Hayatı güzel ve hoş olmak, müreffeh olmak, yumuşak olmak, dal yeşil ve taze olmak anlamlarındaki “n-a-m” kökünden türeyen sözlükte mal, refah, rahmet, iyi hal, insana lütfedilen şey, iyi durum, iyilik, zenginlik demek olan nimet (çoğulu, ni’am ve en’âm) terim olarak insanın sahip olduğu ve kendisine dünya ve âhirette yararı dokunan maddî ve manevî varlıklar, imkânlar ve ihsanlar anlamında kullanılır. İnsanın eşi, işi, evi, çocukları, itibarı ve makamı, malı ve mülkü, aklı, görme, duyma, okuma, anlama, dileme ve benzeri yetenekleri, aklı, yiyip içtikleri, giyip kullandığı eşyası, sağlığı ve benzeri imkânlar birer nimettir.Nimet kelimesi ve türevleri Kur’-ân’da 122 defa geçmiş ve Allah’ın lütfu, minneti (Mâide, 5/11), din, kitap (Bakara, 2/211), Hz. Muhammed (İbrâhim, 14/82), sevap (Âl-i İmrân, 3/171), nübüvvet (Fâtiha, 1/6), rahmet (Hucurât, 49/8), iyilik, ikram, ihsan (Leyl, 92/19), geçim, hayat, rızık bolluğu (Lokmân, 31/20) ve İslâm (Ahzab, 33/37)… anlamlarında kullanılmıştır.
Yeryüzü, gökyüzü, yerde ve göklerde bulunanlar, ay, güneş, yıldızlar, gezegenler, hava, su, toprak, ateş, hayvanlar, bitkiler, ağaçlar, meyveler, sebzeler, madenler, maddî ve manevî nice varlıklar Allah’ın insanlara birer nimetidir. “Allah’ın nimetlerini saymak isteseniz sayamazsınız.” (İbrâhim, 14/34); “Görmediniz mi Allah göklerde ve yerde bulunan her şeyi size boyun eğdirdi ve size zâhir ve batın (iç ve dış, görülen ve görülmeyen, bildiğiniz ve bilmediğiniz) nimetlerini bol bol verdi…” (Lokmân, 31/20); “O Allah ki yer yüzünde bulunan her şeyi sizin için yarattı.” (Bakara, 2/29) âyetleri ve benzerleri Allah’ın sayısız nimetlerine dikkat çekmektedir.
İnsanlar Allah’ın verdiği nimetler sayesinde varlıklarını sürdürebilmektedirler. Bu nimetler karşısında insanlara düşen görev, bu nimeti veren Allah’ı tanımak, O’na ibadet ve itaat etmek, verdiği nimetlerine şükretmek, nimetin kadir ve kıymetini bilmek, nimetlere nankörlük etmemektir. (Nahl, 16/14, 72, 83, 114)
Diyanet dini kavramlar sözlüğü
Nimet hakkında konularımız:
Answer ( 1 )
NİMET NE DEMEK?
Yalın ayak yürümek, talep etmek, birisini araştırmak, hayvanı ayakla sürmek, piyade yürümek, ayaklarını kullanmak, yalın ayak varmak, ipi sağlam bükmek, gözü aydın olmak, ağacın yeşermesi, artırmak, ihsan etmek, refaha kavuşturmak anlamlarındaki “ne-a-me”, (َـمَـعَن (kökünden türeyen “nimet” kelimesi; refah, bolluk, mutluluk, neşe, sükûnet, mal, güzel hal, bol gıda, sıhhat, el, kâr, bahşiş, rahat yaşayış, maddi ve manevi bütün güzellikler, hoş dirlik, huzurlu hâl ve mal2 anlamlarında bir isimdir.
Dini literatürde nimet; bolluk, ferahlık, karşılıksız vermek, İslam, İslam ile şereflenmek, günahların setredilmesi, kölelikten kurtulmak, cennete kavuşmak, risalet, ihsan etmek, sıkıntıdan kurtulmak, sevinç, artırmak, fazlalaştırmak, fazilet, selamet, sevap, kazanç, lütuf, yardım, iman verilmesi, rahmet, nübüvvet, tevhid, fetih anlamlarında kullanılır.
“Ni’met”; ‘güzel hal, in’am olunan nesne, bahşiş, refah, rahat, mutluluk, kâr, kazanç, menfaat, fayda, cömertlik, iyilik, hayır, hediye, Allah’ın kuluna vermiş olduğu ve başkasının vermesinin mümkün olmadığı şeyler18, insanın sahip olduğu ve kendisine dünya ve ahirette yararı dokunan maddi ve manevî varlıklar, imkânlar ve ihsanlar anlamında kullanılır.