Paylaş
Mutezilenin Doğuşu ve Gelişimi
Question
Mu’tezile – Mutezile Mezhebi Ortaya Çıkışı ve Prensipleri
mutezile nin doğuşu ve kelami görüşleri
Mu`tezili fikirlerin oluşumuna tesir eden faktörleri iç ve dış olmak üzere ikiye ayırmak mümkündür.
Müslümanlar arasındaki ihtilaflara çözüm arayışlan Mu`tezili fikirlerin ortaya çıkmasında başat rol oynadığında şüphe yoktur.
Nitekim Müslümanların içinde bulundukları sosyal, kültürel ve siyasi şartlar, başta imamet meselesi olmak üzere büyük günah meselesi, Allah’ın sıfatları, insanın iradi fiilleri, Kur’an’ın mahluk olup olmadığı gibi siyasi ve fikri itikadi tartışmaları gündeme getirmişti. İkincisi ise dış faktörlerden kaynaklanan tartışmalardır. Bunlar daha ziyade varlığın mahiyeti, cevher, araz, hareket, sükun gibi felsefi konular üzerinde yoğunlaşmakta idi.
Fetihlerle genişleyen İslam coğrafyasına farklı din ve inançlara mensup insanlar dâhil olmuştu. Bunların İslam’a yönelttiği ciddi itirazlara cevap verilmesi gerekiyordu. Felsefi meselelerin tartışma konusu olmasında tercüme faaliyetlerinin başat bir rolü vardı. Hem felsefe hem de diğer din ve mezheplerin yönelttiği eleştirilere karşı İslam inancının savunulması kaçınılmazdı. İşte bunu Mu`tezile ekolüne mensup âlimler yapmaya çalışmıştır. Burada Muttezile mezhebinin teşekkül sürecinde İslam dinini dış saldırılara karşı savunma ihtiyacının çok belirleyici olduğunu vurgulamak gerekir. Bu savunma işleminin selef metoduyla yapılması söz konusu olamayacağından Mu`tezili âlimler, aklı ön planda tutan kelam metodunu geliştirmiştir. Bu metot, nakli yani dini nasları delil kabul etmekle birlikte akaid konularında akla da önem veren, akıl ile naklin çatışır gibi göründüğü yerlerde aklın ışığı altında nakli te’vil eden bir metottur. Nasların anlaşılmasında ve problemlerin çözümünde akla önem verdiklerinden dolayı İslam düşüncesinin özgün bir modeli olan Mu`tezili hareketin Yunan felsefesinin ürünü olduğu şeklindeki iddialar varsa bile bu iddialar isabetsizdir. Çünkü Mu`tezile mensuplan, felsefi görüşleri aynen benimseme • veya taklit etmemiş, aksine bunlan cevaplama, dönüştürme, yeniden inşa etme ve reddetme gayreti içinde olmuşlardır.
Ekolün teşekkül sürecinde etkili olan alimlerin başında mez-hebin kurucusu kabul edilen %ıl b. Ata ve Amr b. Ubeyd gel-mektedir. Bunlar, “el-menzile beyne’l-menzileteyn” esası başta olmak üzere bazı görüşleri ortaya atmışlar ise de, bu görüşle-rin düzenli bir sistem haline gelmesi Ebül-Hüzeyl-el-Allaf (ö. 227/841), Bişr b. Mu’temir (ö. 210/825), İbrahim en-Nazzam (ö. 221/835) gibi önemli alimlerin elinde gerçekleşmiştir.
Benzeri konular:
Cevapla