Paylaş
Nefis terbiyesi Nefis Muhasebesi
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
NEFİS MUHASEBESİ
nefis terbiyesi nedir nasıl yapılır
Nefsi muhasebe etmek çeşitli anlamlara gelir: Denetleme, gözetleme, kontrol etmektir. İnsanın kendi iç âlemine bakması ve kendisini düzeltmesidir. Devamlı meşru gayeyi düşünmesi, kalp ile daima Allah’a müteveccih olmasıdır. İradesini kötülüklerden korumak için nefsini kontrol altında bulundurmasıdır. Rabbin, kulun her halini bildiği ve gördüğü şuurudur. Allah’ın rızasından alıkoyan her şeyi zihin ve kalpten çıkararak Allah’ın rızasına ermek gibi anlamlarda kullanılan bir terimdir.
Gerçek murakabe ve muhasebe, bir Müslü-manın bu dünyaya nereden geldiğini varlığının kaynağını, neden ve niçin geldiğini ve nereye gideceğini, sonunun ne olacağını muhakeme ve muhasebe etmesidir. Dolayısıyla Rabbini, varlığı ve kendini anlamlandırmasıdır. Bunun neticesi olarak Allah’ı görüyormuş gibi ibadet ve kulluk etmek, Allah’ın emirlerini yapmak ve haram kıldıklarından kaçınmaktır. Çünkü Rabbimiz Kur’anda; “Allah herşeyi gözetmektedir”[1] buyurmuştur. Diğer bir ayette: “İnsan, Allah’ın her şeyi görmekte olduğunu bilmiyor mu?”[2] buyurarak her yerde, her an ve her durumda kendisinin, insanı mutlak olarak gördüğünü ve gözetlediğini ifade etmektedir. Cibril hadisinde Rasülullah, ihsanı “Allah’ı görüyormuş gibi ibadet ve kulluk etmektir. Sen onu görmesen de O, seni görüyor” şeklinde tarif etmiştir.[3]
Rasûlullah (a.s) buyurdular ki: “Kıyamet günü, dört şeyden sual edilmedikçe, kulun ayakları[Rabbinin huzurundan] ayrılamaz’’ Ömrünü nerede harcadığından, Hangi amelde bulunduğundan, Malını nerede kazandığından ve nereye harcadığından, Vücudunu nerede kullandığından.”[4]
Bir atasözünde de şöyle denir: “Geçen geçmiştir. Gelecek ise meçhuldür Öyle ise, senin için ancak ve ancak içinde bulunduğun, yaşadığın an vardır.” Onun için muhasebe ve muhakememizi tecil etmemeliyiz. Bu bağlamda Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyururlar: “Yedi şeyden önce amelde acele ediniz: Unutturucu fakirliği mi bekliyorsunuz? Tuğyan ettirip azdırıcı zenginliği mi bekliyorsunuz? İfsad edici hastalığı mı bekliyorsunuz? Aklınızı götürecek ihtiyarlığı mı bekliyorsunuz? Ani ölüm mü bekliyorsunuz? Deccali mi bekliyorsunuz. Bu beklenen gaib bir şerrdir. Yoksa kıyameti mi bekliyorsunuz? Kıyamet ise hepsinden şiddetli, hepsinden daha acıdır.”[5]
Dünya ve hayat kısa ve fanidir. Ölüm gerçek; ahiret hak, baki ve ebedidir.
Malının hesabını, kitabını tutmayan tüccar nasıl iflas ederse, inancının, amelinin, ahlakının ve hayatının hesabını tutmayan kontrolsüz ve muhasebesiz insanlar hüsrana uğrar. Onun için hiçbir dünya metaının, mal ve mülkün, makam ve mevkinin, şan, şöhret ve evladın fayda vermediği ahiret gününde Allah’ın azabından ve gazabından emin olmak; Allah’ın nimetlerine, lütuflarına, cennetine ve rızasına nail olmak için hayatımızın her alanında ve her anında nefsimizi hesaba çekelim. Nefsimizin, şeytanın ve dünya metaının esiri ve kölesi olmayalım. İnancımızı, amellerimizi ve ahlakımızı yeniden gözden geçirelim. Hayatımızın, ömrümüzün, gençliğimizin, sağlımızın, malımızın kıymetini ve değerini bilelim ve Allah’ın razı olacağı şekilde değerlendirelim. Rasülullah (a.s) buyurdular ki: “Akıllı kimse, nefsini muhasebe eden ve ölümden sonrası için çalışandır. Aciz kimse nefsinin esiri olan ve Allah’tan temennide bulunan kimsedir.”[6]
Bir ayet mealiyle bitiriyorum:
“Elbette, nefsini temizleyip arındıran kurtulmuştur. Onu kirletip fenalıklara gömen kimse de ziyana uğramıştır.”[7]
—————————–
[1] Ahzab.52.
[2] Alak.14.
[3] Tirmizi.Kıyamet.1.
[4] Tirmizi.Zühd.4.
[5] Tirmizi, Zühd, 3.
[6] Tirmizî, Kıyâmet, 11.
[7] Şems.9-10
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Nefsimizi muhasebe ederken mutlaka gerçekleşecek olan ölümü ve yeniden dirilerek herşeyin hesabının görüleceği kıyamet gününü hatırdan çıkarmamak gerek.
Nefsin hoş gösterdiği şeylere muhabbetten, Allah’a ve insanlara muhabbete; kötülüklere yaklaşmaktan, iyiliklere yaklaşmaya hicret gerekir.u
Şunu aklımızdan çıkarmamak gerek: Nefis ölmez; terbiye edilir.