Savaşı’nda çok önemli bir rol oynadı. Bu çatışma, uzlaşma ve Ayşe’nin siyasi işlerden çekilmesiyle sonuçlandı.

    Erdemler ve Katkılar: Aisha dindarlığı, bağlılığı ve İslam hukukuna katkılarıyla biliniyordu. Güçlü bir karaktere sahipti ve cesaret, bilgelik ve sebat gibi nitelikleri bünyesinde barındıran Müslüman kadınlara rol model oldu. Aisha’nın İslami öğretilere ilişkin görüşleri ve yorumları, son derece saygın ve etkili olmaya devam ediyor.

    Eğitim ve Kadınların Güçlendirilmesi: Aisha, din ve yasal konularda hem erkekleri hem de kadınları eğitmeye aktif olarak katıldı. Kadınları bilgi aramak için güçlendirdi, kadın arkadaşlara ve bilim adamlarına rehberlik ve öğretiler sağladı. İslami bilim ve kadın hakları üzerindeki etkisi önemli olmaya devam ediyor.

    Sonraki Yaşamı ve Mirası: Aisha, Peygamber’in birçok arkadaşından sağ kurtularak uzun ve saygın bir yaşam sürdü. Daha sonraki yıllarını bilgiyi öğretmeye ve yaymaya adadı. Aisha, MS 678’de Medine’de vefat etti ve arkasında bir ilim, liderlik ve dindarlık mirası bıraktı.

    Aisha’nın hayatı, özveri, bilgi ve liderliği örneklediği için Müslümanlara, özellikle kadınlara ilham kaynağı oluyor. Hadis rivayetine ve İslami bilime yaptığı kapsamlı katkılar, onu İslam tarihinde çok saygın bir figür haline getiriyor. Öğretileri ve içgörüleri, inanç ve uygulama konularında rehberlik arayan akademisyenler ve kişiler tarafından incelenmeye ve saygı görmeye devam ediyor.

    En iyi cevap

Cevapla